Gümüşdoğa Su Ürünleri’nin Sıradışı İş Modeli

0
2280

Muğla Milas merkezli, Gümüşdoğa Su Ürünleri kendine özgü problem çözme yeteneği, üretim yönetimi gücü ve hızlı aksiyon planlarıyla etkili bir şekilde büyüyor. 80 balık çiftliği, 14 işleme-kuluçkahane tesisi ve Moritanya’da balık unu fabrikasına sahip olan şirket, 2020’de 2 milyar 470 milyon TL net satış gelirine ulaştı.

Ersan Taylan

Gümüşdoğa Yönetim Kurulu Başkanı
Halil Gümüşel

Gümüşdoğa Su Ürünleri Yönetim Kurulu Başkanı Halil Gümüşel, “Bir işletmeyi ayakta tutan esas gücün insan kaynağı olduğunun farkındayız. Çalışanlarımızla işi sahiplenme ve aidiyet duygusunun olmazsa olmaz olduğu konusunda hem fikiriz” diyor. Gümüşel, bunları söyledikten sonra ülkemizde eşine az rastlanan bir örnek veriyor. Tam 26 yıldır birlikte çalıştığı, 40 kişiden oluşan bir ekibe sahip olduğunu belirten Gümüşel, “Yaratıcı özelliğe sahip kadrolarımızla, birlikteliğimiz çok uzun yıllardır, kesintisiz bir şekilde devam ediyor” diyor. Gümüşdoğa Su Ürünleri’nin girişimcilik performansındaki başarı aslında burada gizli. Şirket, deneyimli kadrolarıyla geçmişte ve bugün birçok problemi etkili bir şekilde çözmeyi başarıyor. Bu anlayış aynı zamanda şirketin diğer çalışma ortamlarına da hakim durumda. Gümüşel, tüm çalışanlarına uyguladığı aynı standartlardaki adalet ve kurallarla onların şirketi sahiplenmelerini sağladıklarını vurguluyor. Özetle oluşturulan kurum kültürü ve çalışma ortamı sayesinde personel ilişkilerinde muazzam bir uyum sağlanıyor. Şirketin en önemli özelliklerinden biri de riski en aza indiren etkili üretim kararları alabilme yeteneği. Bu kararlar sayesinde işletme, rekabette sağlam bir temel oluşturmayı başarıyor.

YATIRIM KARARLARI NASIL ALINIYOR?

Gümüşel, “Gümüşdoğa Su Ürünleri, karlı büyüme modeli ile sektörünün örnek gösterilebilecek şirketi konumun- da. Büyürken finansal ilkelerinden taviz vermeden hesaplı ve sürdürülebilir bir sistem uyguluyoruz” diyor. Şirket, kontrol edemeyeceğimiz hiçbir büyümeyi kabul edilebilir bulmuyor. Öncelikle kendi değerleri ve öz kaynağıyla hareket ettiklerinin altını çizen Gümüşel, “Gerek insan kaynağı gerek mali kaynak olarak kazandığımıza yatırım yapma konusunda ısrarcıyız” diyor. Gümüşdoğa Su Ürünleri’nin büyüme stratejisinde şirket satın almalarda önemli bir yer tutuyor. Örneğin, 2017’de İlknak Su Ürünleri’nin tamamını satın almıştı. Gümüşdoğa Su Ürünleri 2 bin 177 kişiye doğrudan istihdam sağlıyor. Toplam çalışan sayısı içerisinde yüzde 35, paketleme işleme tesislerinde ise yüzde 75 kadın istihdam oranına sahip olması dikkat çeken önemli özelliklerinden bir başkası. Gümüşel, ülkemizde kadının çalışma hayatına katılması konusuna özellikle eğilip, bunun için çaba gösterdiklerini söylüyor.

Gümüşdoğa Su Ürünleri, 1995 yılında Muğla Milas’ta kurulmuş bir şirket. 2021 yılı itibariyle yıllık 20.650 ton alabalık, 37.750 ton levrek ve çipura, 4.050 ton Türk somonu üretim kapasitesine sahip. Muğla, Kütahya, Kayseri, Elazığ, Malatya, Samsun’daki tesislerinde alabalık üretiyor. Muğla, Aydın, İzmir, Antalya, Mersin’deki tesislerinde Levrek ve Çipura üretiyor. Elazığ, Sinop ve Ordu’daki yetiştiricilik tesislerinde ise Türk Somonu yetiştiriliyor. Bunların yanı sıra Muğla Milas’ta balık yemi üretim tesisi var. Milas’ta ayrıca alabalık paketleme, işleme ve füme tesisi bulunuyor. Yine Milas’ta levrek çipura paketleme ve işleme tesisi var. Elazığ Keban’da alabalık paketleme ve işleme tesisine sahip. Ayrıca şirketin Moritanya’da balık unu fabrikası var.


