Küçük bir atölyede 50 yıl önce mutfak eşyaları ile üretime başlayan Korkmaz, bugün 115 ülkeye ihracat yapıyor. Önümüzdeki beş yılda Sakarya’da yeni üretim tesisi, Kandıra’da kapasite genişletmeye 50 milyon dolar yatırım yapacak olan firma, böylelikle 100 milyon dolar ciroyu aşarken, küçük ev aletlerindeki konumunu da güçlendirecek. – HAMİDE HANGÜL

Tahtakale’de 50 metrekarelik bir atölyede 1972’de kuruldu Korkmaz. İlk olarak sürahi, çay tabağı, çay kaşığı üretti. Bugün Kandıra ve Tuzla’da toplam 75 bin metrekare alanda iki fabrikaya ulaştı. 1990’da ilk Lübnan’la ihracata adım atan marka, paslanmaz çelik mutfak eşyaları, elektrikli ev aletleri ve sofra ürünleriyle 115 ülkenin mutfağına girdi. 2001’den beri de kendi markasıyla ihracat yapıyor. Mısır, Almanya, Kuveyt ve Slovanya en fazla paya sahip. En son Orta Amerika’da Guatemala’ya ihracata başladı. Yarım asrı geride bırakan Korkmaz’ın, önümüzdeki beş yıllık süreçte büyüme stratejisinde ürün çeşitliliğini artırmak ve yeni fabrika yatırımı var.
100 MİLYON DOLAR EŞİĞİNİ AŞACAK
Ciroda 100 milyon doları yakaladıklarını söyleyen Korkmaz, yeni yatırımlarla bu eşiğin aşılacağını söylüyor. “Çelik tencere-tavada birinci markayız” diyen Korkmaz, küçük ev aletlerindeki konumlarını da yatırımla güçlendireceklerini vurguluyor. Planladıkları yatırımların ayrıntılarını Korkmaz, şöyle açıklıyor: “Önümüzdeki beş yılda Sakarya Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) yeni tesis, Kandıra’da kapasite genişletmeye yatırım yapacağız. Beş yıllık süreçte iki fabrika için 50 milyon dolar yatırım söz konusu olacak. Yeni yatırımla, yenilikçi ürünlerle payımızı artıracağız.”
YEMEK TAKIMI ÜRETİMİ DE RADARINDA
Yeni tesislere yatırım istihdama da yansıyacak. Şu anda bin kişiye istihdam sağlandığını söyleyen Korkmaz, yeni fabrikaların devreye girmesiyle 2 bin 500 kişiye çıkacaklarını bildiriyor. Yemek takımı üretimi de markanın radarında. “Sofra ürünlerinde yemek takımı üretmediğimiz bir kategori” diyen Korkmaz, “İleride burada da üretim yatırımı yapacağız” diyor. Korkmaz, borsa ya da fon ortaklığıyla büyümenin gündemlerinde olmadığını da ekliyor.
AKILLI PİŞİRİCİLERE TALEP 15 KAT ARTTI
Rekabetin arttığı küçük ev aletleri pazarında ise kahve son yıllarda yükselişte. Çay makinesinin belli bir doygunluğa ulaşıldığına işaret eden Kerim Korkmaz, son 15 yılda gelinen noktayı şöyle açıklıyor: “Türkiye’de çay makinasının yıllık 2 milyon adet pazarı var. Kahve makineleri 1,5 milyon adet civarında.”Pandemi ile sağlıklı pişiren ve akıllı ürünlere talebin arttığını bildiren Korkmaz, “Akıllı pişiriciler, hamur karıştırıcılar gibi ürün pazarı büyüyor. Son beş yılda 15 kat arttı.” Bugün cironun dörtte birinin ihracattan geldiğini söyleyen Kerim Korkmaz, başarılarının sırrını şöyle anlatıyor: “Kandıralı Korkmaz ailesi çok çalışarak bugünlere geldi. Kandıra ve Tuzla fabrikalarımızda son teknolojiyi kullanıyor, yüksek katma değerde üretim yapıyor, müşteri memnuniyetini artırmak için tesislerimizde sürekli yatırım yapıyoruz.”
PASLANMAZ ÇELİK KİLODA 4 DOLARLARA ÇIKTI
Tencereden tavaya, yemek takımından küçük ev aletlerine kadar yaklaşık 150 bin kişiye istihdam sağlayan sektörün en büyük sıkıntısı ise hız kesmeyen hammadde fiyatları. “Pandemi sonrası birçok hammaddede sıkıntı var” diyen Korkmaz, fiyatların nereden nereye geldiğini şöyle özetliyor: “Paslanmaz çeliğin kilosu geçen yıl 2,2 dolardı, şu anda 4 dolar civarında. Alüminyum da kiloda 2,5 dolardan 4 dolarlara yaklaştı.” Türkiye’de paslanmaz çeliğin hammadde olarak üretilmediğini ifade eden Korkmaz, şöyle devam ediyor: “1990’lara kadar daha çok Avrupa’da üretiliyordu. Sonra Uzak Doğu’ya kaydı. Kore, Japonya, Çin, Vietnam.. Türkiye’de paslanmaz çelik üretimi için dönem dönem fizibiliteler yapılıyor. Ancak burada enerji maliyetleri çok önemli faktör. Rekabetçi olmak zorundasınız.”
ÇALIŞANA ARA ZAM İÇİN TEMMUZA BAKACAK
Enflasyon karşısında asgari ücrete ara zam konusu gündeme gelirken, Korkmaz da bu konuda devletin öncülüğüne işaret ediyor. Korkmaz, “Temmuz ayını görüp buna göre karar vereceğiz” diyor. Sektörlerinde yaklaşık 150 bin kişinin çalıştığı tahmininde bulunan Korkmaz’a göre, sektör yan sanayi ile ciddi bir eko sistemi oluşturuyor.