Zamanı satın almak…

0
115

FINANSAL PIYASALARDAKI “müdahaleler” bahsettiğim tarzdaki ‘zaman satın almalar’… Merkez Bankası veya diğer düzenleyici otoriteler tarafından finansal piyasalara yapılan; sözel, bilanço oranlarındaki kısıtlamalar, faiz oranları veya doğrudan döviz satımı gibi müdahaleler ile bir maliyete katlanarak piyasaları ‘arzu ettiğiniz seviyelere’ yakınlaştırabilirsiniz.
Piyasalar müdahaleyi gerektirecek kadar uç noktalara gitmiş ise, müdahale ile bunun daha da fazla aşırıya kaçmasını bir süreliğine ertelersiniz, ancak bunu çok da uzun süre tutamazsınız. Zira Müdahalenin etkisi
hissedilmemeye başladığında piyasalar yeniden kendi yoluna dönerler. Zaman satın almaktan da kastım, müdahale etkisinin devam ettiği süre!
Bu yazının yazıldığı Kurban Bayramı arifesinde; Merkez Bankası yerel bankaları likidite anlamında rahatlatacak bir çok adım atmışken, BDDK tarafından yurt dışı bankaların TL’ye ulaşımı konusunda (Swaplar aracılığıyla) bazı kısıtları devreye sokuldu. Yerel bankaların, yurt dışındaki bankalar ile yapmakta oldukları Swap (Basit olarak yabancıların yerel bankalara dolar vererek, TL temin ettikleri türev işlemleri) işlemlerine sermaye kısıtları getirdi. Yerel bankaların sermayelerine orantılı olarak
işlem yapabilmeleri; yabancı bankaların döviz alabilmeleri için TL temin etmelerini zorlaştıran bu hamle, TL’nin faiz maliyetlerini önemli ölçüde artırdı. Uzun Bayram tatili öncesindeki bu “müdahale” dolar kurlarını yüksek 6’lardan 5.70’li seviyelere kadar geriletti. Dolar kurlarında önemli bir “düzeltmeyi” tetikleyen bu hamle, bir yandan piyasada çok farklı faiz seviyelerinin oluşmasına (Kredi, mevduat, tahvil, swap, MB Politika faizleri çok farklı seviyelerde oluştu!) diğer yandan da özellikle devlet tahvili faizlerinde uzun vadede kalıcı yüksek seviyelerin oluşmasına neden oldu.
Her ilaç gibi, müdahale ilacının da yan etkileri var. Bir yeri düzelteyim derken başka yer(ler)i bozabiliyorsunuz. Dolar/TL kurunu 5.70’li seviyelere indirirken; MB’nın politika faizine dokunmadan(!) piyasadaki “işgören” faiz seviyesi yüzde 25-35 bandına taşındı!
Dövizdeki düşüş kısa vadeli, faizdeki yükseliş uzun vadeli sonuçlar doğurabilecek.
Müdahale ile zaman satın almanın bir başka ikilemi daha var:  Zamanı  neden satın alıyorsunuz, ya da satın aldığınızda ne yapacaksınız?
Zira, müdahaleler aslına bakarsanız işe yaramazlar!
Eğer siz satın aldığınız zamanda, müdahaleyi gerektiren koşulları ortadan kaldırdınız, kaldırdınız. Kaldıramadınızsa; piyasalar müdahalenin etkisi geçer geçmez önce müdahale öncesi seviyeye gelir, sonrasında da bu seviyeyi aşarlar. Müdahale maliyeti, zarar hanenize yazılır.
Bayram öncesi yapılan müdahale de bir “zaman satın alma operasyonuydu”. Peki satın alınan zamanda; eğitimi mi, hukuki alt yapıyı mı, bankacılığı mı, inşaat veya elektrik sektörünü mü düzelteceksiniz? Satın aldığınız zaman için ödediğiniz bedel, ya bunlar için harcadığınız çaba veya maliyete değmez ise?
Kaldı ki eğitim, hukuk alanındaki iyileşmeyi veya bir anlamda “kalkınmayı” bir döviz müdahalesi ile çözmeyi mi düşünüyorsunuz? Unutun gitsin! Bunların hepsi uzun ve meşakkatli birer süreçtir.
Müdahale ile “tezgahın aynasını” düzeltebilirsiniz. Asıl olan tezgahtaki tüm malları iyi hale getirmektir ki müşteri memnuniyeti artsın. Yani ülkemiz yatırım yapılabilir; insanların refah içinde mutlu ve huzurlu yaşadığı bir ülke olabilsin. Bu da döviz piyasalarına yapılan swap müdahalesi ile “satın alınan zamanda” ne yazık ki yapılamaz