Açıkhavada yeni strateji

0
227

Türkiye pazarında 1999 yılından bu yana varlık gösteren Clear Channel, ağustos ayında yaptığı yazılı açıklamayla Türkiye operasyonundan çıktığını açıkladı. Clear Channel Avrupa Başkanı Matthew Dearden, “Türkiye’deki operasyonlarımızı satıyoruz. Bu stratejimizin bir parçası. Clear Channel ana reklam pazarlarına yönelerek açıkhava reklamcılığı sektöründeki portföyünü genişletecek ve dijital dönüşüme odaklanacak” açıklamasını yaparken, şirketin yeni sahibini “Şirketin tüm varlıklarını Umut Şenol satın aldı” diyerek duyuruyordu.

Clear Channel’in yeni patronu Şenol ile Maslak’taki ofisinde biraraya gelerek yeni dönem stratejilerini konuştuk. Ofisinin penceresinden gösterdiği açıkhava reklam alanları ve panolarına bakarken, sektörde iyi şeyler yapmayı çok istediğinin altını çiziyor 38 yaşındaki genç genel müdür. Şenol, Mart 2012’den bu yana Clear Channel Türkiye ofisinin genel müdür yardımcılığı görevini yürütüyordu. Satış sürecinden önce de şirketi iyi tanıyan Şenol, operasyonun kârlılığını, risklerini bildiğini ve global markanın gelecek beklentilerini çok yakından takip ettiğini söylüyor. Clear Channel’in Türkiye’den çıkış kararını ise şöyle değerlendiriyor: “Clear Channel aslında Doğu’daki operasyonlarından çıkıyor. Bu uzun süredir gündemindeki konulardan biriydi. Önce Rusya’dan çıktı. Odağını daha iddialı olacağı geniş pazarlara kaydırma kararı aldı. Baktığınızda açıkhava sektörü globalleşmeden çok yerelleşen bir sektör artık. Yerel ilişki gerektiriyor. Bu durumun da etkili olduğunu düşünüyorum.”
 
YEREL MARKA GÜNDEMDE
Şenol’un özellikle yerelleşme stratejisiyle belirlediği şirket mottosu beraberinde yeni kararlar almasını sağlamış. Satın alma sürecinden sonra ilk hamlesi ortak bulmak olmuş. Açıkhava reklam sektörünün deneyimli ismi Nihat Karahan ile ortaklığının sinerjisine inanarak şunları söylüyor: “Nihat işin operasyon kısmındaki isim olacak. Ben finans ve stratejilerle ilgileneceğim. Üstelik ikimiz de Beşiktaşlıyız. İyi bir ekip olduk.”

Şenol, Clear Channel’in isim hakkını Haziran 2017’ye kadar kullanacakları, ardından yeni bir marka ile pazarda olacaklarının bilgisini paylaşıyor. Marka ismine henüz karar verilmese de bunun için hummalı bir çalışma sürecinden bahsediyor. Yeni markaya geçiş geniş zamana yayılarak gerçekleşecek.

Satın alma sürecinden sonra Şenol’un yöneldiği konulardan biri de kontrat yenileme işlemleri olmuş. En son Antalya Belediyesi’nin açıkhava reklam haklarını 10 seneliğine satın aldıklarını söylüyor. Şenol, raketten büyük boyutlu reklam alanlarına, indoor reklamlardan dijital ekranlara tüm açıkhava segmentlerini kapsayan alanda iddialarını sürdüreceklerini söylüyor. Sektörün 2015 yılı cirosunun 700 milyon TL olduğunu, Clear Channel’ın ise üç büyük oyuncudan biri olarak sene sonuna kadar yüzde 10 büyüme hedeflediğine değinen Şenol aynı zamanda Açıkhava Reklamcıları Vakfı’nın (ARVAK) da etkin üyelerinden biri.
 
AÇIKHAVA EN ETKİLİ ÜÇÜNCÜ MECRA
Türkiye açıkhava mecrasında yeni ve gelişen segment olan dijital açıkhava ve ekranlarda yapılan reklam yatırımlarının 2016 yılının ilk altı ayında 23 milyon TL’yi geçtiğini, açıkhava toplam yatırımları içinde dijitalin payının yüzde 6 olduğunu söyleyen Şenol, bundan sonra dijitalleşmenin sektörün en önemli gündemi olacağına dikkat çekiyor. Rakamlarla da bazı bilgileri paylaşıyor. Giantposter yani büyük alan (duvar, parapet, cam yüzey, giantboard vb) reklam yatırımlarının 2016 yılının ilk altı ayında 40 milyon TL’yi geçtiğini anlatıyor. Bu rakam ise toplam açıkhava reklam yatırımlarının yüzde 11’ini oluşturuyor. “2016 yılının ilk yarısında Türkiye açıkhava mecrasına yapılan toplam yatırımlar bir önceki yılın ilk altı aylık dönemine göre önemli bir büyüme göstermedi” diyen Şenol, yine de açıkhava mecrasının etkili, yeni uygulamalarla farklı hedef kitlelere ulaşan, dünyada ve Türkiye’de sürekli büyüyen bir mecra olduğunu söylüyor.

