​Kılıçdaroğlu 4 bakanlık istiyor

0
37

Başbakan Ahmet Davutoğlu ve CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun görüşmesi 4 saat 20 dakika sürdü. Ülkeyi yasa boğan terör haberlerinin gölgesinde gerçekleşen Davutoğlu-Kılıçdaroğlu buluşmasından koalisyon haberi çıkmadı. Ancak liderlerin perşembe ya da cuma günü tekrar buluşacağı açıklandı.
 
Görüşme Davutoğlu’nun, Kılıçdaroğlu’nu Başbakanlık Konutu’nun kapısında karşılamasıyla başladı. 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci yıl dönümünde gerçeklesen görüşmede, Davutoğlu- Kılıçdaroğlu’na  “İstikşafi” görüşmelerde heyetlerine başkanlık yapan Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç eşlik etti.  Görüşmede öne çıkan koalisyon alternatifinin “Uzun ömürlü reform hükümeti” olduğu öğrenildi. Davutoğlu’nun azınlık ve erken seçim hükümeti modellerini de gündem getirdiği ancak CHP tarafından kabul edilmediği belirtildi.
 
Hürriyet’in haberine göre; Kılıçdaroğlu’nun koalisyon görüşmesinde ve aksam yemeğinde partisinin beş önemli ilkesini Davutoğlu’yla paylaştı. Kılıçdaroğlu’nun “Yüksek profilli bir hükümet kurulması” gerekliliği vurgusu yaptığı; “Dış politika, ekonomi, eğitim, yeni anayasa ve Kürt sorunu” başlıklarında köklü değişiklik talebini masaya koyduğu öğrenildi. Olası bir koalisyonda öncelikli olarak İçişleri, Adalet, Milli Eğitim ve Dışişleri Bakanlıklarından en az üçünü istediği bilinen Kılıçdaroğlu’nun Davutoğlu’na “Eğer bir AK Parti- CHP Koalisyonu’ndan bahsedilecekse, öncelikli koşullarından biri dış politikanın tamamen değişmesidir. Ortadoğu’ya, AB’ye ve dünyanın diğer merkezlerine yeni ve ekseni barış üzerine kurulu dış politikayla bakılması gerekir. Eğitimin de sekiz yıllık kesintisiz hedefiyle yeniden planlanmasını istiyoruz” dediği kaydedildi.
 
KAN DAVASI GÜTMEYİZ YARGI GEREĞİNİ YAPAR
Kılıçdaroğlu’nun Davutoğlu’na “Biz CHP olarak bir kan davası arayışı içinde değiliz. Olası bir koalisyonun ortaya koyduğu ilkeler doğrultusunda gerçekleşmesi halinde AK Parti’nin 13 yıllık iktidarına dönük bir sürek avı başlatmayız. Bağımsız yargı, bağımsız denetim kurulları gereğini yapar. Yani ‘Gidin şurayı kurcalayın, şurada bir açık var mı, bir bakın’ yaklaşımı içinde içinde olmayız. Bu bağlamda 17- 25 Aralık’la ilgili sürecin de bağımsız yargının ve milletvekillerinin hür iradesinin tasarrufunda işlemesini isteriz” mesajı verdiği öğrenildi.