İş dünyası, 2015’ten neler bekliyor?

0
34

İş dünyasının önemli isimleri, 2014 yılı gerçekleşmeleri ve 2015 yılına ilişkin beklentilerini değerlendirdi.

TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, petrol fiyatlarındaki gerilemeyle 2015 yılında Türkiye’nin enflasyon ve cari açık rakamlarında önemli bir iyileşme beklediklerini belirterek, “Cari açıkta 2015 yılında en az 15-20 milyar dolarlık bir avantaj sağlayabiliriz” dedi.
 
Büyükekşi, Türkiye ekonomisinin dünyadaki zorlu koşullara karşın 2014’te büyümesini sürdürdüğünü, yılın 9 aylık büyüme rakamının yüzde 2,8 olduğunu anımsattı.
 
Yılın son çeyreğinde ise ekonomik aktivitenin kademeli olarak toparlanmaya devam ettiğini, bu çerçevede aralık ayında finansal piyasalarda Rusya kaynaklı yaşanan volatiliteye rağmen büyümenin bir miktar daha hız kazanmış olduğunu belirten Büyükekşi, 2014’ün tamamında GSYH büyümesini yaklaşık yüzde 3 beklediklerini kaydetti.
 
2. çeyrekte ihracatta yüzde 8 artış, ithalattaki yüzde 1,8’lik gerilemeyle büyümeye net ihracatın 2 puanlık katkısı olmasaydı, bu büyüme oranlarının gerçekleşmeyeceğini vurgulayan Büyükekşi, “Bu bir açıdan uyarı niteliğinde, bir açıdan da olumlu sinyaller içeriyor. Türkiye’nin bölgesinde gerçekleşen ve yoğunluğunu artarak hissettiren jeopolitik gerginliklerle karşılaştığı engellere rağmen yılın 9 ayında net ihracatın büyümeye 2,7 puan katkısı ile ortaya konulan yüzde 2,8’lik büyümeyi oldukça başarılı buluyoruz. Keza sadece üçüncü çeyrek büyümesine net ihracatın katkısının gözle görülür şekilde artması oldukça sevindirici oldu. Büyümenin tamamen net ihracat katkısıyla gerçekleştiğini söylemek mümkün” diye konuştu.
 
AB’deki durgunluğa, Japonya’daki resesyon ve bölgesel pazarların bazılarında yüzde 40’lara varan talep düşüşlerine karşın ihracatın artmasını ve büyümeyi desteklemesini son derece olumlu bulduklarını anlatan Büyükekşi, “Türkiye, önümüzdeki dönemde yüzde 10’luk bir ihracat artışı sağlayabilirse, ihracata dayalı büyüme modeli ve mevcut dinamiklerle yüzde 5’lik büyümeye ulaşacağız” dedi.
 
“2015’te liranın istikrarlı seyrini koruyacağını düşünüyoruz”
Büyükekşi, 2015 yılında IMF’nin büyüme tahminlerinin ABD için yüzde 3,1, İngiltere için yüzde 2,7, Euro bölgesi için yüzde 1,3, Rusya için ise yüzde 0,5 olduğunu hatırlattı.
 
Çin ve diğer gelişen ülkelerde daha yavaş büyüme öngörülürken dünya ticaretinde yüzde 1,5-2 arasında bir artış beklendiğini belirten Büyükekşi, düşen enerji fiyatları nedeniyle enerji ve emtia ihraç eden ülkelerde yavaşlama beklentisinin öne çıktığını söyledi.
 
Euro/dolar paritesinin 2015 yılında 1,20 seviyelerinin altına ineceği beklentilerinin piyasaya hakim olmaya başladığını anlatan Büyükekşi, “Ayrıca Fed’in yılın ortalarında faiz artırmaya başlayacağı ve yıl sonunda faiz oranının yüzde 1 ile yüzde 1,25 aralığında olacağı beklentiler arasında. Emtia fiyatlarının daha da zayıflayacağı, petrol varil fiyatı yıl ortalamasının 60-70 dolar arasında seyredeceği öngörülüyor” şeklinde konuştu.
 
