Sosyal İzolasyonun Yol Açtığı Psikolojik Sorunlarla Nasıl Başa Çıkılır?

    0
    87

    Dünyada üç milyarı aşkın kişi halen salgın nedeniyle evlere hapsolmuş durumda. Son haftalarda pek çok insan evden çalışmaya başladı, eğer işini kaybetmediyse tabii… Okullar kapandı. Spor etkinlikleri, dini ayinler durduruldu. Restoranlar, perakende mağazaları, spor salonları, barlar, tiyatrolar ve diğer toplanma yerleri hemen hemen her ülkede kapandı.

    Tüm bu kapanmalar sosyal mesafe koymayı zorunlu hale getirerek, koronavirüsün yayılmasını engellemeyi amaçlıyor. Ancak psikologlar günlük sosyal bağların kopması halinde zihinsel sağlığın da bozulabileceğine dikkat çekiyorlar. Tecrit süresi uzadıkça psikolojik sorunlar daha da artabilir.

    New York, Northwell Health’ten psikiyatr Damir Huremovic, ScienceNews’a yaptığı açıklamada sosyal uzaklaşmanın uzun süreli bir olguya dönüşmesinin kendisini endişelendirdiğini söyledi.

    Huremovic, durumun birkaç haftanın ötesine uzaması halinde sosyal izolasyonla bağlantılı sağlık sorunlarının artabileceğine dikkat çekiyor. İnsanların aylarca birbirlerinden uzak olması resesyon, sosyal huzursuzluk ve işsizlik gibi ikincil sorunlar anlamına geliyor ve bunlar da öngörülemeyen, geniş çaplı zihinsel sıkıntıları beraberinde getirebilir.

    Kısacası, koronavirüs salgını bütün insanlığı hem fiziksel hem de psikolojik olarak tehdit ediyor.

    Saygın bir tıp dergisi olan The Lancet’te, 2000’li yılların başlarından itibaren SARS, H1N1, Ebola ve diğer enfeksiyon hastalıklarının salgınları sırasında karantina altına alınan insanların psikolojik durumlarını inceleyen 24 çalışmanın sonuçları yayımlandı.

    Araştırma, karantina altındaki insanların çoğunun stres, uykusuzluk ve ruhsal açıdan tükenmişlik gibi kısa ve uzun vadeli psikolojik sorunlar yaşadığını ortaya koydu. Psikolojik sorun yaşama riskini artıran faktörler ise 10 günden uzun süren karantina, karantinanın gerekçesiyle ilgili bilgi eksikliği, gerekli tedariğe ve telekomünikasyon hizmetlerine erişim kısıtlaması olarak sıralanıyor.

    Bu tür bir izolasyon sıklıkla yalnızlık duygusuyla bağlantılı. Ayrıca araştırmalar tecrit sırasında ortaya çıkan yalnızlık duygusunun ölümlerde yüzde 26’lık bir artışa yol açtığını ortaya koydu.

    Bununla birlikte, sosyal izolasyona maruz kalan herkesin mutlaka psikolojik hastalık yaşayacağı anlamına gelmiyor. Tersine, bazı insanlar bu süreçte kendilerini çok daha hissediyorlar. Bunlardan bazıları aileleriyle bir arada olma fırsatı yakaladığını belirtiyor. Bazıları da telefonla konuşma, mesajlaşma ya da online bir topluluğa dahil olma gibi bağlantılarla sosyalleşiyor.

    Uzmanlar izolasyon sırasında insanların zihinsel ve duygusal sağlıklarının iyileşmesi içi bazı bilimsel ve somut önlemler de ortaya koyuyorlar. İşte bu önerilerden bazıları:

    Hareket edin. Fiziksel aktivite stres azaltan hormon olan endorfin üreterek endişeyi azaltır ve ruh halini düzeltir. On dakikalık bir egzersiz bile ruh halini düzeltmeye yardımcı oluyor.

    Kendinize bir meşgale bulun. Dikkatinizi mevcut olaylardan uzaklaştıracak faaliyetler bulun. Sevdiğiniz filmler ya da TV şovlarını izleyebilir, yeni yemek tarifleri deneyebilir, online bir fitness sınıfına dahil olabilir ya da ücretsiz bir online kursa katılabilirsiniz. Veya parklara, galerilere, müzelere sanal ziyaretler düzenleyebilir, online canlı yayınlanan konserlere ve diğer etkinliklere katılabilirsiniz.

    Düşüncelerinizi kontrol edin. Korku negatif duygu ve düşünceleri besler. Duygularınızı daha iyi kontrol etmek için düşüncelerinizi yeniden düzenlemeye çalışın. Örneğin, uyandığınızda ya da yatmadan önce olumlu ifadeleri not etmek zihninizi yeniden düzenlemenize yardımcı olabilir.

    Kendinize özen gösterin. Stres arttığında, kendinizi kötü hissetseniz bile mutlaka size iyi gelecek bir şeyler bulun. Bu günlük tutma, kitap okuma, evcil hayvanınızla oynama ya da müzik dinlemek olabilir. Ayrıca sağlıklı bezlenme, yeterince uyuma ve düzenli egzersiz gibi bedeniniz için önemli olan aktiviteleri es geçmeyin.

    Arkadaşlarının ve ailenizle iletişimde olun. Sosyal ilişkileri canlı tutmak bir normallik duygusu sağlayabilir. Duyguları paylaşmak stresi azaltır.

    Başkalarına yardım edin. Başkalarına yardım etmek mutluluğu pekiştirir. Çin’de insanlar bağış toplamak ya da karantinada, evden çıkamayanların gıda ihtiyaçlarını karşılamak gibi organizasyonlar düzenledi. Kanada’da gönüllüler sokakları dolaşıp şarkı söyleyerek sokağa çıkamayan insanların morallerini yüksek tutmaya çalışıyor. (Kaynak: CGTV)