‘Kariyerime İlk Adım’ projesiyle Anadolu’daki 1.000 genç görünür hale geliyor. Başvurulardaki %66’lık kadın ağırlığı ve ‘okul şirket’ vizyonu işe alım dengelerini değiştiriyor. Peki fiber optik kablolarla kurulan bu yeni köprü, Anadolu’daki saklı cevheri ekonomiye gerçekten taşıyabilecek mi?”
Garanti BBVA Genel Müdürlüğü’nün 21. katındayım. Devasa camların ardında İstanbul tüm heybetiyle uzanıyor. Cam kapıdan toplantı salonuna geçiyorum. Uzun masanın etrafında basın mensubu arkadaşlarım oturuyor. Salonun baş köşesindeki büyük ekranda toplantının gündemi duruyor: Gençler ve Kariyerleri.
Geldiğim bina finans dünyasının kalbinin attığı yerlerden biri olsa da, bugünün odağında Anadolu’nun saklı yetenekleri var.
Şehrin gürültüsünden arındırılmış bu modern atmosferde, ülkenin istihdam haritasındaki en kırılgan fay hattı üzerine banka yetkilileri kafa yoruyor.
Peki, bu cam duvarların ardındaki dünyadan, 72 farklı ildeki gençlerin gelecek kaygısına ve içlerindeki cevhere dokunmak gerçekten mümkün mü?
Cevabını birazdan Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten ile Genel Müdür Yardımcısı Ebru Taşcı Firuzbay’den öğreneceğim.
Anadolu’daki saklı rezerv
Garanti BBVA Genel Müdürü Mahmut Akten, Kariyerime İlk Adım projesinden bahsediyor. Bankacı kimliğinden ziyade bir eğitimci vizyonuyla konuşuyor:
“Ülkemizin geleceğine yapılan en değerli yatırım, gençlerimizin potansiyeline yapılan yatırımdır.“
Bahsettiği yatırımın içeriği oldukça somut. Gençleri iş hayatının değişen dinamiklerine hazırlamak için finansal okuryazarlık, yapay zekâ farkındalığı, profesyonel imaj yönetimi, mülakat teknikleri gibi 11 kritik başlıkta eğitmeyi hedefliyor.
Asıl fırsat ise eğitimden sonra başlıyor. Katılımcılar, Kariyer.net iş birliğiyle 6 ay boyunca 100 farklı işverenle öncelikli olarak buluşma şansı elde edecek.
Yani program, gençlere sadece sertifika vermiyor. İş dünyasına açılan somut bir kapı aralıyor.
Rakamlar, bu vaadin Anadolu’da ne denli güçlü bir karşılık bulduğunu gösteriyor. 16 Ekim – 18 Kasım gibi kısa bir aralıkta, Türkiye’nin 72 farklı ilinden 4.500’ün üzerinde başvuru gelmiş.
Seçilen 1.000 genç arasına girmek için yaşanan yoğun talep, Anadolu’da keşfedilmeyi bekleyen muazzam yetenek rezervinin en açık kanıtı.
Mahmut Akten, coğrafi çeşitliliğin programın ana hedefi olduğuna dikkat çekiyor:
“Anadolu’nun dört bir yanındaki gençlere eşit fırsat vermek, onları iş hayatına güçlü bir adım atacak şekilde desteklemek anlamına geliyor.“
Sözleri, yetenek yönetiminde rotanın sadece İstanbul, Ankara veya İzmir üçgenine sıkışıp kalamayacağını işaret ediyor.
Tablo, nitelikli eğitime ve networking imkanına erişimin, bölgesel kalkınma ve fırsat eşitliği için ne kadar yaşamsal bir ihtiyaç olduğunu ortaya koyuyor.
Yeni nesil beceriler şart
Masadaki bir diğer konu, üniversite eğitiminin piyasa gerçekleriyle örtüşmemesiydi. Binlerce genç üniversitelerden mezun oluyor ancak iş dünyasının talep ettiği yeni nesil becerilere sahip olamıyor.
Diploma enflasyonu olarak adlandırılabilecek bu durum, şirketleri aynı zamanda birer eğitim kurumu gibi davranmaya zorluyor.
Garanti BBVA Yetenek ve Kültür Genel Müdür Yardımcısı Ebru Taşcı Firuzbay, sahadaki bu gerçekliği ifade ediyor:
“Teknolojinin hızla ilerlediği, iş yapış biçimlerinin sürekli dönüşüm geçirdiği günümüzde üniversite diploması artık tek başına yeterli değil.“
Tespiti akademi ile sektör arasındaki makasın açıldığının teyidi niteliğinde.
Mahmut Akten kurumun bu konudaki yeni pozisyonunu tanımlıyor:
“Kurumumuzu bir ‘okul şirket’ olarak konumlandırıyor, gençlerin yeteneklerini geliştirebilecekleri alanlar açıyoruz” diyor.
Bu noktada özel sektör, nitelikli iş gücü açığını kapatmak için kendi okulunu kurmak zorunda.
Yapay zekâ çağında insan kalmak
Dijitalleşme, bankacılığın DNA’sını değiştirirken, gençlerin bu hıza nasıl ayak uyduracağı ciddi bir soru işareti. Programın müfredatında yer alan Yapay Zekâ Farkındalığı eğitimi, bu endişeye bir yanıt niteliğinde.
Mahmut Akten, teknolojinin bir amaç olmadığını, insan potansiyelini açığa çıkaran bir araç olduğunu vurguluyor:
“Dijitalleşme ve yapay zekâ alanındaki yatırımlarımızla öğrenme süreçlerini sürekli destekliyoruz.”
Sözleri gençlerin kendi gelişim yolculuğunu tasarlayabileceği fırsatlar sundukları anlamına geliyor.
Cam tavanları zorlayan istatistik
Projeye başvuruların yüzde 66’sını kadınlar oluşturuyor. Bu durum genç kadınların, iş hayatına girişte erkeklere kıyasla kendilerini daha fazla donanımlı hale getirme ihtiyacı hissettiğini gösteriyor.
Ebru Taşcı Firuzbay, ilginin ardındaki motivasyonu açıklıyor:
“Bugünün iş dünyasında fark yaratan beceriler; empati kurabilmek, etkili iletişimle insanlara dokunabilmek, problem çözme becerisi gösterebilmek…“
Kadınlar, yapay zekâ çağında güçlü beceri sınıfına yükselen yetkinliklere odaklanıyor.
Toplantı bitiyor, asansörle 21. kattan aşağıya iniyorum. Sokağın kalabalığa karıştığımda, finans merkezinin o alışıldık merkez algısı da zihnimde değişiyor.
İstanbul’daki bu bina, 72 şehre yayılan devasa bir dijital kampüsün ana kumanda merkezi gibi hissettiriyor.
Asıl hikâye ise şimdi… Anadolu’da bir odada ekran başında bekleyen o genç için başlıyor.
Geleceğin liderleri artık plazalara gelmiyor. Plazalar, fiber optik kablolarla keşfetmek üzere gençlerin ayağına gidiyor.