Uykusuzluğun panzehiri ‘beyaz gürültü’

0
343

Kışın geceleri, telefonumdaki “beyaz gürültü” aplikasyonu klimaya ayarlanmıştır. Bu metalik ses benin kesintisiz bir uykuya dalmamı sağlıyor; nedeni ise, oda arkadaşımın horlamasını, kedinin oyuncağıyla oynarken çıkardığı ses ya da buharlı ısıtıcının çıkardığı sesleri perdelemesi.
Aslında bu aplikasyon “beyaz gürültü” çıkaran kalabalık koronun yalnızca bir üyesi; bu alanda mekanik ve dijital aygıtlarda bir patlama yaşanırken, aplikasyonlar, web siteleri, gittikçe daha rafine hale gelen Sonos ve Spotify çalar listeleri de bu geniş yelpazenin diğer unsurları.
Belçikalı bir elektrik mühendisi olan Stephane Pigeon’un geliştirdiği ve 2013 yılında online ortamda uygulamaya konulmasından beri her ay bir milyonu aşkın kişi tarafından görüntülenen Mynoise.net ister araba sesi, yakıt tankeri ya da çamaşırhane gürültüsü olsun çok geniş bir ses kütüphanesine sahip. Üstelik tamamen bağışlarla işleyen, hayır işi sayılabilecek bir girişim.
Kendisi de uykusuzluktan mustarip olan Pigeon ne yazık ki, kendi ürettiği seslerle uyuyamıyor; nedeni ise, bu sesleri ezbere bilmesi ve yalnızca kendisinin farkına varabileceği akortsuzluklardan rahatsız olması.
Reddit ise ışıkta uyumak isteyenler, nöbetle çalışanlar ve tinitus problemi olanlara uygun beyaz gürültü sunan bir uygulama.
Evlerde kullanıma yönelik ilk beyaz gürültü makinesinin 1962 yılında geliştirildiği tahmin ediliyor; mucidi ise, karısı motellerdeki havalandırmaların sesine alıştığı için evdeki sessiz ortamda uyuyamayan gezgin bir satıcı.
Ancak Dr. Pigeon beyaz gürültünün mühendisler tarafından keşfedilmesinin çok daha eski olduğunu, 1920’lere dayandığını belirtiyor; bunun bir test sinyali olarak kullanıldığını ifade eden Dr.Pigeon, beyaz gürültüyü “tek bir seste eşit orandaki tüm işitilebilir frekansların toplamı” olarak tanımlıyor. “Tüm görünür frekanslar tek bir ışında toplandığında beyaza dönüşen ışığa benzediğinden, bu şekilde adlandırılıyor” diyor.

Karşı argümanlar
Fred Maher ses mühendisi ve ses kalite denetçisi olarak çalışan eski bir müzik prodüktörü ve bateristi. Altın kulaklara sahip olduğunu söylüyor. Başka bir ifadeyle, müzik, film ve televizyon içeriğindeki ses hatalarını yakalayabilecek uzman bir dinleyici. Ancak tinitus sorunu var ve Dohm gibi beyaz gürültü çıkaran cihazlar sayesinde yıllardır bu kulak sorununu yatıştırabildiğini kaydediyor.
Bir e-postada, beyaz gürültüyle ilgili düşüncelerini şöyle açıklıyor: “Beyaz gürültü, var olduğumuz ilk andan beri yani daha rahimdeyken duyduğumuz ilk şeylerden biri. Sanki bir tür deniz kabuğunu dinliyormuşsunuz gibi… Deniz kabuğu ortamdaki seslere odaklanan ve onları büyüten mekanik bir filtredir.”
Öte yandan, beyaz gürültüyü eleştirenler de var. Stanford Uyku Bilimleri ve Tıbbı Merkezi’nden psikiyatri ve davranış bilimleri klinik profesörü Rafael Paleyo, uykunun aslında doğası gereği tehlikeli olduğunu söylüyor. “Tehlikeleri, bir bebeğin ağlamasını daha zararsız seslerden ayırabilmek için uyurken sesleri ayıklarız” diyor. “Eğer beynimizin sesleri ayıklama becerisi yoksa o zaman bir anne bebeğini nasıl besleyecek?” Paleyo sözlerini şöyle sürdürüyor: “Bir sesle ilgili korteksi bilgilendirmek gerekip gerekmediğine talamusun karar vermesi gerekir. Uykuyla ilgili bir uyarılma eşiği vardır; derin uykudan uyanıklığa geçmek için bir uyarıcıdır bu. Bu çöp kamyonu gibi bir gürültü ya da eşinizin yavaşça “hayatım sanırım evde hırsız var” demesi gibi yumuşak bir ses de olabilir. Ses çıkarma, dikkatinizi çekmeye değmeyecek arka plandaki gürültüleri bastırma fikrine dayanıyor; horlayan bir eş ya da otel asansörü gibi…”
Ancak Tucson’daki Canyon Reach’te uyku tıbbı direktörü olan Dr. Param Dedhia, beyaz gürültü makinesinin beynin frekanslarını değiştirdiğine dair herhangi bir belirtiye rastlanmadığını söylüyor.
 
Gürültülü evler, kavga eden komşular
New York’un gürültüsünü kırk yılı aşkın bir zamandan beri ölçen akustik danışmanı ve gürültü bastırma uzmanı Alan Fierstein, kentin daha fazla inşaat, daha fazla araba, daha fazla insan ve en önemlisi daha fazla düşüncesizce davranış nedeniyle, çok fazla gürültülü hale geldiğini söylüyor.
“Ev ev üstüne inşa ediliyor. İnsanlar emlağa çok fazla para ödüyor ve bunun sonucunda da, istediği gibi davranabileceğini düşünüyor” diyor.
Bundan dolayı da artık dairelerde, sitelerde oturanlar kendisi gibi akustik danışmanına başvurup örneğin, alt kattaki çocuk odasının üzerine inşa edecekleri fantastik mutfağın çok fazla ses çıkarmayacak şekilde tasarlanmasını isteyebiliyorlar.
Fierstein konuyla ilgili bir anısını da anlatıyor. Kendisi kısa süre önce, iki komşu arasındaki kavgaya arabulucu olması için çağrılmış. Komşulardan biri, diğerinin klima sesinden o kadar rahatsız olmuş ki, stüdyo tipi dairesine tam sekiz adet beyaz gürültü cihazı yerleştirmek zorunda kalmış. Ancak bu kez de bu sekiz makinenin sesi klimayı çalıştıran komşuyu rahatsız etmiş.