Rekabette Avantaj Sağlıyor

    0
    90

    Perakende şirketlerinin ekonomik kaybını azaltarak, iş gücü verimliliğini artıracak teknolojik çözümler sunan Vispera, şirketlerin maliyetlerini yüzde 15 oranında azaltıyor. 2020 yılında akıllı raf ve kabin ürünlerini hayata geçirmeyi planlayan Vispera, satış kaybını ise yüzde 30 oranında önlüyor.

    DÜNYA PERAKENDE SEKTÖRÜNÜN 25 trilyon dolar büyüklüğe ulaştığı tahmin ediliyor. Nesnelerin interneti (IoT), büyük veri, bulut bilişim, makine öğrenimi gibi alanlara yapılan yatırımlar ile maliyet avantajı yaratan, müşteri deneyimini üst seviyelere taşıyan perakende şirketleri ise kazanıyor. Deloitte’nin “Yeni Nesil Perakendecilik” raporuna göre; perakendecilerin IoT yatırımlarındaki en önemli beklentileri arasın­da yüzde 32 oranında operasyonel verimlilik ve yüzde 30 oranında maliyetlerde azalma yer alıyor. Perakende sektörüne yönelik ürün tanıma teknolojileri sunarak, şirketlere sürdürülebilir kârlılık sağla­yan Vispera da operasyonel maliyetleri azaltarak, satış performansını artırıyor. Aralarında İsrail, Almanya ve Hindistan’ın da bulunduğu 17 ülkede hizmet veren Vispera; Carlsberg, Henkel, Reckitt Benckizer, Coca Cola, Phillip Morris gibi birçok uluslararası firmayla çalışıyor. Vispera ile perakende sektöründe bir IoT platformunun oluşması­na hizmet ettiklerini belirten CEO Prof. Dr. Aytül Erçil ile şirketin gelecek planlarını, ürün tanıma teknolojilerinin perakende sektörüne artılarını, perakendedeki yeni gelişmeleri ve global sağlık krizinin sektöre etkilerini konuştuk.

    Vispera, ne kadarlık bir pazara hizmet veriyor? 2020’nin ilk çeyreği Vispera için nasıl geçti?

    Bizim yaptığımız tahmine göre; toplam potansiyel pazar büyüklüğü Türkiye için yılda 300 milyon dolar, dünya pazarı için ise 30 milyar dolar seviyesinde. İsrail, Almanya, Hindistan, Birleşik Arap Emirlik­leri ve Kazakistan gibi ülkelerin de içinde olduğu 17 ülkede hizmet veriyoruz. Bu pazarların bazısında doğrudan satış ve bazısında ise iş ortakları üzerinden ilerlemeyi planlıyoruz.

    2020’nin ilk iki ayında, 2019’a göre yüzde 50 büyüdük. Korona
    tanın­ virüsünden dolayı önümüzdeki günler için tahmin yürütmek çok zor. Farklı ülkelerde, farklı ürünler üzerinde çalışarak bu dönemde­ki riskleri en aza indiriyoruz.

    Verdiğiniz hizmetin, perakende sektörüne fayda­ları nedir?

    Ürün tanıma teknolojisi üreten firmalar, saha operasyonlarında kullanılan iş gücünü ve kaynakları doğru zamanda doğru alana yönlendirerek verimliliğin artmasını sağlıyor, böylece operasyonel maliyetler yüzde 12 ile yüzde 15 arasında azalıyor. Saha faaliyetlerini doğru veriyle, doğru zamanda görüntülemek ve olası satış kayıplarını zamanında önlemek ise satış performansını yüzde 15 ile yüzde 18 arasında arttırıyor.
    Rekabetin arttığı ve tüketici davranışlarının hızla değiştiği bu günlerde, geleneksel pera­kendenin hayatta kalabilmesi ve kârlılığını sürdürebilmesi için, dijitalleşme ve teknoloji uygulamaları olmazsa olmaz. Perakendicilere özel geliştirdiğimiz sabit kamera çözümümüz ile depolarda yer alan ama rafta bulunma­yan ürünleri görüp aksiyon alarak yüzde 30 oranında olası satış kaybının önüne geçiyoruz. Dondurma kabinlerindeki ürünlerin tanın ması gibi küresel çapta patent sürecinde olan çözümlerimiz bulunuyor.

    Global sağlık krizinin, perakendeye ve ürün tanı­ma teknolojisine etkisi nasıl?

    Endüstri, teknolojiye dayalı hale geldikçe iş stratejilerindeki karmaşıklık da artıyor. 125 yıl önce tasarlanan geleneksel B2B (Business to Business) iş modelinin artık yüksek teknoloji­nin potansiyelini karşılayamadığına dair açık işaretler var. Geleneksel iş modelinden vazge­çemeyen ve teknolojinin hızına ayak uydura­mayan hızlı tüketim ve perakende şirketleri, iş dünyasındaki yarışı kaybediyor. B2B iş modeline alternatif olarak ortaya çıkan ve çok da yeni olmayan B4B (Business for Business) yaklaşımı ise perakendecilere gerçek zamanlı olarak bağlandığı bir çağın çerçevesini çiziyor. Müşterileriyle daha iyi etkileşim kurmanın yollarını arayan ve satış yaklaşımlarına yeni bir bakış getirmek isteyen şirketlerin B4B trendini yakalaması gerekiyor.

    COVID-19 sağlık krizinin tetiklediği eko­nomik kriz ise BlueApron, HelloFresh, Costco gibi farklı değer önerileri olan oyunculara yeni büyüme imkanları açtı.

    İçinde bulunduğumuz bu durum, bizlere sistemlerin işlemeye devam edebilmesi için insan gücüne bağlılığın en aza indirilmesi ve teknolojinin ise her alanda devreye girmesi gerekti­ğini gösteriyor. Perakende sektöründe teknolojinin hem tüketim hem üretim tarafında çok etkili olduğunu ve özellikle kriz dönemlerinde kurtarıcı rol oynadığını görüyoruz.

    Bizim teknolojimiz ise tedarik zincirinin son halkası olan mağa­zalarda ve raflarda ürün takibinin insan gücüne bağlılığını en aza indirdiğinden, ilk başvurulan çözümlerden biri olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Son zamanda hızlı tüketim ve perakende alanında çevrimiçi perakende firmalarının sayısı arttıkça, Vispera tarafından üretilen görüntü işleme teknolojileri fiziksel mağazalarda olduğu kadar çevrimiçi mağazalarda da kullanılacak.

    Vispera’nın gelecek planları hakkında bilgi verebilir misiniz?

    Mevcutta cep telefonu ile çekilen resimlerin analizini yaparken, 2020 yılında raflara, yatay kabinlere sabit kameralar takarak akıllı raflar, akıllı kabinler oluşturan ürünlerimizi hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Verilerin işlenip durum tespitinin yanı sıra veri analitiği yöntemleri ile tanımlanan tahmin edici ve öngörücü çözümler üretmek de gün­demimizde yer alıyor.

    Perakende sektöründeki yeni trendler neler?

    Sanal gerçeklik ile müşteri deneyimini iyileştirmek, öngörücü veri analitiği yöntemleri ile tüketici davranışlarını ve eğilimlerini analiz ederek gelecek konusunda proaktif olmak, otonom mobil robotlarla sipariş işleme sürelerini kısaltmak, robotik mağaza asistanları, kişisel­leştirilmiş alışveriş, Amazon GO gibi insansız alışveriş deneyimi gibi konular şu an birçok perakendecinin gündeminde.