Verimlilik, Şirketlerin Çevik Yaklaşımını ve Operasyonel Gücünü Olumlu Etkiler

0
111

“BT otomasyonu için stratejik bir vizyon belirleyerek ve öncülüğünü üstlenerek şirketlerindeki kültür değişimini ileriye taşıyabilir” diyen Red Hat Türkiye Genel Müdürü Haluk Tekin, böylece önceden hayal olarak adlandırılan şeylerin gerçeğe dönüşmesinin mümkün olabileceğini söylüyor.

BT otomasyonu, verimliliği artırmak için günümüzün en etkili teknolojilerinden birisi. Peki şirketler otomasyona nasıl yaklaşıyor?

Son yıllarda şirketlerin daha çevik olmak ve operasyonlarının dijitalleştirmek için adımlar atmasıyla BT otomasyonu da bir şart haline geldi. Önceden BT profesyonellerinin bazı görevlerini otomatikleştirmek için basit araçlardan ve kodlardan ibaret olan BT otomasyonu artık stratejik bir girişim ve uzun vadeli bir BT stratejisi olarak değerlendiriliyor. Red Hat ve Harvard Business Review Analytic Services’in dünya çapında 338 kurum yöneticisiyle gerçekleştirdiği Taking the Lead on IT Automation isimli anketi, BT otomasyonunun önemini açık bir şekilde gözler önüne seriyor. Katılımcıları yüzde 80’i, BT otomasyonunu kullanmanın şirketlerinin gelecekteki başarıları için “son derece önemli” veya “çok önemli” olduğunu söylüyor. Her üç katılımcının en az ikisi ise son 12 ayda BT otomasyonunun şirketleri için “olsa iyi olur” dan ziyade “mutlaka olması gereken” bir konu haline geldiğini söylüyor.

Şirketler hangi amaçla BT otomasyonuna yöneliyor?

BT otomasyonunu inceleyen veya uygulama aşamasında olan şirketler, bu teknolojiden önemli faydalar elde edebileceğini düşünüyor. Katılımcıların yüzde 75’i kurumsal süreçlerdeki verimlilik artışını elde etmek istedikleri faydalar arasında ilk sıraya yerleştiriyor. Sıralamanın devamında ise yüzde 63 ile operasyonel maliyetlerin azaltılması, yüzde 53 ile müşteri deneyiminin iyileştirilmesi ve yüzde 48 ile çevikliğin iyileştirilmesi veya esnekliğin artırılması geliyor.

Şirketlerin otomasyonla ilgili yaklaşımında düzeltilmesi gereken alanlar var mıdır? BT otomasyonunda gerekli adımları atan ve atamayan şirketler nelerle karşılaşıyor?

Her yeni projede olduğu gibi otomasyonla ilgili çalışmalarda da düzeltilmesi gereken alanlar olabiliyor ve bu çok da doğaldır. Otomasyon özelinde baktığımızda şirketler çok sayıdaki performans göstergelerine gereğinden fazla önem verebiliyor. Her ne kadar bu göstergeler süreci ölçülebilir hale getirse de BT operasyonlarının müşteri memnuniyetine sağladığı katkıyı, oluşturulan yeni pazarları veya elde edilen diğer kurumsal avantajları göstermekte yeterl olmayabiliyor. Hatta elde edilen kurumsal faydalara odaklanılmadığında BT otomasyonunun yarattığı etki gözden kaçabiliyor. Ancak pandemi burada da etkisini gösterdi ve BT otomasyonunun dijital dönüşümle birlikte ne kadar önemli olduğunu gözler önüne serdi. Çünkü BT ekipleri bu süreçte otomasyon kullanımını her geçen gün daha da artırdı. Bunun sonucunda BT otomasyonu da BT ekiplerinin üstündeki yükü hafifleterek ve bu sayede geliştirme süreçlerini hızlandırarak dijital dönüşüm çalışmalarının başarıyla gerçekleşip gerçekleşmemesinde kilit bir role sahip oldu. BT otomasyonunda ve dijital dönüşümde geri kalan şirketler pazardaki değişime gereken hızda uyum sağlayamadı ve zaman içinde rekabet avantajlarını kaybetti. Öte yandan BT otomasyonunu kullanan şirketler ise pandemiyle birlikte ortaya çıkan teknoloji ihtiyaçlarını kısa sürede giderebildi ve ekiplerin çalışma yöntemlerine dair yeni stratejiler, artan müşteri beklentisi ve ileride oluşabilecek aksaklıklara karşı hızlıca aksiyon alabilmek gibi konulara odaklanma imkanına sahip oldu. Genel çerçeveye baktığımızda işlerin hızlandığı bu dönemde BT liderleri BT otomasyonunu ne kadar kısa sürede benimser ve desteklerse rakipleriyle arasındaki mesafeyi daha fazla artırabiliyor.

