CRIF Türkiye tarafından düzenlenen “Covid-19 ve Sonrası Yönetici Beklenti Anketi”ne katılan şirket yöneticilerinin yüzde 45’i, Covid-19 sürecinden olumsuz etkilenen şirket cirolarının üçüncü çeyrekten itibaren artışa geçmesini bekliyor. Yöneticilerin yüzde 21’i üçüncü çeyrekten, yüzde 30’u dördüncü çeyrekten, yüzde 32’si ise 2021’den itibaren Türkiye ekonomisinde bir ivmelenme yaşanacağını tahmin ediyor.
CRIF Türkiye, şirketlerin üst düzey yöneticileri ile Haziran ayında online olarak gerçekleştirdiği “Covid-19 ve Sonrası Yönetici Beklenti Anketi”nin sonuçlarını açıkladı. 15 sektörden yöneticilerin katılımıyla yapılan CRIF Türkiye Beklenti Anketi,dijital dönüşümden tedarik zincirine, müşteri riskinden ekonomik beklentilere, yeni pazar arayışından, müşterilerden gelen taleplere kadar birçok önemli başlıkta dikkat çeken sonuçlar ortaya koydu. Anket sonuçları, Covid-19 salgın sürecinde dijital dönüşüme hızlı uyum sağlayan şirketlerin, dijital dönüşüm yatırımlarını arttırarak alternatif pazarlarda yeni müşteriler bulmaya odaklandığını gösteriyor. Ankete katılan yöneticilerin önemli bir çoğunluğu, şirket cirolarının bu yılın üçüncü çeyreğinden itibaren artışa geçeceğini vurgularken, Türkiye ekonomisinin ise 4’üncü çeyrekten itibaren ivmeleneceğini belirtiyor.
CRIF Türkiye Ekonomik Analiz Grubu tarafından gerçekleştirilen Covid-19 ve Sonrası Yönetici Beklenti Anketi’ne katılan yöneticilerin tamamına yakını, şirketlerinin Covid-19 sürecinden olumsuz etkilendiğini, yüzde 49’u ise bu etkinin büyük ölçüde olduğunu söylüyor. Anket sonuçları, yılın ikinci çeyreğinde talepte yaşanan sert düşüşün etkisiyle bu süreçten en fazla otomotiv ve inşaat sektörlerinde faaliyet gösteren şirketlerin etkilendiğini ortaya koyuyor.
Şirketlerin yüzde 74’ünün siparişleri düştü
Covid-19 sürecinde artan belirsizlik dolayısıyla talepte yaşanan düşüş şirketlerin siparişlerini de olumsuz etkiledi. CRIF Türkiye Covid-19 ve Sonrası Yönetici Beklenti Anketi’ne katılan yöneticilerin yüzde 74’ü siparişlerinde azalma olduğunu belirtirken, sadece yüzde 7’si bu dönemde siparişlerinin arttığını vurguladı. Ankete katılan ve ihracat yapan şirketlerin yöneticilerinin yüzde 50’ye yakını salgın nedeniyle talepte yaşanan daralma ve ülkelerin aldığı tedbirler nedeniyle ihracat hacimlerinde düşüş yaşadıklarını, yüzde 30’u ise bir kayıplarının olmadığını belirtti. Yöneticilerin yüzde 20’si ise ihracat hacimlerinde artış yaşadıklarını söyledi. CRIF Türkiye Ekonomik Analiz Grubu anket verileri üzerinden yaptığı değerlendirmede, gerek ihracatını, gerekse toplam siparişlerini artıran şirketlerin gıda üretimi ve kimya sektörlerinde faaliyet gösterdiği vurguladı.
Ekonomide ivmelenme son çeyrekten itibaren başlar
Ankete katılan yöneticilerin yüzde 45’i şirket cirolarının bu yılın üçüncü çeyreğinden itibaren artacağını öngörüyor. Yöneticilerin yüzde 20’si bu çeyrekte ciroda bir değişim beklemezken, yüzde 35’i cirolarında düşüş bekliyor. “Hangi çeyrekte ekonomide yukarı doğru ivme bekliyorsunuz?” sorusuna ise ankete katılan yöneticilerin, yüzde 21’i üçüncü çeyrek, yüzde 30’u dördüncü çeyrekten itibaren ekonomide bir ivmelenme beklediği cevabını verdi. Yöneticilerin yüzde 32’si ekonomide ivmelenmenin 2021’den itibaren olmasını beklerken, ankete katılan yöneticilerin yüzde 17’si ise bu soruyu “emin değilim” diye cevapladı. Başka bir ifadeyle ankete katılan yöneticilerin yüzde 62’si, ekonomide ivmelenmenin yılın son çeyreği veya 2021 yılından itibaren başlayacağını tahmin ederken, yüzde 21’i ise daha iyimser ve bu yılın üçüncü çeyreğinden itibaren bir ivmelenme yaşanacağını öngörüyor.
