İDO, 38. kuruluş yılını Sirkeci’de düzenlediği özel lansmanla kutlarken, 4 denize yayılan operasyonları ve 7 yurt dışı rotasıyla klasik şehirler arası taşımacılıktan küresel deniz taşımacılığı modeline geçiş yaptığının işaretini verdi. Bizzat takip ettiğimiz etkinlikte konuşan Genel Müdür Dr. Murat Orhan, “Artık sadece Marmara’da değil, Türkiye’nin tüm kıyılarından uluslararası bağlantı sunan bir denizyolu ağı kuruyoruz” dedi. – Zeynep Aktaş
Yeni bir ulaşım modeline dönüyor
50 gemilik filosuyla Türkiye’nin en köklü deniz taşımacılığı şirketlerinden biri olan İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO), 11 Haziran 2025’te Sirkeci Arabalı Vapur İskelesi’nde düzenlediği etkinlikle 38. yılını kutladı. Katılımcılar arasında sektör temsilcileri, medya mensupları ve sosyal medya içerik üreticileri yer aldı. Etkinlikte konuşan İDO Genel Müdürü Dr. Murat Orhan, şirketin yalnızca Marmara Denizi’ne hizmet sunan bir taşımacı değil, uluslararası kıyılara bağlanan yeni bir denizyolu konsepti geliştirdiğini vurguladı.
Ege’den Balkanlar’a uzanıyor
İDO’nun 2024’te başlattığı Kuşadası–Samos, Seferihisar–Samos ve Bodrum–Leros hatları bu yıl dört yeni rota ile genişledi. 2025 itibarıyla hizmete giren yeni dış hatlar; Dikili–Midilli, Fethiye–Rodos, Mersin Taşucu–Girne ve İstanbul Sarayburnu–Burgas oldu. Böylece toplam 7 yurt dışı noktaya ulaşan İDO, Türkiye’nin farklı kıyılarından komşu ülkelere deniz yoluyla direkt bağlantı kurarak adeta “denizlerin havayolu ağı” vizyonunu hayata geçirdi. Dr. Murat Orhan, “Bu seferler sadece ulaşım değil, turizm ve ekonomik etkileşimi de taşıyor. Ege’den Balkanlar’a uzanan bir entegrasyon hedefliyoruz” dedi.
4 denizde ulaşım inşa ediyor
1987 yılında Marmara’daki kara trafiğini hafifletmek amacıyla kurulan İDO, artık sadece Marmara’da değil; Ege, Akdeniz ve Karadeniz’de düzenli seferler gerçekleştiriyor. Marmara’da Yenikapı, Pendik, Bostancı, Kabataş terminallerinden Yalova, Bursa, Bandırma ve Avşa gibi destinasyonlara seferler düzenleniyor. Arabalı vapur hatlarında ise Sirkeci–Harem ve Eskihisar–Topçular hatları dikkat çekiyor. Ancak esas dönüşüm; Ege Adaları, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Bulgaristan’a uzanan dış hatlarla birlikte Türkiye’nin dört denizinde eş zamanlı operasyon yapabilme kapasitesinin inşa edilmesi oldu. Dr. Murat Orhan bu konuda, “Türkiye dört denizle çevrili bir ülkeyse, biz de dört denizde aynı anda taşımacılık yapmalıyız. Bu sadece bir hizmet ağı değil, ulaşım coğrafyası inşa etmektir,” ifadelerini kullandı.
Sıfır kilometre araçları taşıyor
İDO’nun yatırım odağında yalnızca hat genişletme bulunmuyor. Özelleştirme sonrasında 4 arabalı vapur yatırımı gerçekleştiren şirket, 0 km araç taşımacılığı alanında da faaliyet göstererek toplamda 15 milyon dolarlık yatırım gerçekleştirdi. Söz konusu yatırımlar, şirketin yalnızca yolcu değil, araç ve yük taşımacılığında da kapasitesini artırma hedefinde olduğunu gösteriyor.
Erişilebilir ulaşım bir hak
Şirketin lojistikte büyümenin yanı sıra erişilebilirlik projeleri de dikkat çekiyor. Tüm terminallerde devreye giren “DANIŞ” uygulamasıyla görme engelli bireyler için profesyonel asistan destekli seyahat hizmeti sunuluyor. Dr. Murat Orhan bu konuda, “Erişilebilir ulaşım bizim için sosyal bir sorumluluktan öte, bir hak meselesidir,” ifadesini kullandı. Ayrıca “Bir Kapakla İz Bırak” projesiyle omurilik felçli bireyler için tekerlekli sandalye temini sağlanırken, “İDOSTUM” projesiyle hayvan dostlarına özel ulaşım uygulamaları da başlatılmış durumda.
Ulaşımda çeşitlilik ve yeni rotalar
İDO’nun vizyonu, deniz taşımacılığını sadece fiziki ulaşım değil; ekonomik, kültürel ve sosyal bütünleşme aracı olarak görmek üzerine kurulu. Yedi dış hatla Türkiye’yi Ege Adaları, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Balkanlar’a bağlayan bu yeni yapı, hem özel sektör yatırımcısına hem de kamuya yeni fırsatlar sunuyor. Ulaşımda sürdürülebilirliği ve çeşitliliği esas alan bu yaklaşım, deniz taşımacılığı sektöründe farklı bir standart oluşturma hedefi taşıdığı anlaşılıyor.