Şenol, açıkhava planlamalarında bundan sonra reklamverene bir raketle ya da bilboard’la kaç kişiye erişildiği, hedef kitleye ne kadar ulaşıldığı bilgisini vereceklerini anlatıyor. Şenol, “Açıkhava ölçüm araştırması yapılan diğer birçok ülkede olduğu gibi artık Türkiye’de de AÇİAK (İZLE) açıkhava ölçüm sonuçları, sektörle paylaşılıyor” diyor. Doğru planlama yapıldığı takdirde hedef kitleye ulaşmada en etkili ve akılda kalıcı mecralardan birinin açıkhava reklam mecrası olacağını sözlerine ekliyor ve şöyle devam ediyor: “Üniteler üzerinden ölçüm yapıldığında, açıkhava mecrası daha da değerlendirilebilir olacak. Etkinliğini yaşayarak gördüğümüz açıkhava yeni tanımıyla, yepyeni yaklaşımlar, data bazlı planlama ve entegre çözüm önerileri getirecek.”
 
DİJİTALLEŞME MECRAYA HIZLA YAYILIYOR
Teknoloji, artan mobilite, açıkhavanın statik, lokal etkili mecra olma tanımını, hayal gücü ile bağlantılı bir kategoriye yükseltiyor. Akıllı şehir tanımı, dijital ekranlar yeni bakış açıları yaratıyor. Açıkhava artık daha net hedef tüketici odaklı, bire bir iletişime olanak sağlayan, yüz tanımlama tarzı uygulamalarla hedef tüketici bazlı içerik yönetimi yapılabilen, erişim, lokasyon, data kullanımı gibi alanların altyapılarının kurgulandığı bir mecra. Ölçümlenebilen, şeffaf ve hesap verebilirlik desteğiyle açıkhava, mecralar arasında farklı yerde.

Şenol, mecranın bu avantajından yola çıkarak gelecek dönem hedefleriyle ilgili olarak teknoloji odaklı ve dijitali daha çok kullanan ve yenilikleri hayata geçiren bir şirket olacaklarının altını çiziyor. Yeni nesil duraklarda, cep telefonu şarj istasyonlarının, wi-fi bağlantı noktalarının olacağını söylüyor. Ayrıca otobüs duraklarında tıpkı gelişmiş açıkhava mecra pazarlarında olduğu gibi panolarda şehirle ilgili bilgilerin, fatura ödeme noktalarının olduğu farklı işlevlerin hayatın içinde yer alacağını anlatıyor.

Clear Channel’ın Anadolu’da Antalya’nın dışında Kayseri, Edirne ve Bilecik’te de açıkhava reklam üniteleriyle hizmet verdiğini ve kısa sürede şehir sayısının daha da artacağını söylüyor. Marka olarak şehir mobilyaları olarak tabir edilen açıkhava üniteleri konusunda gelişen teknoloji ve şehirlerin ekonomisine bağlı olarak daha farklı üniteleri tüketici ve reklamverenle buluşturacaklarını söylüyor.

Şenol’un dikkat çektiği konulardan biri de istihdam ve işgücü potansiyeli. Sektörde özellikle mavi yakalı çalışana ihtiyaç olduğunu söylüyor. Clear Channel’ın da 2017 yılı ile birlikte yeni işe alımlar yapacağını söylüyor. Şenol 2017 şirket hedefleriyle ilgili olarak ise Clear Channel’ın dünya genelindeki dört ilkesinden bahsediyor. Bu ilkeleri şirketin vazgeçilmezleri olarak tanımlıyor. Şenol, müşterilerin girişimci ruhunu kucaklamak üzere “özgürlük”, kampanya planlarında iş ortaklarıyla çalışırken “esneklik”, açıkhava reklamcılığında yaratıcı çalışmalara ev sahipliği yaparken “ileri görüşlülük” ve yapılan kampanyalarla ile ilgili olarak “sadakat” ilkesini harekete geçirdiklerinin altını çiziyor. 15 kayıtlı açıkhava reklamcısının yarattığı sinerjiyle açıkhava reklam pazarında rekabetin daha da artacağını, yeni oyuncularla beraber sektörün büyüyeceğini öngören Şenol, açıkhava mecrasının reklamveren açısından ilk üçteki yerini koruyacağını düşünüyor.