Bu yıl Visa Inc, Visa Europe’u 21,2 milyar euro’ya satın alıyor. Bankaların kârlılıklarını olumlu etkilemesi beklenen bu satın alma işlemi Visa’nın hizmetlerine hız katacak. Şirket, bileklik, yüzük ve parmak damarlarıyla ödemeler konusunda pilot uygulamalar yapıyor. Önümüzdeki dönemde plastik kartların yerini giyilebilir cihazlar almaya başlayacak.
Geçtiğimiz yıl Visa için tarihi bir yıl oldu. 2 Kasım 2015’te Visa Inc’in Visa Europe’u satın alacağı duyuruldu. 2007 yılında halka açılan Visa, Avrupa Bölgesi’ndeki faaliyetlerini Visa Europe adlı şirketle devam etme kararı almıştı. Toplam 21,2 milyar euro’luk satın alma işleminin bu yılın ikinci yarısında tamamlanması bekleniyor. 21,2 milyar euro’nun 16,5 milyar euro’luk kısmı Visa Europe üyesi hissedar bankalarına yönelik ön ödemeyi (11,5 milyar euro’su nakit, 5 milyar euro’su imtiyazlı hisse senedini kapsıyor), 4,7 milyar euro’luk kısmı ise dört yıl sonra yapılacak koşullu ödemeyi içeriyor. Bu birleşmeden Visa Europe üyesi Türk bankaları da payını alacak. Bunun bankaların kârlarına olumlu yansıması bekleniyor. Birleşmeyi yöneten isim Visa Europe CEO’su Nicolas Huss, artık ürün ve hizmetlerin daha global hale geldiğini belirterek, birleşmenin Visa’ya sinerji yaratacağını vurguluyor. Türkiye ziyaretinde sorularımızı yanıtlayan Huss, gelecekte plastik kartların yerini giyilebilir cihazların alacağına dikkat çekiyor.
Visa Inc ile Visa Europe neden birleşiyor? Bu birleşme ne sağlayacak?
Son yıllarda teknoloji ve düzenlemelerle ilgili büyük değişiklikler oldu. Bizim çok daha hızlı ürün ve hizmetlerimizi piyasaya çıkarabilmemiz gerekiyor. Bu, müşterilerimizin bizden beklediği yeni ürünler olabilir ya da mobil ödeme süreçlerinin hızlandırılması olabilir. Bu noktada global bir yaklaşımımızın olması çok önemli. Çünkü, artık öyle bir dünyada yaşıyoruz ki, ürün ve hizmetler global hale geldi. Aynı zamanda, ülkelerin ya da belli pazarların ihtiyaçlarına yönelik özel ürün çıkarabilmemiz için de böyle bir değişikliğe ihtiyaç duyduk.
Üye işyerleri ve kart sahipleri nasıl etkilenecek?
Çok olumlu etkileri olacak. Ödeme sistemleri inovasyonun ve güvenliğin üst düzeyde gerçekleştiği bir sektör. Güçlü standartlarımızın olması gerekiyor. Bütün bunlar Visa markasında var olan özellikler. Visa Inc ve Visa Europe’un tek marka altında birleşmesi pazara daha fazla katma değer sunmamızı sağlayacak. Ürün ve hizmetler daha hızlı ve etkin bir şekilde piyasaya sunulacak. Bankaların da inovasyon yatırım iştahlarını artıracaktır.
Bu birleşme sonrasında ne kadarlık bir büyüklüğe ulaştınız?
Visa bildiğiniz gibi global anlamda kart ödemelerinde bir numaralı şirket. Şu ana kadar aynı marka adı altında iki şirket hizmet vermekteydi. Visa Europe’a 38 ülke bağlı. Birleşmeden sonra da bir numara konumumuzu sürdüreceğiz. Visa Europe’un geçen yıl gelirleri yüzde 25 artarak 2,3 milyar euro’ya ulaştı. Alışveriş harcamaları yüzde 7,7 artışla 1,58 trilyon euro oldu. Avrupa’da her 5,70 euro’luk harcamanın 1 euro’su Visa kartları ile yapıldı. İşlem hacmimiz büyüyor. Ekonomik zorlukların yaşandığı bir dönemde bu rakamlar bizi mutlu etti.
