IGA’da gelecek nesil teknoloji

0
86

İstanbul’un yeni havalimanı şu anda sadece dev bir inşaat projesi olarak dikkat çekiyor ancak IGA Havalimanı İşletmesi İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Keskin liderliğinde bir ekip şimdiden tesisin bir yaşam alanına dönüşeceği günlere hazırlanıyor.
 
İstanbul’da inşaatı süren yeni havaalanı Istanbul Grand Airport (IGA), dünyanın bir kerede inşa edilen en büyük havaalanı olarak dikkat çekiyor.

Öylesine büyük bir inşaat söz konusu ki, 58 vinç kulesi ile burada faaliyette bulunan Liebherr, kuruluş yıldönümü kutlamalarını buraya taşıdı. Çalışan sayısı, yaratılan istihdam, inşaat tamamlandığında havaalanını kullanacak yolcu sayısı çarpıcı rakamlar olarak karşımıza çıkıyor ancak akıllı şehirler vizyonu açısından bu havaalanının literatüre kazandıracağı çok daha fazla şey olacak.

IGA İşletmesi İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Keskin ve ekibi, işletme tarafını şu anda rakamlara yansımamış olan geleceğin gerçekleri doğrultusunda hazırlıyor. Bugünden bakıldığında anlamlı olmayan birçok şey geleceğin şaheseri için hazırlanıyor. Ne demek istiyorum? ABD’de görmeye alışık olduğumuz kioskların şimdiye kadar hiçbir havaalanında karşılaşmadığım çok kaliteli plastikten yapılma, tablet boyutunda ekranlı örnekleri şu anda test ediliyor. Güncel araştırmalar yolcuların kiosklarda işlem yaparken yüzde 70 daha fazla zaman harcadığını gösteriyor ancak bu tamamen alışkanlıkla ilgili bir durum. İlk yılında 90 milyon yolcunun geçiş yapması ve sonrasında da yıllık 150 milyon yolcuya hizmet etmesi planlanan havaalanında sadece insana dayalı bir hizmet kurgusu mümkün değil. Üstelik yeni teknolojilerin adaptasyon hızı düşünüldüğünde bu hazırlığın, yolcular için o gün geldiğinde çok daha uygun olacağını söylemek mümkün.

Keskin, “Olayın doğal ritmi bizi nesnelerin internetine (IoT), teknolojiye, teknoloji ile işletme yapmaya yöneltti. İlk fazda 3,5 milyon metrekare kapalı alanımız olacak. Esenboğa’nın tamamını 180 bin metrekare olarak düşündüğünüzde büyüklüğü daha rahat görebiliyorsunuz” diyor. Büyüklüğü anlamanın daha kolay bir yolu 6 bin metrekarelik şantiye binasının büyük resimdeki görüntüsüne bakmak oluyor.  Bu bina, planda bir Sivas kangala batırılmış iğne gibi duruyor.

Bu büyüklüğü şu anda mevcut olan GSM ya da LTE ile yönetmek mümkün değil. Nesnelerin interneti ve büyük veri, veri analitiği ile birlikte yeni havalimanının yönetilmesi için gereken sihirli formülü oluşturuyor. Havalimanı işletmesinin yolculara dağıtacağı sadakat kartları, sosyal medyadaki beğeniler ve Google aramalarını takip etmeyi sağlayan teknolojilerle desteklendiğinde akıllı birer iletişim kanalına dönüşecek. Zamanla öğrenen akıllı algoritması ve 90 milyon yolcudan toplanan büyük veri okyanusu, harmanlanıp yorumlandıktan sonra bilgi olarak havalimanı işletmesinin önüne gelecek.

Ancak buna kuru veri olarak bakmamak gerekiyor; insani dokunuş, teknolojiye farklı bir renk katacak. Bir yolcu sabah uyandığında “Sekiz saat sonra yolculuğunuz var. İyi yolculuklar dileriz” mesajını alacak. Uçuşa üç dört saat kala giden yeni hatırlatma mesajı, trafik bilgisine göre güzergah önerisini de içerecek. Burada mümkün olduğu kadar raylı sisteme yönlendirme ve ulaşım süresi ile ilgili bilgilendirme yapılacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bilgi altyapısından meteoroloji bilgi altyapılarına kadar bütün kaynakların sisteme entegre edilmesi ile kaliteli bir servis oluşturulması planlanıyor. Keskin, “Bu ilk günden olacak bir şey değil ama insanlar kullandıkça gelişecek ve verimli hale gelebilecek bir teknoloji” diyor.

