PERYÖN İnsan Yönetimi Kongresi bu yıl ücretsiz ve herkese açık olarak 22 Aralık’ta gerçekleşiyor. BloombergHT.com üzerinden canlı yayında genel katılıma açık yapılacak kongre ile ilgili bilgileri PERYÖN – Türkiye İnsan Yönetimi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Buket Çelebiöven’den aldık.
İş dünyası ve insan yönetimi süreçleri hızlı bir değişimden geçiyor. Bu değişimi tetikleyen nedir, pandemi mi?
Pandeminin elbette tüm süreçlerde doğru bildiklerimizin sorgulanmasında çok büyük bir etkisi var. En basitinden ele alırsak, en basit toplantı için bile günün birkaç saatini trafikte geçiren bizler artık en stratejik toplantılarımızı bile online yapabilir olduk. Uzaktan çalışma geleceğin vizyonu iken bir günden diğerine karantinaya alındık ve mecburi uzaktan çalışma sistemine geçtik. Olurdu olmazdı tartışmaları sırasında zaman geçtikçe fark edildi ki evet uzaktan çalışmanın sorunlu yönleri var ama genel bulgular verimlilik artışını işaret ediyor. Hibrit düzende çalışmak, esneklik, çeviklik ve teknolojik dönüşüm öne çıktı. Öte yandan pandemi işimizin anlamını sorguladığımız bir dönem oldu. Yaşam ve ölüm, iyilik ve hastalık arasındaki çizginin inceldiği noktada insan kendine döndü ve “Niye çalışıyorum?” diye sordu. Artık insanlar işlerine para kazandıkları bir kaynak olarak değil, hayatlarına anlam katan -veya katmayan- bir olgu olarak görüyorlar. Dolayısıyla da çalışanların bu yönde değişen beklentilerine yönelik yeni bir kurum kültürü ve çalışan deneyimi tasarlamak gerekiyor. Ayrıca yakın gelecekte kurumların organizasyonel yapılarının da değişim geçireceğini söyleyebiliriz. Pandemi öncesinde şirketlerin yapıları verimlilik üzerine tasarlanırken, pandemi sonrasında bunlar artık dayanıklılık üzerinde temellendirilmeye başlanacak.
Özete bakacak olursak evet pandemi tetikledi değişimi fakat zaten teknolojinin yaşamlarımızda yarattığı değişim de yakındı, o değişimi kriz anında yaşamış olduk.
İK’nın konumu ne olacak, bu değişim senaryosundaki yerini nedir?
İnsan, insanın çalışma koşulları, insanın aradığı anlam gibi konular gündemde ve İK’nın rolü daha da stratejik hale geliyor. Aslına bakacak olursanız zaten öyleydi. Fakat bu bakışa sahip olan kurumların sayısı azdı. Dijitalleşme ve sürdürülebilirliğin dönüştürücü etkisini yaşadığımız çağımızda şirketler daha esnek, daha yalın, daha hızlı, değişim karşısında daha dayanıklı olmanın yollarını arıyor. Bu dönüşümü sağlamanın temelinde insan var, önümüzdeki dönemde şirketler daha insan odaklı olmalı ve herkes için adil, açık, kapsayıcı ve güvenli bir kültür yaratmalılar. İnsanın bu kadar iş dünyasının merkezine oturması ile İK’ya bakış açısı da değişiyor ve olması gereken noktaya taşınıyor. İK “İşin Geleceğini Tasarlama” konusunda çok daha etkin bir konuma taşındı. Pandemide insana yönelik tüm süreçlere İK liderlik etti ve bu liderliği sürdürmesi çok önemli.
İK gündeminde bundan sonra neler var?
Önümüzdeki dönemde İnsan Kaynaklarının öncelikleri arasında, mümkün olan en iyi çalışan deneyimini yaratmak, liderleri ve değişim yönetimi kaslarını güçlendirmek, stratejik işgücü planlaması yapmak, çalışanları teknoloji ile birlikte değişen beceriler doğrultusunda geliştirmek ve yeni beceriler edinmelerini sağlayacak şekilde bir öğrenme kültürü yaratmak olacak.
İK’nın kendisinin de dijitalleşmesi gerekiyor. Çalışan deneyimini dijital olanakları ile yeniden tasarlayabilen, İK analitiği ile tahminler oluşturarak proaktif olabilen, fırsatları görüp üzerine gidebilen ve yeni yöntemlere ayak uydurabilen şirketler için daha kazançlı bir dönem yaşanabilir.
Bir önceki soruda da belirttiğim gibi çalışanlarımız için iyi olma halinin korunmasının, sadece fiziksel değil, mental sağlığının da gözetilmesi İK’nın öncelikleri arasında yer alıyor.
PERYÖN 50’inci yılını kutluyor ve bu kutlama insanlık tarihinin çok önemli bir değişim süreciyle paralel yaşanıyor, dernek olarak bu döneme ilişkin misyonunuzu nasıl konumluyorsunuz?