Peki ekonomik olarak zor bir dönemden geçilirken sonuçlar niye bu kadar iyi?
Çünkü, biz nakde karşı pazar payı almaya devam ediyoruz. Yani, ekonomilerde sorunlar olsa da biz nakitten pay aldığımız için büyümeye devam ediyoruz. Bunun birçok sebebi var. Bir tanesini vurgulamak isterim. O da temassız kartlar. Çünkü, bu kartlar ufak montanlı işlemler için tercih ediliyor. Örneğin, kahve alırken veya ulaşım için kullanılıyor. Eskiden bu tür harcamalar nakitle yapılırken, şimdi temassız kart ya da mobil ödeme tercih ediliyor. Çünkü, hem daha kolay hem de daha hızlı. Visa olarak, son 12 ayda 2 milyar adet temassız işlem adedine ulaştık. Şu anda Avrupa’da kartlarımızın üçte biri temassız. Türkiye’de ise her altı terminalden biri temassız ödeme kabul ediyor. 2020 yılında bütün ödeme terminallerinde temassız ödeme yapılacağını öngörüyoruz.
Türkiye, Visa için ne ifade ediyor?
Türkiye bizim için en önemli önemli pazarlardan biri. Avrupa’da 38 ülke içinde dördüncü büyük pazarımız. Ayrıca, en inovatif ve en ilginç pazarlardan biri. Müşteriye sağlanan katma değerden tutun da üye işyerlerinin sunumuna kadar katma değer sağlanan bir pazar. Türkiye’de nüfus artıyor, makro ekonomik göstergeler değişiyor. Banka altyapıları çok güçlü. Ayrıca, mobil kullanımı da ciddi bir oranda.
Yeni ödeme sistemleri faaliyet göstermeye başladı. Sektörünüzdeki rekabet artıyor…
Bu soruya farklı bir açıdan yanıt vereceğim. Bizim rakibimiz nakit. Bunu her ülkede ve her açıklamamda söylüyorum. Avrupa’da yapılan ödemelerin üçte ikisi nakitle yapılıyor. O nedenle, şirketlerin her projesi, her inovasyon aslında insanların sadece kartla değil, elektronik olarak ödeme yapmalarına yönelik. Bu alanda da pozitif gelişmeler var. Bizim payımız büyüdüğünde, daha fazla rakip de olsa büyümeye devam ediyoruz. Çünkü, nakitten pay alıyoruz. Visa Europe’un son 10 yıllık büyümesine baktığımızda, her zaman faaliyet gösterdiğimiz ülkelerin ekonomilerinin üzerinde büyüdüğümüz görülüyor. En kötü, kriz yıllarında bile negatif büyüme olmadı. Tabii rekabet artıyor, pek çok oyuncu var. Ama biz her zaman nakde karşı pay alacağız. Bu arada, bazı ülkelerin birtakım yerel ödeme sistemleri oluşturulması konusunda istekleri var. Ama pek çok ülkede ekonomik sebepler ya da düzenleyici kurumların baskıları nedeniyle bu yerel ödeme programlarına son veriliyor. Örneğin, bu yerel ödeme sistemlerinin uluslararası şirketler veya fonlar tarafından satın alındığını ya da halka açıldığını görüyoruz.
Kart pazarında inovasyonla ilgili trendler nelerdir?
Finans sektörü en yenilikçi sektörlerden biri. İnovasyon listesinde yer alan ilk 50 şirketin üçte birinden fazlasını FinTech’ler oluşturuyor. Diğer sektörlerden daha fazla inovasyon olmasının nedeni, ödemelerde buna ihtiyacımızın olması. Örneğin, sürekli cep telefonumuzu kullanıyoruz. Tabii ki kredi kartını da kullandığımız için inovasyon açısından ikisinin bir araya gelmesi güzel bir gelişme. Bunların birçoğunu internetten ya da cep telefonundan nasıl ödeme yapacağımızla ilgili gelişmeler. Ancak, önümüzdeki yıllarda farklı bir trend olacak. Bir şeyi nasıl satın alacağız ve nasıl ödeyeceğiz? Şu ana kadar geleneksel yöntemlerle satın alıyor ve ödüyoruz. Bunlar değişecek. Bütün bunlar hem perakendeciler hem de üye işyerleri açısından ciddi fırsatlar yaratacak.
