Asya’nın bir numaralı finans merkezi olan Hong Kong’ta bir süre önce başlayan protestolar şiddet olaylarına, vandalizme dönüşmüş olsa da, yatırımcıların ve şirketlerin şehri terk etme niyetinde olmadığı gözleniyor.
Refinitiv’in verilerine göre, Hong Kong bu yılı halka arzların bir numaralı tercihi sıfatıyla kapatacak. Kent bu sonbahar aylarının başında AB InBev’in milyar dolarlık halka arzına ev sahipliği yaptı ve Ali Baba da önümüzdeki günlerde ikinci bir halka arza hazırlanıyor. Bu yeni halka arz Hong Kong’u New York Borsası ve Nasdaq’ın da üzerine taşıyabilir.
JP Morgan’ın Çin’den sorumlu yöneticisi Houston Huang, “Buradaki kargaşanın henüz yatırım ortamını etkilediğini görmedim” diyor. Kendisi, Hong Kong borsasına kote olan büyük şirketlerin faaliyetlerinin kentte olmadığını, dolayısıyla protestolardan etkilenmediğini kaydediyor.
“Ayrıca Hong Kong’u en iyi yatırım ve işlem platformlarından biri haline getiren koşullar değişmedi” diyerek devam ediyor. Örneğin, kentin Çin ila dünyanın geri kalanı arasında yatırımları kolaylaştıran programları var. JP Morgan yatırımcısı, kentin finans merkezi sıfatının sarsılacağını düşünmüyor.
Çin’in Şanghay ve Shenzhen gibi ana kıta şehirlerinin yükselişine rağmen Hong Kong hâlâ Çin’in küresel finans merkezi. Çinli şirketler kenti sermaye elde etmek ve yatırımcı tabanını genişletmek için kullanıyorlar. Ya da dış dünyaya açılmak için de Hong Kong başlangıç noktası olabiliyor.
Daha da önemlisi dünyanın geri kalanı da Hong Kong’u dünyaya açılan bir kapı olarak kullanıyor. Kentin yarı özerk hukuki sistemi ve Çin’le olan sıkı bağı Batılı şirketlerin dünyanın ikinci büyük ekonomisiyle bağlantısını kolaylaştırıyor.
Hong Kong’taki halka arzlar AB InBev’in eylül ayı sonlarında işlem görmeye başlamasıyla daha da arttı. Ekim ayında 22 şirket Hong Kong borsasına kote oldu. Bu rakam eylülde yedi, Ağustos’ta ise birdi. Kasımda da şimdiye kadar 16 yeni halka arz gerçekleşti. (Kaynak: cnnmoney.com/Çev: Anahid Hazaryan)
