Tuvalet Kâğıdı Sendromunun Kaynağı Ne?

    0
    79

    Dünyada koronavirüs salgını psikolojik bir salgını daha tetikledi: Panik satın alma. Tüketiciler el dezenfektanı, konserve ve tuvalet kâğıdı gibi ürünleri stoklamanın peşinde.

    Bu trend öyle bir noktaya geldi ki İngiliz perakendeciler el hijyen ürünlerinin satışlarını sınırlarken, Avustralya’da tuvalet kâğıdı satışlarına tahdit getirildi.

    Psikologlar, yetkililerin kamuoyuna yönelik rahatlatıcı sözlerine rağmen insan beyninin niçin bizleri panik satın almaya yönlendirdiğini açıklamaya çalışıyorlar.

    The Arts London Üniversitesi’nde tüketici psikoloğu Paul Marsden bunun kısa cevabının “perakende terapisi”nde bulunabileceğini belirtiyor. Yani duygusal durumumuzu yönetmek için satın alıyoruz.

    “Kontrolü kaybettiğinizi düşündüğünüz bir dünyada ‘kontrolü geri almak’la ilgili bir durum” diyor. “Daha genel olarak panik satın alma üç temel psikolojik ihtiyacımıza yönelik bir eylem şeklinde tanımlanabilir.”

    Bu gereksinimler otonomi ya da kontrol ihtiyacı, ilgililik yani “ben satın alıyorum” yerine “biz satın alıyoruz” durumu ve uzmanlık başka bir ifadeyle,  satın almada insanların kendilerini “akıllı tüketici” olarak hissetmeleri…

    Öte yandan, salgının başlamasından beri tüm dünyada sabun ve el dezenfektan satışlarındaki artışın yanı sıra tüketicilerin şaşırtıcı bir biçimde tuvalet kâğıdı depoladıkları da görülüyor. College London Üniversitesi’nden tüketici ve iş psikolojisi öğretim görevlisi Dimitrios Tsivrikos’a göre tuvalet kâğıdı kitlesel paniğin “ikon”una dönüştü.

    Kendisi “belirsizlik zamanlarında insanlar paniğe kapılır ve bu da onları irrasyonel ve tamamen nevrotik kılar” diyor. “Sel, kasırga gibi felaketlerde hazırlık yapabiliriz çünkü ne kadar tedariğe ihtiyacımız olduğunu biliriz. Ama şimdi hakkında hiçbir şey bilmediğimiz bir virüsle karşı karşıyayız.”

    Tsivrikos’a göre insanlar markete girdiklerinde kontrol duygularını geri kazanmak için tuvalet kâğıdı gibi büyük hacimli ürünlere yöneliyor olabilirler.  Bilim insanı yetkililerin net bir şekilde konuşmamasının da paniği tetiklediğini düşünüyor. (Kaynak: cnbc.com)