FinTech yatırımları ödeme sistemlerini nasıl değiştirecek?
Visa Europe olarak, Collab adını verdiğimiz bir inovasyon laboratuvarı kurduk. Start-uplarla işbirliği yapıyoruz. Bu şirketlerle, farklı oyuncular arasında köprü olmaya çalışıyoruz. Bunlar bankalar veya işyerleri olabilir. Önümüzdeki yıllarda ödemelerin nasıl değişeceği bizim için çok önemli. Son 50 yılda ödemelerde hep plastik kartları kullandık. Ama artık fiziksel değişiklikler söz konusu. Çünkü, mobil sistemler kullanıyoruz ve ödeme şekillerimiz değişiyor. Artık ödeme yapmak için cep telefonlarımızı kullanabiliriz. Örneğin, taksiye bindiğinizde telefonunuza indirdiğiniz bir uygulama ile ödeme yapabiliyorsunuz. İlk değişim bu uygulamalarla yapılan ödemeler. Bir diğer gelişme de kartın bütün özelliklerini bir bilekliğe veya bir yüzüğe yükleyebilirsiniz. Yani, giyilebilir cihazlarla ödeme… Londra’nın tanınan tasarımcılarından Henry Holland, bir yüzük tasarladı. Bunun içine bir çip yerleştirdik ve Holland’ın VIP müşterilerine gönderdik. Bunu satın almalarda kullandılar. Başka bir yöntem de şu anda pilot çalışmasını yaptığımız, parmağınızın damarlarını tanıyan sistemlerle yapılan ödemeler. Yani, kart artık fiziksel olarak ortadan kalkmış oluyor. Ayrıca, blockchain’ler de ödemelerde kullanılabilecek trendler arasında. Yani, ödeme sistemlerimiz artık değişip, gelişiyor.
Veri koruma ve güvenlik konusunda neler yapıyorsunuz?
Bu konular bizim için çok önemli. Siber saldırılara karşı milyonlarca euro yatırım yapıyoruz. Müşteriyi korumakla yükümlüyüz. Tokenization sistemini kullanıyoruz. Bu sistem sayesinde kart ihraç eden banka, üye işyeri ve bizim hiçbirimizde müşterinin tüm bilgileri eksiksiz olarak mevcut değil. Hepimiz bir parçasını biliyoruz. Bu da riskleri ortadan kaldırıyor, dışarıdan birinin o veriye ulaşmasını engellemiş oluyor.
Piyasaya sunacağınız yeni ürünler var mı?
Çok farklı ürünler üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Ödemeler global diyoruz ama yine de her piyasanın belli özellikleri var. Bu nedenle pazarın özelliklerine uygun ürün çıkarmamız gerekiyor. Örneğin, mobil ödemeler büyük bir devrim. İlk mobil ödeme lansmanı ABD’de Ekim 2014’te yapıldı. Mart 2016’dayız ve Avrupa’da mobil ödemelerle ilgili tek bir pazarda tek bir oyuncu var. Bu da düzenleyici kurumlardan kaynaklanıyor. Ürünlerin pazara girişine çok fazla bariyer konduğunda, müşterilerin bu yeniliklerden faydalanması gecikebiliyor.
RAKAMLARLA VISA TÜRKİYE
– Tüketici harcamalarında her 5 TL’nin 1 TL’si Visa kartlarıyla yapılıyor.
– Visa markalı kart sayısı 88 milyon.
– 2015 yılında toplam kullanım hacmi yüzde 13 artışla 503 milyar TL oldu.
– Alışveriş hacmi yüzde 15 artışla 256 milyar TL’ye ulaştı.
– Alışveriş işlem adedi 2 milyar oldu.
