Reel Kesim Güven’i 102,7’ye indi

0
51

Temmuz ayında Reel Kesim Güven Endeksi, bir önceki aya göre 1,9 puan azalarak 102,7 seviyesinde gerçekleşti.
Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamaya göre, endeksi oluşturan anket sorularına ait yayılma endeksleri incelendiğinde, gelecek üç aydaki üretim hacmine ilişkin değerlendirmeler endeksi artış yönünde etkilerken, son üç aydaki toplam sipariş miktarı, mevcut mamul mal stoku, gelecek üç aydaki ihracat sipariş miktarı, mevcut toplam sipariş miktarı, gelecek üç aydaki toplam istihdam miktarı, genel gidişat ve sabit sermaye yatırım harcamasına ilişkin değerlendirmelerin endeksi azalış yönünde etkilediği görüldü.
Mevsimsellikten arındırılmış reel kesim güven endeksi ise (RKGE-MA) bir önceki aya göre 1,0 puan azalarak 101,5 puan oldu.
Ayrıntılar şu şekilde:
“Son üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve ihracat sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin bir önceki aya göre zayıfladığı, iç piyasa sipariş miktarında artış bildirenler lehine olan seyrin ise azalış bildirenler lehine döndüğü gözlenmektedir.
Mevcut toplam siparişlerin mevsim normallerinin altında olduğu yönündeki değerlendirmeler ile mevcut mamul mal stoklarının seviyesinin mevsim normallerinin üzerinde olduğu yönündeki değerlendirmelerin güçlenerek devam ettiği görülmektedir.
Gelecek üç aya yönelik değerlendirmelerde, üretim hacmi ve iç piyasa sipariş miktarına ilişkin artış yönlü beklentilerin güçlendiği, ihracat sipariş miktarına ilişkin artış yönlü beklentilerin ise zayıfladığı gözlenmektedir. Gelecek on iki aydaki sabit sermaye yatırım harcaması ve gelecek üç aydaki istihdama ilişkin artış yönlü beklentilerin de zayıfladığı görülmektedir.
Ortalama birim maliyetlerde, son üç ayda artış olduğunu bildirenler ile gelecek üç ayda artış olacağını bekleyenler lehine olan seyrin güçlenerek devam ettiği gözlenmektedir. Gelecek üç aydaki satış fiyatı artış beklentilerinin ise zayıfladığı görülmektedir.
Gelecek on iki aylık dönem sonu itibarıyla yıllık ÜFE beklentisi bir önceki aya göre 1,5 puan artarak yüzde 15,2 seviyesinde gerçekleşmiştir.
Ankete katılan işyerlerinin yüzde 51,1’i üretimlerini kısıtlayan faktör bulunmadığını belirtirken, yüzde 16,1’i talep yetersizliğinin üretimlerini kısıtlayan en önemli faktör olduğunu belirtmiş, onu sırasıyla hammadde-ekipman yetersizliği, mali imkansızlıklar, işgücü yetersizliği ve diğer faktörler izlemiştir.
Son üç aydaki rekabet gücüne ilişkin gelişmeler değerlendirildiğinde, yurt içi piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak bir önceki dönemde artış bildirenler lehine olan seyrin azalış bildirenler lehine döndüğü görülmektedir. Yurt dışı piyasalardaki rekabet gücüne ilişkin olarak ise, bir önceki dönemde değişiklik olmadığı yönündeki değerlendirmelerin yerini azalış yönlü değerlendirmelere bıraktığı gözlenmektedir.
İçinde bulunduğu sanayi dalındaki genel gidişat konusunda, bir önceki aya kıyasla daha iyimser olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 6,5’e, daha kötümser olduğunu belirtenlerin oranı ise yüzde 23,2’ye gerilerken, aynı kaldığını belirtenlerin oranı yüzde 70,3’e yükselmiştir.”