Sıfır Komisyonla Alım Satım

0
374
WOO Network Türkiye Ülke Müdürü Ali Buğra Gökağaçlı

Tayvan merkezli kripto para borsası WOO Network, Türkiye’deki faaliyetlerini genişletiyor. Aralık 2021’de Türkiye pazarına giriş yapan şirketin günlük işlem hacmi ortalama 750 Milyon TL. Bu sayının bir yıl içerisinde 10 katına çıkması hedefleniyor. ERSAN TAYLAN

Türkiye, dünyanın en çok kripto para yatırımcısına sahip ülkelerinden biri haline geldi. Ülkemiz, bir milyar dolara yakın bir piyasa hacmi ile öne çıkıyor.

Kripto para sektörüne olan ilgi beraberinde global borsaların da Türkiye yatırımlarını hızlandırıyor. Küresel kripto para dünyasının önde gelen şirketlerinden WOO Network’te bunlardan biri. Şirket, Aralık 2021’de Türkiye pazarına giriş yaptı. Türkiye’deki organizasyon yapısının başında Ali Buğra Gökağaçlı var. Gökağaçlı, daha önce Garanti BBVA Yatırım, Bitpanda ve Rain gibi şirketlerde görev almış bir isim. Global yönetim, Türkiye operasyonu için Binance, TEB, EY, Turkcell gibi köklü kuruluşlarda görev almış üst düzey yöneticileri de bünyesine kattı. WOO Türkiye şu anda Türkiye’de 30 kişilik bir ekiple hareket ediyor…

GÜÇLÜ BİR BÜYÜME PLANI

WOO Network Türkiye Ülke Müdürü Ali Buğra Gökağaçlı, “WOO Türkiye olarak WOO’nun içinde yer aldığı “trader” kültürünü ülkemize taşımak istiyoruz. Dolayısıyla büyüme planımızın özünde profesyonel ya da yarı profesyonel olarak alım/satım yapan traderları platformumuza çekmek yer alıyor. Yine bu kapsamda başarmak istediğimiz faaliyetlerin başında Türkiye’de emirlerin en hızlı ve en uygun fiyattan gerçekleştirildiği platform olmak yer alıyor. Bu sayede www.wootr. com ile yalnızca bireysel kullanıcıların
değil kurumsal kullanıcıların da likidite bulmak için gidebileceği özel bir platform olmayı hedefliyoruz. Şu anda günlük ortalamada 750 Milyon TL ila 1 Milyar TL arası hacim yapıyoruz. Bu sayının bahar aylarının sonunda başlayacak büyüme kampanyalarımızla birlikte bir yıl içerisinde 10 katına çıkmasını bekliyoruz” diyor.

ÖZEL MÜŞTERİ HİZMETLERİ

WOO Network’ün rakipleriyle kıyaslandığında en önemli özelliğinin kendi tokenı olan WOO Token’ları elinde tutan kullanıcılarına 0 komisyon ile işlem yapma avantajı sağlıyor olması. Kişiselleştirilebilir işlem ekranları ve müşteri hizmetleriyle de sektörde bulunmayan bir alım/satım tecrübesi sağladıklarını belirten Gökağaçlı, “Kısa bir süre sonra Türkiye’de de uygulamaya sokacağımız özel müşteri hizmetlerimizle anlık ve kişiye özel müşteri hizmetlerimiz ile kullanıcılarımıza kişiselleştirilebilir yeni kolaylıklar sağlamayı hedefliyoruz. Önemli bir farklarımızdan biri de arkamızda Kronos Research gibi dev bir piyasa yapıcının olması. Bu sayede rakiplerimize göre çok daha derin emir tahtalarına sahip olabiliyoruz. Daha derin emir tahtalarına sahip olmamızın da kullanıcılarımıza iki faydası bulunuyor bunlardan birincisi alım/satım emirlerinin en uygun fiyatlardan gerçekleşmesi; ikincisi ise çok hızlı bir şekilde gerçekleşmesi. Bu sayede de kullanıcılarımız istedikleri kripto varlığı fiyat kaymalarına çok az maruz kalarak istedikleri fiyattan alı/satabiliyorlar. WOO Türkiye olarak önemli bir avantajımız da ilk günden güvenliğe yaptığımız yatırım. Bu kapsamda pek çok rakibimizin aksine Türkiye’de yerleşik sunucular üzerinden ve Türkiye’deki güvenlik ekibimiz vasıtasıyla teknik/ idari tedbirler alarak kullanıcılarımızın veri ve finansal güvencesini sağlamaya çalışıyoruz.