Sistem, kendi aracı ile gelecek olanları da düşünüyor olacak. Keskin, “ABD uçuşunuzun check in’ini 7 no’lu adadan yapacağınızı bildiğimiz için sizi oraya en uygun olacak dört numaralı kapıya yönlendiriyoruz ve size diyoruz ki; ‘Şu anda beş adet müsait araç park yeri var.’ İstiyorsanız hemen oraya rezervasyon yapabilirsiniz. Atatürk Havalimanı’ndaki 8 bin araçlık otoparkın iki katından büyük olan 18 bin araçlık bu otoparkta yerinizi bulmanızı sağlıyoruz” diyor.

Havaalanının içine girip yürümeye başlayınca ilk günden başlamayacak olan yüz tanıma sistemi ve sadakat kartındaki bilgilerden yüz ifadesi analizi yapan sistem, gergin olan bir yolcuya “bir saat uyku” gibi bir ikramda bulunabilecek. Yaklaşık 9 bin kameranın bütünleşik çalıştığı sistem ile yolcu-bagaj eşlemesi yapılarak güvenlik ve hizmet ayağı güçlendirilecek. Sırt çantası olan biri bunu unuttuğunda çantası ile yeniden buluşturulması hizmetini alırken, kötü niyetli bir bırakma da gerekli karşılığı görecek. Kameralar böyle bir durumu tespit ettiğinde hemen yolcunun yanına giden güvenlik aksiyon alacak.

Akıllı telefona gelen bir ileti, yurtdışı uçuşlar için pasaport kontrolüne yönlendirme yaparken uçağa binilecek noktaya olan mesafeyi ya da süreyi bildirecek. Bütün bu yol boyunca artırılmış gerçeklik ile yolcunun kolaylıkla uçağına ulaşması da sağlanacak. Yolcu akıllı telefonundan takip edeceği yolu görürken havalimanı işletmesi, yoğunluk haritalarından yararlanarak yolcuyu en sakin şekilde, gereksiz kalabalıklara takılmadan arındırılmış salona ulaştıracak. Arındırılmış salon, sevdiğiniz restoranın size özel menü, yayınevinin çıkmasını beklediğiniz kitap veya elektronik mağazasının almak istediğiniz cihazla ilgili kampanya sunabildiği bir ortam sağlıyor olacak. Bu büyüleyici teknoloji, dönüşte de otomobile ya da araca rahatlıkla ulaşmayı ve havaalanından çıkışı sağlayacak.

Ancak IGA sadece yolculukla bağlantılı bir kimliğe sahip olmayacak. Havalimanının ve otoparkın daha güneyinde Türkiye’deki ilk uygulaması burada yapılacak olan Aerotropolis konsepti yer alıyor. Otel, hastane, ibadet alanı, yeme-içme alanı, ofis, rezidans, enerji üretim merkezi ve çoğu da yeşil alan olan bu konsept yerleşim, hemen önündeki metro ve hızlı tren ile dışarıya bağlanan bir yaşam alanı olacak. Bu yerleşimin hemen yanında yer alacak Designer Outlet’ler, dünya genelinde koşan bir konseptin buraya getirilmesini sağlayacak.

Keskin, IGA’nın yeni havalimanı olmanın yanında “uluslararası büyük ittifakların yapılabileceği bir ticari üs, tam entegre bir ulaşım ve dağıtım merkezi olabileceğini” söylüyor. IGA’nın işletmesi konusunda doğmamış çocuğa don biçmek gibi zorlu bir noktada yapılanların kapsamlılığına bakınca, insanın içinden Hüseyin Keskin’in her söylediğine inanmak geliyor.
 
Büyük havalimanına büyük veri çözümü
IGA İşletmesi CEO’su Hüseyin Keskin, yeni havalimanının büyüklüğünün, yönetimde IoT, büyük veri ve veri analitiği sistemlerinin kullanılmasını zorunlu hale getrdiğini söylüyor. İşte bu büyüklük:

•             76,5 milyon metrekare ile dünyanın en büyük şantiye sahası.
•             İlk etap açıldığında 1,35 milyon metrekare sadece terminal binası olacak.
•             700 bin metrekare bakım-onarım (MRO) alanı var.
•             1,5 milyon metrekarelik kargo alanı.
•             1,5 milyon metrekare kadar destek alanı bulunuyor.
•             18 bin araç kapasitesi ile Avrupa’nın en büyük kapalı otoparkı var.
•             Açık ve kapalı otoparkların toplam kapasitesi 70 bini buluyor.
•             143 yolcu köprüsü olacak.