BT otomasyonunu benimsemek isteyen şirketlerin ne yapması gerekiyor?

BT otomasyonunun sağladığı avantajlara sahip olmayan isteyen şirketlerin bu konuya bütünleşik ve tüm kurumu kapsayan bir stratejiyle yaklaşması gerekiyor. Taking the Lead on IT Automation anketine dönecek olursak, katılımcıların yüzde 79’u belirttiğim gibi kapsamlı bir stratejinin “son derece önemli” veya “çok önemli” olduğunun altını çiziyor. BT otomasyonunu başarılı bir şekilde kullanmaya başlamanın tek bir yolu yok ve başarıya ulaşan stratejiler şirketten şirkete değişiklik gösterebiliyor. Bazı şirketler mükemmellik merkezi (center of excellence) kurarak kendisi için en iyi yöntemi geliştirirken en çok hatanın yapıldığı ve riskin en yüksek olduğu alanı belirlemek için farklı birimlerle etkileşimde olan ekipler de kurabiliyor.

Ancak BT otomasyonunu başarıyla gerçekleştiren şirketlerin çalışmaları incelendiğinde güvenlik yamalarının otomatikleştirilmesi gibi vakit alan ancak en çok ihtiyaç duyulan süreçlerle başladığı görülüyor.


Şirketler BT otomasyonunu benimserken önlerine çıkan engelleri nasıl aşabilir?

İhtiyaç duyulan veriye hızlıca erişecek şekilde planlanmayan geleneksel sistemlerle çalışan bazı şirketler BT otomasyonunu zahmetli bir iş olarak yorumlayabiliyor. Ancak net çıktılara sahip detaylı bir şekilde tanımlanmış kullanım alanları ile şirketler BT otomasyonu için gereken adımları atmaya başlayabilir. Öte yandan ankete katılanların yüzde 61’i şirketlerinin BT otomasyon kültürü oluşturmak için çalıştığını belirtiyor ancak yüzde 49’u da BT otomasyon çözümünü kullanıma alırken ekiplerin değişime direnebildiğini söylüyor. Bu noktada yine BT liderleri öne çıkıyor çünkü ekiplerin, bu değişimle sahip olacakları faydalar ve bu çözümlerin devralacağı yükler konusunda çalışanlarını ikna etmesi gereken konumdalar.


Özetle, otomasyonun dijital dönüşümün ve sağladığı faydaların gerçekleşebilmesini sağlayan en kilit ögelerinden biri olduğu bu dönemde BT liderlerinin tüm bu otomasyon sürecinde doğru teknolojiyi seçmekten çok daha fazlasını yapması gerekiyor. BT otomasyonu için stratejik bir vizyon belirleyerek ve öncülüğünü üstlenerek şirketlerindeki kültür değişimini ileriye taşıyabilir ve olası bir direnci ortadan kaldırarak önceden hayal olarak adlandırılan şeylerin gerçeğe dönüşmesini sağlayabilir.