Üretim gücü açık denizlerde ve iç sularda balık yetiştiren Gümüşdoğa Su Ürünleri yıllık 20.650 ton alabalık, 37.750 ton levrek ve çipura, 4.050 ton Türk somonu üretim kapasitesine sahip.

ALABALIKTA AVRUPA BİRİNCİSİ

Gümüşdoğa Su Ürünleri, Avrupa’nın en büyük Alabalık üreticisi konumunda. Levrek-Çipura üretiminde de ise ilk sıralarda yer alıyor. Yetiştirilen levrek-çipura balıklarının yaklaşık yüzde 70 i, alabalıkların ise yüzde 90’lık bölümü işlenerek yurtdışına ihraç ediliyor. Ülkemizden ihraç edilen işlenmiş alabalığın yüzde 55’i Gümüşdoğa Su Ürünleri tarafından karşılanıyor. Şirket, 60’a yakın ülkeye balık ihraç ediyor. Şirketin ihracat verileri 2015 yılında 40 milyon dolar seviyelerinde iken, 2020 yılı itibariyle 160 milyon dolara ulaşmış durumda.

Avrupa Ülkeleri’nde tüketilen her dört balıktan birinin Türkiye’de yetiştirildiğini belirten Gümüşel, “Ancak ne üzücüdür ki biz bu değerli besinden faydalanamıyoruz. Avrupa’da kişi başına ortalama tüketim 17 kilogramları bulurken, ülkemizde bu oran kişi başına ancak altı kilogram da kalıyor. Son yıllarda devletimizin su ürünleri sektörüne verdiği önem, sektöre vermiş olduğu destekler ve teşvikler ile tüketimin artırılmasına yönelik bilgi ve haberler gerek kültür balığı üretimine ve gerekse tüketimine artırmada çok büyük etken oluyor” diyor. Kültür balıkçılığı üretiminin artışına paralel olarak önceleri daha çok taze olarak piyasaya sürülen balıklar artık işlenmiş olarak da piyasaya sunuluyor.

Gümüşel, “Biz de grup olarak işlenmiş ürüne ağırlık vererek büyümeye devam ediyoruz. Özellikle belirtmek gerekir ki dünyayı etkileyen pandemi sürecinde işlenmiş ve paketlenmiş gıdaya olan talebin artmış olması, üreticilerin yönünün ne olacağını gösteriyor. Üretimi ve tüketimi artıracak yol hiç süphesizdir ki yetiştirilen balıkların işlenmesi ve paketlenmesidir.

KÜLTÜR BALIĞI GÜVENLİ Mİ?

“Kültür balığı yetiştiriciliğinde balığın büyütülmesi için gerekli olan yemin hammaddesinin doğal olmaması sebebiyle kültür balığının kalitesini de düşürdüğü doğru bir yaklaşım değildir” diyen Gümüşel, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Balık yemi hazırlanırken en önemli hammaddeler balık unu ve balık yağıdır. Bu hammaddeler tüm dünyada balığın yine kendisinden temin ediliyor. Hiç şüphesiz doğada da balıklar diğer balıkları yiyerek besleniyor. Yani balık doğal ortamda nasıl besleniyorsa kültür balığı yetiştiriciliğinde de aynı içerikleri bünyesinde barındıran bir gıda ile besleniyor.

Zira böyle olmasaydı balık büyüme süresince hastalıklara maruz kalırdı. Ülkemizde yetiştirilen balıkların çok büyük bir kısmının ihraç edildiğini düşünürsek üretmiş olduğumuz balıkların ne kadar güvenilir bir gıda olduğu sonucuna varabiliriz. Gerek üretim aşamasında, gerek işleme ve paketleme aşamalarında gerekse ihracat işlemleri sırasında sıkı denetim süreçlerine tabi olması balığın güvenilir gıda pozisyonunu şüphesiz artırıyor. Kaldı ki; büyük bir kısmının ihracata gitmesi sebebiyle ihraç edildiği ülkedeki denetim süreçleri de güvenilirlik konusunda hiç tereddüt edilmemesi gerektiğinin bir göstergesidir” diyor.

BALIK YEMİ ÜRETİMİYLE BAŞLADI

Gümüşdoğa Su Ürünleri Muğla, İzmir, Aydın, Sinop, Antalya, Mersin, Elazığ, Malatya, Kayseri, Samsun, Ordu ve Kütahya’daki 80 adet çiftlik, 7 adet paketleme ve işleme tesisi, 7 adet kuluçkahane ve adaptasyon merkeziyle faaliyet gösteriyor. Şirket, 1995’te yem tedarikçisi olarak sektöre adım atıyor. Daha sonra deniz çiftliklerinde yetiştiricilik faaliyetlerine başlıyor. İlerleyen yıllarda iç su alabalık yetiştiriciliği yatırımlarıyla diğer illerde faaliyetlerini genişletiyor. Sonrasında yurtiçi ve yurtdışı iştirakleriyle daha geniş bir coğrafyaya üretim faaliyetlerini yayıyor.