Japon Merkez Bankası zor bir ikilemle karşı karşıya: Ya faizleri artırmaya devam edip zaten sıkıntıda olan ekonomiyi daha da yavaşlatacak ya da faiz oranlarını indirerek enflasyonu tetikleyecek.
Japon devlet tahvilleri son bir ayda yeni pik değerlere ulaştı. Perşembe günü 10 yıllık Japon devlet tahvilinin faiz oranı yüzde 1,91’le 2007 yılından beri en yüksek seviyeye çıktı. 20 yıllık tahvilin faizi yüzde 2,93 oldu; bu oran 1999 yılından beri görülmemişti.
Japonya faiz kontrol programını Mart 2024’te sonlandırdı. Böylece dünyanın en uzun süreli sıfır faiz politikası sona ermiş oldu.
Şimdi ise enflasyonun yükseldiği bir süreçte ülke faiz artırımını düşünürken, tahvil faiz oranlarının da buna paralel artması gündemde.
Analistler, Japon Merkez Bankası’nın gevşek para politikasına dönmesi ve tahvil getirilerini de sınırlamak için getiri eğrisi kontrolü uygulaması halinde, yenin zayıflayabileceğini ve zaten sorun olan enflasyonu daha da yukarı taşıyabileceğini belirtiyorlar.
Buna bir de, hükümetin refah düzeyini artırmak ve sallantıdaki Japon ekonomisini desteklemek için en büyük teşvik paketini gündeme alması eklendiğinde, Japonya’nın zaten aşırı şişmiş borç sorunu daha da sıkıntılı hale geliyor.
Bu durumun global ekonomi üzerindeki etkileri de kaçınılmaz.
Ağustos 2024’te, BOJ’un şahin faiz artırımıyla yenle fonlanan kaldıraçlı carry trade ve ABD’den gelen kötü makro ekonomik verileri dünyada büyük bir hisse satışına yol açmış, Japon Nikkei yüzde 12,4 oranında değer kaybıyla 1987 yılından beri en kötü gününü yaşamıştı.
Carry trade, düşük faizli para birimiyle borçlanıp yüksek getirili varlıklara yatırım yapmak anlamına geliyor. Japonya uzun süre negatif faiz politikası benimsediğinden Japon yeni bu tür ticareti fonlayan bir numaralı para birimi oldu.
