Türkiye Barometresi Raporu Açıklandı

By Fortune Türkiye

Ipsos’un her yeni yıla başlarken tekrarladığı, gelen yılın iklimi konusunda bilgi vermeyi amaçlayan ve Ipsos’un müşterilerine yeni yıl armağanı olan Türkiye Barometresi Araştırması Yeni Yıl Raporu açıklandı.  Araştırmaya göre, 2018 ikinci yarısından beri ülkenin şu anki durumundan memnun olanların oranı %30 civarında seyrederken 2019 yılının sonu itibarı ile %24’e gerilemişti, 2020 yılında ise %30’lara tekrar ulaştı. Gençlerin memnuniyet seviyelerinin de beklentilerinin de diğer yaş gruplarına göre daha olumsuz olması dikkat çekti. Türkiye Barometresi Yeni Yıl Raporunu değerlendiren Sidar Gedik şu değerlendirmeyi yapıyor: 
“Şüphesiz ki 2020 yılı gündemine tüm dünyada olduğu gibi Koronavirüs salgını damga vurdu. Fakat salgın olmasaydı bile ülke gündemimiz her zamanki gibi yüklüydü ve ülkemiz 2020’de de karşısına çıkan güçlüklere dayanmaya devam etti. Salgın öncesinde ülkenin en önemli sorunu ekonomiydi. Mart ayında bu durum değişti ve Covid-19 Haziran ayına kadar en önemli sorun olarak kamuoyu tarafından belirtildi. Haziran ayında kadim problemimiz ekonomi yeniden ilk sıraya yükseldi. bu kadar can alan korkunç bir salgında bile ekonomideki sorunlar hayatı derinden etkilemeye devam ediyor, bu resimden ekonominin giderek vatandaş için daha da yakıcı bir sorun olmaya başladığı sonucunu çıkarıyorum. Bu tespitte salgının ekonomiyi doğrudan vuruyor olmasının da etkisi yüksek. Her dört kişiden üçü, salgının kişisel ekonomisi için tehlike oluşturduğunu belirtiyor.
“Hayat eve sığar” mottosu ile evlerde kaldık, sokağa çıkma ve seyahat kısıtlamaları da evde kalma süremizi artırdı. Bunun sonucu olarak da hane içi tüketim büyüdü. Ancak yine de 2020’de hane içi hızlı tüketim ürünleri için harcama büyümesi son 2 yılın altında kaldı. Bazılarımız bundan daha zor bir dönem olmaz diye düşünüyor ve 2021’e umutla bakıyor. Öte yandan her üç kişiden biri de ekonomi daha kötüye gider diyor. Her dört kişiden üçü enflasyonun düşmeyeceğini veya artacağını düşünüyor. Tabi salgın nedeni ile bireyler olarak değerlendirme cetvellerimiz değişti, eskiden memnun olmadığımız şeylerin bir kısmına şükreder hale geldik. Elbette takvim gününün 31 Aralık’tan 1 Ocak’a değişmesi ile her şey birdenbire değişmeyecek. Aşı uygulamasına geçilmesine rağmen işlerin yoluna girmesi zaman alacak. Karantinalar, kısıtlamalar hayatımızdan bir anda çıkamayacak. Kodlarımızda var olan dayanma gücümüz ile 2021 yılında da bir süre daha mücadele etmeye devam edeceğiz” diyor.

BENZER MAKALELER

SON MAKALELER

Loading...