Ünlü ekonomist ve kehanetlerinin doğru çıkmasıyla bilinen Nouriel Roubini kasım ayında Fortune’a yaptığı açıklamada global ekonominin devasa özel sektör ve kamu borç yükü, inatçı enflasyon, agresif faiz oranı artışları ve daha bir dizi başka “mega tehditler” nedeniyle “Büyük Buhran’ın yeni bir türeviyle” karşı karşıya kalacağı uyarısında bulunmuştu
Roubini o dönemdeki söyleşisinde, ekonominin bir sektörü borç ve kârlılık sorunu yaşadığında, bu sorunların “bankacılık krizine evrilebileceğini” belirtmişti.
Nitekim geçen hafta Silicon Valley Bank (SVB) ve Signature Bank-ikisi de büyük ölçüde teknoloji startup’larına ve kripto eko sistemlerine bağımlıydı-battıktan sonra, gözler tekrar Roubini’ye çevrildi.
Federal Deposit Insurance Corp. (FDIC) bu gelişmeler üzerine “sigortalı ya da sigortasız tüm mudilerin paralarının güvencede olduğunu “açıkladı.
Roubini Newsweek’e verdiği söyleşide, SVB ve Signature Bank sorunlarının daha küçük çaplı mevduatlara sahip diğer bölgesel bankalara sıçrayabileceği uyarısında bulundu. Bu bankaların da, varlıklarını mevcut piyasa değeri üzerinde satmaya zorlanmaları halinde, iflas riskiyle karşı karşıya kalacaklarına dikkat çekti.
Krizin sonlanmadığını ifade eden Roubini, bununla birlikte bölgesel bankalardaki sorunların büyük bankalara yayılacağını düşünmediğini söyledi. Hatta bazı analistler, mudiler daha güvenilir buldukları büyük bankalara yönelecekleri için mevcut tablonun büyük bankaların yararına olabileceğini ifade ediyorlar.
Bir başka önemli tehdit
Ancak ABD’deki gelişmelerin ardından çok daha önemli bir sıkıntı yaşandı. Credit Suisse, en büyük hissedarı Saudi National Bank’ın daha fazla nakit enjekte edemeyeceğini açıklamasının ardından hisseleri yüzde 20 üzeri değer kaybedince uçurumun kenarına geldi. İsviçre’de yaşanan kriz Avrupa’nın geneline sıçrayarak Euro Stoxx Bank endeksinin yüzde 8,3 oranında gerilemesine neden oldu. Roubini, Newsweek’teki söyleşisinde banka adı telaffuz etmese de, tam da bundan korkuyordu.
Roubini endişesini şu sözlerle ifade etmişti: “Avrupa’da sermayesi yetersiz olan ve sermaye bulmakta zorlanan, toksik varlıklara ve realize edilmemiş zararlara sahip en az bir finans kurumu var. Eğer bu kuruma bir şey olursa sistematik olarak çok daha büyük bir olayla karşı karşıya kalacağız çünkü SVB gibi 400 milyar dolarlık değil trilyonlarca dolar varlıkları olan bankalardan söz ediyoruz.”
Credit Suisse daha sonra, İsviçre Merkez Bankası’ndan 54 milyar dolar tutarında finansman desteği alacağını duyurarak, piyasaların sakinleşmesini sağladı ancak yine de yapısal kırılganlık tam anlamıyla giderilmiş değil.
Global ekonominin derin bir resesyona gireceğini uzun zamandır diler getiren Nouriel Roubini, bankalarda bu hafta yaşanan gelişmelerin de artık “sert bir inişi” kaçınılmaz kıldığını kaydediyor.
Roubini sözlerini şöyle tamamlıyor: “Ekonomik istikrar ve enflasyonla mücadele faiz oranlarının düşürülmesini gerektiriyor. Ancak mali istikrar için de düşük faiz oranı lazım. Bu durumda kriz kaçınılmaz.”
