BÜTÇESININ YÜZDE 65’INI AR-GE VE ÜR-GE ÇALIŞMALARINA AYIRAN ARKSIGNER, E-IMZA KONUSUNDA KULLANICILARINA ÜÇÜNCÜ PARTI YAZILIMLAR GEREKTIRMEYEN ÇÖZÜMLER SUNUYOR. ŞIRKET AYRICA AKILLI KIMLIK DOĞRULAMA ALANINDAKI ÇALIŞMALARIYLA KURUMLARIN OPERASYONEL MALIYETLERINI ÖNEMLI ORANDA DÜŞÜRMEYI HEDEFLIYOR.
Temassız teknolojiler yapılan yatırımlarla birlikte 3 bin 200 kurumsal müşteri ve yaklaşık 10 milyon kullanıcıya hizmet veren Arksigner’in Genel Müdür Yardımcısı Özlem Kahramaner ile şirketin e-imza ve akıllı kimlik doğrulama alanlarında sunduğu teknolojik çözümleri ve Ar-Ge’yle ilgili yatırım planlarını konuştuk.
Arksigner bünyesinde yaptığınız çalışmalardan kısaca bahseder misiniz? Geleneksel e-imza konusunda müşterilerinize hangi yenilikçi uygulamalar sunuyorsunuz?
ArkSigner’ın amiral gemileri, dijital dönüşümün temel taşı olan “güvenli elektronik imza ve akıllı kimlik doğrulama” ürünleridir. Ürünler müşterilerimizin ihtiyacına uygun konumlandırılıyor. ArkSigner, yerli malı sertifikası ile tescillenmiş uçtan uca kimlik doğrulama ve elektronik imza çözümleri ile birçok kamu kurumu ve özel sektöre hizmet veriyor. Müşterilerimizi, ileri mevzuat bilgimiz ve saha deneyimimiz sayesinde doğru bilgilendiriyor, analiz çalışmalarını yaparak kullanım senaryolarını belirliyoruz.
Geleneksel elektronik imza çözümlerinde, kullanıcıların JAVA,
.NET, AKİS vb. uygulamaları indirmeleri gerekiyordu, mevcut sertifikaları ile mobil cihazlarda imza atılamıyordu, mobilde imza atmak için ayrıca operatör üzerinden bir e-imza sertifikası alınması gerekiyordu. Bununla birlikte, PDF uzantılı dökümanları imzalamak için ayrıca bir lisans almaları gerekiyordu. Kısacası kullanıcıların, elektronik imza atmak için bilgisayar mühendisliği bilgisine sahip olmaları gerekiyordu.
ArkSigner olarak sunduğumuz çözümler üçüncü bir parti kütüphane gerektirmiyor. Kullanıcı sadece Windows işletim sisteminde değil; Mac OS X, Ubuntu ve Pardus’ta da java, .net veya akis gibi üçüncü parti yazılımlar gerekmeden sorunsuzca imza atabilir.
Mobil cihazlarda da “omni channel” bir altyapı sunuyoruz. İster mevcut sertifikası ile isterse operatörden aldığı sertifika ile e-imza atmasını sağlıyoruz. Akıllı kimlik doğrulama alanında yine “omni channel” bir çözüm veriyoruz. Müşterilerimize kimlik doğrulama çözümlerimizi konumlandırırken, donanıma bağımlı değil standartlara uygun her türlü donanım cihazı ile konuşabilen bir yazılım altyapısı sunuyoruz. Bu sayede, özellikle çalıştığımız bankalar ve kamu kurumları Arksigner yazılımları ile güçlenerek, operasyonel maliyetlerini
çok ciddi oranda düşürüyor. 11 farklı kimlik doğrulama protokolünün yanı
sıra BTK ve BDDK’nın (Uzaktan kimlik tespiti yöntemleri) tebliğ taslağı ile kişiler uzaktan kimlik kartı doğrulaması için yalnızca akıllı telefonlarına ve kimlik kartlarına ihtiyaç duyuyor.
Hayata geçirmeyi planladığınız yeni projelerden bahseder misiniz? Ar-Ge için 2021 yılında ne kadarlık bir yatırım bütçesi ayırdınız?
Toplam bütçemize oranı yüzde 65 olan Ar-Ge ve Ür-Ge bütçemiz sayesinde, 2021 ajanda konu başlığımız ihracat
ve Ar-Ge faaliyetlerimizin artık üretim bandına taşınması ve daha önceki yıllarda yaptığımız software ve hardware ürünlerimizin entegre şekilde müşteriye sunulması.
Pandemi sürecinde ivme kazanan dijital dönüşüm sektörde nasıl bir etki yarattı? Siz bu dönemde Arksigner olarak nasıl etkilendiniz?
5-10 yıl gibi bir gelecekte hayatımıza girmesi beklenen teknolojiler, pandemiyle birlikte zaruri ihtiyaç haline geldi. Bununla birlikte temassız işlemler ön plana çıktı. Temassız yapılacak işlemlerde, ArkSigner teknolojileri öncelikli tercih sebebi oldu. Temassız teknolojilere yaptığımız yatırımlarla birlikte ArkSigner, 3 bin 200 kurumsal müşteri ve yaklaşık 10 milyon kullanıcıya hizmet veriyor.