Batı-Rusya ve Ukrayna-Rusya gerginliği ile Ortadoğu’daki IŞİD sorunu başta olmak üzere, 2014 yılında yaşanan siyasi gerilimlerin gelecek yıl da devam edebileceğini, bu gerilimlerin azalmasını ümit ettiklerini vurgulayan Büyükekşi, şöyle devam etti:
 
“2015’te büyüme beklentimiz iç talepteki toparlanma ve ihracatta OVP’de hedeflenen yüzde 7,8’lik artış oranının minimumda yakalanmasıyla OVP hedefi olan yüzde 4’lük büyüme hızının yakalanmasıdır. Ortalama kur seviyelerine bakıldığında dolar/TL beklentisi 2,35, euro/TL beklentisi ise 2,90 olarak öngörülmekte, paritenin ise ortalamada yıl içinde 1,23 seviyesinde olması beklenmektedir.  2015 yılında TCMB’nin, TL’nin aşırı değerlenmesine veya değer kaybetmesine izin vermeyeceğini, TL’nin istikrarlı seyrini koruyacağını düşünüyoruz. 2015-2017 dönemine ait OVP’ye göre, 2015 yılı ihracat hedefi 173 milyar dolar olarak belirlendi. Biz bu hedefin Türkiye ekonomisinin 2015 yılında yüksek hızlarda büyüyebilmesi için çok önemli olduğuna inanıyor, ihracatçılarımızın bu hedefe ulaşabilmeleri için her alanda desteklenmesini talep ediyoruz. Zira 2023 hedeflerine giden yolda ihracat artış tempomuzun tekrar üzerine çıkması gerekiyor. Böylelikle 5 yıllık dönemde tekrardan 2002-2012 döneminde yüzde 5,2’lik güçlü büyüme trendine döneceğimize inanıyoruz.”
 
“Küresel likidite bol olmaya devam edecek” 
Büyükekşi, Türkiye’nin gerek büyüme dinamikleri, gerekse de küresel emtia fiyatlarındaki ılımlı seyirle 2015 yılında da diğer gelişmekte olan ülkelere kıyasla daha cazip bir konumda olmayı sürdüreceğini söyledi.
 
Gelişmekte olan ülkelerde büyüme görünümünün yavaşladığına işaret eden Büyükekşi, “Bu çerçevede Çin büyümesindeki yavaşlama gelişmekte olan Asya ekonomilerini belirgin şekilde etkilerken; Orta Avrupa ülkeleri de AB’deki zayıf seyirden Türkiye’ye oranla çok daha fazla etkileniyor. Bu nedenlerle, Türkiye için 2015 yılında beklenen yüzde 3 civarı bir büyüme oranı, ülkemizin benzer ülkelere kıyasla daha yüksek bir büyümeye işaret etmekte” dedi.
 
Emtia fiyatlarındaki gerilemenin ise Latin Amerika ülkeleri, Güney Afrika ve Rusya gibi emtia ihracatçısı ülkeleri olumsuz etkilerken Türkiye’nin enerji maliyetlerini aşağıya çekerek cari açıktaki daralma eğiliminin daha da belirginleşmesine neden olduğunu belirten Büyükekşi, bu çerçevede Türkiye’nin diğer gelişmekte olan ülkelere nazaran 2015 yılında daha iyi bir konumda olacağını düşündüklerini dile getirdi.
 
Petrol fiyatlarındaki düşüşün gelecek yıl da devam etmesinin başta Türkiye olmak üzere petrol ithal eden gelişmekte olan ülkeleri olumlu etkileyeceğinin altını çizen Büyükekşi, şunları kaydetti:
 
“Fed’in beklenen faiz artışları küresel finansal piyasalarda genel faiz seviyesinde yukarı yönlü baskı yaratacak olsa da gelişmiş ülke merkez bankalarının toplam bilanço büyüklüğü özellikle Avrupa ve Japonya merkez bankalarının genişletici para politikaları sayesinde artmaya devam edecek. Dolayısıyla küresel likidite 2015 yılında da bol olmaya devam edecek. Bu durum, dış finansmana erişimin biraz daha maliyetli olsa bile yine de zor olmayabileceğine işaret ediyor.
 
Petrol fiyatlarındaki gerilemeyle 2015 yılında Türkiye’nin enflasyon ve cari açık rakamlarında önemli bir iyileşme bekliyoruz. Cari açıkta 2015 yılında en az 15-20 milyar dolarlık bir avantaj sağlayabiliriz. Bunun da orta vadede faiz düşüşleri ve yatırım artışlarına yönelik pozitif etkisi olacağına inanıyoruz. Bu beklentiler de Türkiye’yi diğer gelişen ülkeler içinde pozitif ayrıştırıyor. Bu ayrışma ile birlikte sermaye girişinin de arttığını gözlemliyoruz. Dolayısıyla bizim bu fırsatı iyi değerlendirmemiz gerektiğine inanıyoruz.”