Yeni pazar arayışında dijital platformlar öne çıkacak
Yöneticilerin yarısı, salgın sürecinde şirketlerinin tedarik zincirinde önemli aksamalar yaşadığını, bu nedenle alternatif tedarikçi şirket arayışına girdiklerini belirtti.Yine ankete katılan yöneticilerin yüzde 67’si gerek sipariş taleplerinin azalması gerekse nakit akışında yaşanan aksaklıklar nedeniyle müşterilerinden gelen vade uzatım taleplerinin arttığı bilgisini paylaştı. İhracat yapan şirketlerin yöneticilerinin yüzde 65’i önümüzdeki dönemde ihracat yaptıkları pazarlara alternatif yeni pazar ve müşteri arayışına girmeyi planladıklarını belirtti. CRIF Türkiye Ekonomik Analiz Grubu, şirketlerin yeni pazar arayışında dijital platformların ön plana çıkacağını ve bu yöndeki yatırımların artacağının altını çizdi.
Uyum sağlandı, dijital dönüşüm yatırımları artar
Covid-19 ile kaçınılmaz hale gelen dijital dönüşüme şirketinizin ne kadar uyum sağlayabildiğini düşünüyorsunuz? sorusuna, yöneticilerin yüzde 66’sı şirketlerinin dijital dönüşüme kolaylıkla uyum sağladığı cevabını verirken, yüzde 21’i zor da olsa uyum sağladığını, yüzde 13’ü ise dönüşüm sürecinde zorlandığı ve uyum sağlayamadığı cevabını verdi. Ankete katılan yöneticilerin yüzde 67’si önümüzdeki dönemde dijital dönüşüm yatırımlarını artıracaklarını belirtti.Yöneticilerin yüzde 15’i ise dijital dönüşüme yönelik bir aksiyon almayacaklarını söyledi. CRIF Türkiye Ekonomik Analiz Grubu tarafından anket verileri üzerinden yapılan değerlendirmede, şirketlerin salgın süreci ile ivmelenen dijital dönüşüm yatırımlarının hızlanarak artacağına dikkat çekildi.
CRIF HAKKINDA: 1988 yılında İtalya’da faaliyete geçen CRIF, sağladığı kredi bilgi ürünleri, hizmetleri ve çözümleri ile finansal ve ticari kuruluşlar ile tüketicilerin karar alma süreçlerine hızlı ve etkin bir şekilde destek olmayı hedefliyor. CRIF,50’den fazla ülkede 6.300’ün üzerinde banka, kredi birliği, finansal ve finansal olmayan kuruluşa hizmet veriyor, ayrıca 20 ülkede kredi kayıt bürosu olarak faaliyet yürütüyor. 2018 yılında CRIF’in toplam cirosu 538 milyon Euro’ya ulaştı. Grubun İtalya ve dünyadaki ofisleri ve iştirakleri ile çalışan sayısı 4.400’ün üzerinde.
CRIF’in Türkiye pazarına girmesi 1989’dan 2013’e kadar Finar adı altında faaliyet gösteren firmayı Ocak 2013 itibariyle satın alması ile gerçekleşti. CRIF Türkiye, firmaların bilgiye dayalı kararlar alabilmelerini sağlayan katma değerli çözümler sunuyor. Global olarak 200’ün üzerinde ülkeden 355 milyon firmanın yer aldığı veri tabanı ile müşterilerinin yurtiçi ve yurtdışında potansiyel müşteriler ve tedarikçiler bulmasına destek oluyor. Aynı zamanda ticari ilişki içinde bulundukları veya ticari ilişkiye girecekleri firmalar hakkında risk raporları sağlıyor ve böylelikle ticari kuruluşların karar alma süreçlerine hızlı ve etkin bir şekilde destek oluyor. Bilgiye dayalı erken uyarı sistemi ile şirketlerin olası bir sorunu önceden fark edip, çözüm yolları bulabilmelerine de imkân sağlıyor. |
