Emniyet Kemerinizi Hazırlayın

    0
    117

    Dikkatli yatırımcıların gözünden kaçmayacaktır son zamanlarda önceki dönemlere oranla farklı yatırım kuralları ve alanları gündeme gelmeye başladı.

    Bu kuralların en önemlisiOcak ayında yapılan Davos toplantısının da gündemini oluşturan ESG yani yatırım kararlarının doğaya, toplumun çıkarlarına ve yönetimsel ilkelere uygun olması. Zaman içinde ama çok da uzun zaman değil, pek çok fon çevreye veya toplumun genel çıkarlarına uygun görmediği alanlara yatırım yapmaktan vazgeçeceği gibi elindekileri de satacak.

    Bazı sektörler herkesin üzerinde hem fikir olduğu alanlar. Petrol, kömür, bazı silah şirketleri gibi. Bazı sektörlerin ise çevreye zarar verse de toplumun çıkarları için bir süre daha desteklenmesi söz konusu olacak. Öte yandan hemen şu anda gözlerimizin önünde yaşanan bu değişikliğin tarihin en önemli rallilerinden birini tetiklediğine de şahit olduk.

    2018 Eylül ayında 840 dolar olan Paladyum fiyatları bu satırlar yazıldığı sırada 2500 dolar seviyesindeydi. Belli oranda spekülatif talep olması elbette mümkün ancak yükselişin altında emisyon arzına kadarı getirilen regülasyonlar bulunuyor. Nitekim 10.12 milyon ons olan toplam talebin 8.65 mn onsluk kısmı otomotiv sektörü kaynaklı, maden kaynaklı doğrudan arz ise sadece 6.88 milyon ons, aradaki fark yeniden dönüşümle kapatılıyor 3.2 milyon ons (2018 verileri).

    Sadece gelişmiş Batı ülkelerinde değil çevre konularına bugüne kadar daha az hassasiyet gösteren Çin de AB standartlarında bazı regülasyonları yılın ikinci yarısında devreye alıyor. Paladyum fiyat eğrisine baktığımızda backwardation tabir edilen görüntünün yani kısa vadeli fiyatların uzun vadeye oranla daha yüksek olduğu göze çarpıyor. Emtianın doğasına ters olan bu görüntü genelde arz sorunları yaşandığında veya talebin çok yüksek olduğundan ortaya çıkar. Şu andan da olan tam olarak bu. Elbette “eski” otomotiv sektörü emisyon kısıntısı ile uğraşırken “yeni” yani elektrikli araç üreticileri de boş durmuyor. Verilen teşvikler, artan farkındalık ve yükselen araç kalitesi sayesinde canlanan talep neticesinde üretim kapasitelerini artırıyorlar ve lityum gibi kritik maddelere olan talep de artıyor. Kısacası petrol stratejik konumunu yitirdi diyemeyiz ancak yavaş yavaş stratejik unvanına başka ortakların da geldiği görülüyor.

    Öte yandan ülkemizde yatırım fırsatları belli başlı birkaç sektör ve şirket etrafında dönerken, dünyada ama özellikle ABD’de uzay da ciddi bir alan haline gelmeye başladı. Richard Branson’un sahibi olduğu ve halka açık Virgin Galactic Holdings bu yılın ikinci yarısında uzay turizmini başlatacağını iddia ediyor. Biletler de 250 bin dolar civarında olacak gibi. Elon Musk’ın şirketi SpaceX ise hedef olarak 2021 senesini göstermiş durumda. Henüz halka açık olmasa da şirket çalışanlarına verilen hisseler çoktan tezgah üstü piyasada işlem görür durumda.

    Uzay madenciliği uzun süredir gündemde olan diğer bir konu. Yukarıda bahsettiğimiz çevre standartları sıkılaştıkça ve ender elementlere olan talep arttıkça uzay madenciliği daha önemli bir hale gelecek. Daha önemlisi Wall Street bu tür girişimleri hızlı bir şekilde finansallaştırarak sıradan yatırımcıların da ulaşmasına fırsat tanıyor. UFO kodu verilen bir borsa yatırım fonunun tüm yatırımları doğrudan veya dolaysız olarak uzayla ilgili şirketler. Böylece tek tek şirket bazında analiz yapmaktansa ki bildiğiniz bir sektör için bile bu kolay bir iş değil, sektörün tamamına bilanço riskini dağıtarak yatırım yapabiliyorsunuz.

    Değişimin hızı şimdilik yavaş olabilir ancak aniden hızlanacağı için emniyet kemerinizi şimdiden takın.