PERYÖN -Türkiye İnsan Yönetimi Derneği, “Şimdi ve gelecek için daha iyi bir çalışma hayatına liderlik etme” vizyonu ile hareket eden Türkiye’de çalışma hayatına katkı sunmak, koşulları herkes için daha iyi bir noktaya taşımak hedefiyle faaliyet gösteren yarım asırlık bir çınar. Biz de PERYÖN’ün 26. Dönem Yönetim Kurulu olarak geçen 50 yılımızı değerlendirdik ve ortaya yeni neler sunabileceğimizi tasarladık. Kurumsal kimliğimizi ve logomuzu yeniledik. Yeni bir yaklaşım belirledik ve yarım asırlık bir geçmişin üstüne “Gelecek #İnsanKonuşursa Başlar” dedik. Çünkü biz yepyeni bir geleceğin, etkileşim etrafında şekillenen bir diyalogla başlayacağını düşünüyoruz. Kısa vadeli hedefimiz iş dünyasında pandeminin yaralarını sarmak ve geleceğin iş dünyası için yaşanan dönüşüme kurumları adapte etmek. Uzun vadeli hedefimiz ise odağında ‘insan’ olan daha demokratik, daha İnsan’a yaraşır ve daha eşitlikçi bir iş dünyasının kapılarını açmak.
PERYÖN – İnsan Yönetimi Kongresi online ve herkese açık gerçekleşecek. Kongrenin nasıl bir etki yaratmasını hedefliyorsunuz?
Kongremiz, tam 29 yıldır; insan yönetimi profesyonellerini bir araya getirerek, iş dünyasının nabzını tutuyor ve alanımızdaki en yeni gelişmeleri katılımcılara aktarıyor. Bu yıl Kongremizin ücretsiz ve herkese açık olarak gerçekleşmesi kararı 50’nci yıl kutlamalarımız kapsamında, etki alanımızı artırmak ve aslında tüm iş dünyasına çok önemli bir buluşma ile dokunmak için alındı. Daha fazla duymak daha fazla dinlemek daha çok insana ulaşmak istiyoruz. Bu anlamda 50. Yıla özel Kongremizin teması da tabii ki 50. yıl mottomuz gibi “Gelecek #İnsanKonuşursa başlar.” Online ve herkese açık bir kongreyle diyalog seferberliğinin başlangıç noktası olmasını, herkesi kapsamasını ve geniş bir etki alanı oluşturmasını istiyoruz. Gelecek #İnsanKonuşursa Başlar’ diyoruz ve herkesin sesini duyurabileceği bir etkinlik düzenliyoruz. Amacımız ülkemizi geleceğe taşıyacak iş ortaklığını yaratabilmek.
Kongre ne zaman ve içeriğinde neler olacak?
29. PERYÖN İnsan Yönetimi Kongresi 22 Aralık 2021 tarihinde saat 09.30 – 17.30 arasında canlı yayında genel katılıma açık olarak gerçekleşecek. www.peryonkongre.com web sitesi üzerinden de eşzamanlı İngilizce çeviri ile yayınlanacak. 50’inci yıl dolayısıyla başlattığımız bu diyalog seferberliğinin en önemli adımlarından biri kongre. İçeriklerde bu bakış açısıyla oluşturuldu. ‘Gelecek #İnsanKonuşursa Başlar’ teması altında 3 ayrı ana başlık yer alıyor. İlk başlık olan #İnsanKonuşursa (#WeTalk) bölümünde insanı ve anlamı konuşmak isteyen herkesle buluşmayı hedefledik. Belirsizlikte yaşayabilmeyi, kurumsal kültürü, çeşitlilik & kapsayıcılığı, İK’nın yeni dönemdeki rolü ve çalışma modellerini burada konuşacağız. İkinci başlık #UmuduParlatanlar (#SilverLining) bölümünde umudu konuşacağız fakat umudu artık fark etmekte ve harekete geçmekte arayacağız. Çalışmak için yaşamaktan çok ötede olan yeni düzeni, yeteneğin keşfini, dönüşümü, nelere ihtiyacımız olduğunu ve hatta mutluluğu bu kısımda konuşacağız. Üçüncü başlık #OrtakPayda (#AllConnected) bölümünde ise ‘Gelecek’ konuşulacak. Yıkıcı geleceği, bu geleceğin eşiğinde mesafesiz liderliği, bağlılığı ve söz hakkı vermeyi, göçü ve yetenek açığını; kısacası geleceğe dair ortak gündemlerimizi bu kısımda konuşacağız.
Kongrede kimleri dinleme şansımız olacak?
Bu yıl içeriğimiz geçtiğimiz yıllardan farklı. Tek gün, tek akışta 18 oturum ve 35 konuşmacıyla buluşacağız. Örnekler verecek olursak; Fütürist ve Girişimci Martin Ford – Türkçe’ye de çevrilen Robotların Yükselişi kitabıyla New York Times’da çok satanlar listesinde yer alan ve Financial Times& McKinsey tarafından verilen Yılın En İyi İş Kitabı ödülünün sahibi, Amerikalı Psikolog ve yazar Barry Schwartz – Seçme Çelişkisi üzerine konuşmasıyla dünyada on altı milyondan fazla izlenen, The Paradox of Choice: Why More Is Less ve Why We Work kitaplarının yazarı, Ravin Jesuthasan – Reinventing Jobs ve Work Without Jobs kitaplarının yazarı ve Jenn Lim – Zappos Kültür Kitabı’nın yaratıcısı, Beyond Happiness kitabının yazarı ve Delivering Happiness’in CEO’su gibi yabancı keynote konuşmacılar da yer alacak. Çok önemli bir konuk olarak Avrupa İnsan Yönetimi Birliği Başkanı Even Bolstad’ı da dünya ve Türkiye’nin İK gündemlerini değerlendirmek üzere ağırlıyor olacağız.