Öyle ki ciddi bir pazarlama bütçesi yerine ciddi bir teknik altyapı bütçesi ayırmış durumdayız” diyor. WOO Network, kullanıcılar tarafından yüksek oranda kişiselleştirilebilir bir platform olma özelliğini taşıyor. Bu kapsamda kullanıcılar aynı anda birden fazla işlem çiftini takip edebileceği gibi farklı farklı araçları da kendi stratejilerine uygun olarak alım/satım ekranlarına ekleyip çıkarabiliyorlar.

TÜRKİYE’DE İLGİ NEDEN FAZLA?
Ülkemizde kripto para birimlerinin bilinirliği noktasında pek çok ülkenin özellikle gelişmiş ülkelerin önünde olduğu hemen hemen bütün ciddi araştırmaların konusu haline geldi. Peki, bu muazzam ilgi neden kaynaklanıyor? Gökağaçlı, şöyle yanıtlıyor: “Türkiye açısından üç hususun kripto yatırımları nezdinde iştah yarattığını düşünüyorum. Öncelikle, kripto varlıklar özellikle spot varlıklar özelinde getiri ihtiyacını karşılamak noktasında diğer varlıklara göre epey öne çıkmış durumda. Geleneksel piyasalarda yüksek getirileri spot piyasalarda elde etmek çok kolay olmuyor bu da yatırımcıları daha karmaşık türev piyasalarda işlem yapmaya itiyor ki pek çok yatırımcı için bu tarz yatırımların takibi kolay olmuyor. Kanaatimce ikinci sebep ise, kriptonun yatırım yapmayı demokratikleştirmiş olması. Geleneksel piyasalarda bir işleme girebilmek için genellikle en az 1 lotluk alım yapacak kadar cebinizde para olması gerekirken kripto piyasalarda cebinizdeki para oranında yatırım yapıp o oranda da kar edebiliyorsunuz. Üçüncü sebebin ise henüz “kurumsal paranın” kripto yatırımlarına tam olarak kanalize edilmemiş olmasında yattığını düşünüyorum. Bu itibarla geleneksel piyasalarda bireysel imkanlarla karlı olmayan arbitraj ve piyasa yapıcılık gibi alım/satım stratejileri karlı hale geliyor ve bireyler normal piyasalarda kar elde edemeyecekleri işlemlerle kripto piyasalarında kar elde edebiliyor.” Türkiye’deki kripto para yatırımlarının daha ziyade kısa sürede yüksek getiri getirebilecek projelerin kripto varlıklarına yatırım yapmak üzere kurulmuş durumda olduğunu vurgulayan Gökağaçlı, “Ancak aynı zamanda çok hızlı gelişen bir spekülatör kitlesi de yer alıyor. Günlük hayatımız içerisinde manipülatörlerle (yani piyasa dolandırıcılarıyla) karıştırılsa da esasen spekülatörler bir piyasanın verimli işleyebilmesi için meşru yollardan kar arayan kişilere verilen isim. Çoğu genç insanlardan oluşan bu kitle esasen Türkiye’yi dünya çapında bir kripto alım/satım üssü yapmaya aday. Şayet bu gerçekleşirse ülkemiz için çok faydalı olacağını düşünüyorum.

Bu durum Türkiye’yi, Birleşik Krallığın döviz piyasalarında geldiği konuma kripto paralar bakımından getirebilir. Daha önce Avrupa ve Körfez bölgelerindeki kripto borsalarında da çalışmış birisi olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki ülkemizin bankacılık altyapısındaki hız dünyada hemen hemen hiçbir yerde bulunmuyor. Biz bu bankacılık hızını, Türkiye’deki genç ve dinamik yeni spekülatörlerle buluşturabilirsek Türkiye açısından çok farklı bir sayfa açılabilir. Bu alanda ülkemizin çok ciddi bir potansiyeli olduğunu düşünüyorum” diyor.