Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek “Tüketici kredi limitlerine dair kuralların değiştirilmesi düşünülüyor” dedi.
Bloomberg’e konuşan Şimşek, “Tüketici kredi limitlerinde gelir bazlı sisteme geçişe çalışılıyor. Bu hamle sermaye yeterlilik rasyoları üzerindeki baskıyı azaltabilir” açıklamasını yaptı.
Türkiye’nin mevcut sisteminin bankaları tüketici kredileri verdikleri için cezalandırdığını, bunun da sektörü cezalandırmak anlamına geldiğini söyleyen Şimşek, planlanan sistemde kişilerin gelirlerine göre tüketici kredilerine sınırlandırma uygulanmasının planlandığını söyledi.
Şimşek, “Bu şekilde yeterlilik oranları bizim kurallarımızı yüzünden baskı altında olmayacak” dedi.
Şeker Yatırım Bankacılık Analisti Övünç Gürsoy, Şimşek’in açıklamalarına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “Mart sonunda Basel 3’e göre bankalar raporlamasını yapacak bu raporlamayla beraber sermaye yeterlilik rasyolarında 1 puana yakın düşüş bekliyoruz. Dolayısıyla bankacılık sektörünün değerlendirmesi tüketici kredilerinde risk ağırlıklarının indirilmesi yönünde.
Yasa gereği ihtiyaç kredisi kullandırdığınız zaman bu kredi için yüzde 150 veya yüzde 200 karşılık ayrılması gerekiyor. Bunu yaparken müşterinin kredi skoruna, gelirine bakmadan ayrımı yapıyorsunuz. Güvenli, riski az olan bir müşteriye kullandırdığınız kredi için bile yasa gereği normalin 1,5 katı sermaye ayırmanız gerekiyor. Bu müşteri bazlı olursa, mesela o müşteri için yüzde 150 yerine yüzde 50 karşılık ayırırsınız. Geliri düşük riskli müşteri için daha fazla karşılık, daha güvenli riski az olan müşteri için daha az karşılık ayrılabilir.”
”RİSKLİ RİSKSİZ MÜŞTERİLERİ AYIRACAK BİR SİSTEME GEÇİLİYOR”
Alan Yatırım Araştırma Uzmanı Burçak Gezgin ise riskli müşteriler ile risksiz müşterileri ayıracak bir sisteme geçileceğini kaydederek bankalar için avantajlı bir durumun söz konusu olduğunu söyledi.
Gezgin sözlerini şöyle sürdürdü: “Daha önce riskli müşteriler için daha fazla karşılık ayırırken bankalar bu sefer uzun vadede daha fazla kredi kullanmış ve zamanında ödemiş müşterileri için önümüzdeki dönemde vereceği kredilerinde daha düşük karşılık ayırabilecek. Bunun hem karlılık hem de sermaye yeterliiği konusunda pozitif etkisi olacaktır. Öncelikle tüketici kredisi fazla veren bankaların pozitif etkilenmesini bekleyebiliriz. Akbank, Garanti Bankası gibi bankalar tüketici kredisi konusunda pazar payında yüksek pay edinmiş bankalar olduğu için ilk aşamada risksiz müşterileri için daha az karşılık ayıracağını söyleyebiliriz.”
EN ÇOK HANGİ BANKALAR KAZANÇLI ÇIKACAK?
İş Yatırım bugün paylaştığı notta düzenlemelerin bankaların sermaye yeterlilik oranlarını 100-150 baz puan artırdığını, diğer yapılması beklenen düzenlemelerle birlikte net etkinin ilk çeyrek sonu itibariyle +40-50 puan olmasını beklediklerini ifade etti. İş Yatırım’a göre düzenlemeler Vakıfbank, Garanti Bankası ve Akbank üzerinde daha fazla etkili olacak.
Oyak Yatırım da düzenlemelerin sermaye yeterlilik oranlarına 125 puan kadar destek sunacağını hesap etti. Tera Menkul Değerlerin hesaplamasına göre ise bu düzenlemelerin sermaye yeterlilik oranlarına katkısı 80-100 puan olacak. Oyak Yatırım’a göre ise olumlu etkilenecek bankalar arasında Vakıfbank, Yapı Kredi ve Garanti Bankası öne çıkıyor.
Tera Menkul Değerler ise konut kredisi dışındaki kredilerdeki risk ağırlığının yüzde 75’e düşürülmesinden en çok fayda görecek bankaların Vakıfbank, Yapı Kredi ve Garanti Bankası olduğunu, konut kredisindeki düzenlemelerle Vakıfbank ve Halkbank’ın fayda göreceğini belirtti.
