Türkiye’de kurumsal hayatı bırakıp Hollanda’ya taşındı. Amsterdam sokaklarında başlayan merakı, bugün Türk şirketleri için Avrupa’da güvenilir bir adrese dönüştü.
Bir kadının göç hikâyesi, Avrupa’da bir şirkete dönüşebilir mi? Elif Akınay Durmuş’un hayatına yakından bakınca bu sorunun cevabını aramadan edemiyorsunuz. Türkiye’de kurumsal şirketlerde yıllarca çalışmış, tecrübeyi biriktirmişti. Ancak eşiyle Hollanda’ya taşındığında önünde bambaşka bir hayat vardı. Onun farkı, bu hayatı sadece yaşamakla kalmayıp, yeni bir iş fikrine dönüştürmesiydi.
Amsterdam’da karşılaştığımda bunu en net şekilde hissettim. Bir etkinlik vesilesiyle düzenlenen şehir turunda bize rehberlik ediyordu. Kanallar boyunca süzülen teknelerde, köprülerin gölgesinde ya da dans eden evlerin önünde anlattıkları sadece bir turistin duyacağı bilgiler değildi. O, şehri kendi göç hikâyesiyle yoğurmuştu.
“Amsterdam’da üç gün geçirecek biri ne yapmalı?” diye sorduğumda önce şu cevabı verdi: “Sokaklarda dolaşın.” Sonra ekledi: küçük balıkçılarda balık yemek, pudra şekerli minik pankekler, Dam Meydanı, bisiklet turu, Van Gogh Müzesi, Volendam köyü, Zaanse Schans’ın değirmenleri… Ama bu önerilerin ardında basit bir rehber refleksi değil, şehrin ruhunu yakalama isteği vardı.
Göçten Girişimciliğe
Elif Akınay Durmuş, Hollanda’ya taşındığında fark ettiği boşluğu şöyle özetliyor: “Türk şirketleri Avrupa’ya geliyor ama burada onları anlayacak güvenilir bir ortağa ihtiyaçları var.” İşte bu gözlem MS Turizm’in doğuşuna yol açtı.
Kurduğu şirket kısa sürede Hollanda, Belçika ve Almanya’da faaliyet gösteren bir DMC ağına dönüştü. Kongreler, fuarlar, toplantılar, iş gezileri… Türkçe düşünen, Avrupa’da uygulayan bir yapı inşa etti. Bu yönüyle yalnızca turizm değil, iş dünyası için de güvenilir bir köprü haline geldi.
Türkiye’deki kurumsal birikimi, Avrupa’daki iş kültürüyle birleşti. “Türkçe düşünüp Avrupa’da uygulamak” ifadesi aslında onun hayatının özeti gibi. Göçle başlayan kişisel serüven, profesyonel bir girişime dönüştü.
Bugün Türk şirketleri için Amsterdam yalnızca bir turistik durak değil, işlerini kolaylaştıran bir merkez haline gelmiş durumda.
Şirketlerin Yolunu Kolaylaştırıyor
Onun girişimcilik yolculuğunda rehberlik deneyiminin özel bir yeri var. Amsterdam’da ilk yıllarında yaptığı bireysel keşifler, daha sonra işine yön veriyor. “Benim için önemli olan bir turistin şehri hissetmesi,” diyor. O yüzden kanal turu, borsa binası ya da müze meydanı onun dilinde birer rotanın yanı sıra hikâyeye dönüşüyor. Küçük ayrıntılara verdiği önem, MS Turizm’in en ayırt edici yönünü oluşturuyor.
Bugün Elif Akınay Durmuş’un anlattıklarıyla Amsterdam’da dolaşan biri sadece gezmiş olmuyor; şehrin ruhunu da duyuyor. Aynı şey şirketi için de geçerli: MS Turizm sadece organizasyon yapan bir kurum değil, Türkiye’den gelen şirketlerin Avrupa’yla bağ kurmasını sağlayan bir rehber işlevi görüyor. Onun kişisel merakı, yüzlerce insanın yolunu açan profesyonel bir yapıya dönüşmüş durumda.
Amsterdam’da Filizlenen Hikâye
Bir kadının merakı Avrupa’da şirkete dönüşebilir mi? Elif Akınay Durmuş’un hikâyesi bunun cevabını veriyor. Bazen bir sokak keşfi, yıllar sonra yüzlerce insanın yolunu kolaylaştıran bir yapıya evriliyor. Merak, doğru zamanda doğru yerde karşılığını bulduğunda, yalnızca kişisel değil, kolektif bir hikâyeye dönüşüyor.