“Gözaltı Pazarı’ndaki hisseler belki riskli ama yükselmeye başladığında çok hızlı prim yapıyor” diyor Ahmet Öztürk. Sıklıkla Gözaltı Pazarı’ndaki hisselerde işlem yaptığını söyleyen Öztürk, riskine rağmen yine de bu pazarı tercih etmekten geri durmuyor. SPK ise getirdiği ilave tedbirlerle pazardaki hisselerin yüksek riskini yatırımcılara göstererek bilinçli tercihte bulunmalarını sağlamaya çalışıyor. Ancak bu önlemlere rağmen bir kesim var ki Gözaltı Pazarı’ndaki yüksek riski bildiği halde kısa sürede büyük kazançlar elde etme beklentisiyle tercihini bu pazardan yana kullanıyor.
Veriler ise hiç de iç açıcı değil. Gözaltı Pazarı’ndaki hisseler kazandırmaktan çok kaybettiriyor. Rakamlara göre pazardaki 33 hisse senedinden 30’u son beş yılda zarar ettirdi. Yaşanan kayıplarda borsaya açılan firmaların yetersiz mali yapıya sahip olmasının etkisi görülüyor. Son 10 yıl baz alındığında halka açılan şirketlerden 15’i şimdilerde Gözaltı Pazarı’nda bulunuyor. Piyasadaki şirket sayısını hızla artırma kaygısı halka açılan şirket sayısında da kalite düşmesine neden olurken Ulusal Pazar’dan ziyade Gözaltı Pazarı’nın büyümesine yol açtı.
Sonrasında anlayış değişikliği ile bu hatadan dönülürken alınan ek tedbirlerle halka arz edilen firmalarda belli bir standart sağlandı. Ancak bu tedbirlerden önce borsaya gelen mali yapısı zayıf şirketler yatırımcıları mağdur etti. Bunlardan birisi olan Latek’in işlem sırası geçtiğimiz mayıs ayında durdurulurken aldığı 37 bin adet hisse nedeniyle mağduriyet yaşayan Ali Aydın, “Şu anda elimdeki hissenin değeri sıfırı gösteriyor, maliyetim 1,20 lira ve ne olacağını bilmiyorum” diyor.
Bir başka yatırımcı Emrah İşler ise Gözaltı Pazarı’ndaki hisseleri hiç düşünmediğini ve bu hisselerin alınmasını anlamlı bulmadığını söylüyor. İşler, borsadaki tüm hisselerin zaten inip çıktığını, kısa süreli spekülatif hareketlerden yararlanmak istenilmesi halinde dahi BIST 100 Endeksi’nin dışına çıkılmasına gerek bulunmadığını dile getiriyor. Kendi tercihinin ise Gözaltı Pazarı dışındaki temettü veren şirketlerden yana olduğunu ifade ediyor.
Kuşkusuz borsada kazanmak için birden fazla alternatif yaklaşım bulunuyor. Ancak asıl önemlisi düşük riskle yüksek getiri elde edebilmek. Bu noktada araştırma uzmanlarının değerlendirmelerine kulak kabartmakta fayda var. Uzmanlar, Gözaltı Pazarı’ndaki hisselerin spekülatif hareketlerinin cazibesine kapılıp alım yapılmasını yanlış bulduklarını ısrarla dile getiriyor. Söz konusu hisselerden kazanç elde etme olasılığının hayli düşük olduğunu hatırlatırken gereksiz risk alınmamasını tavsiye ediyorlar. Esasen fiyat seyri takip edildiğinde uzmanların uyarılarının hiç de yersiz olmadığı görülüyor. Zira son beş yılda Gözaltı Pazarı’ndaki hisselere yatırılan 100 lira geçtiğimiz ağustos itibariyle 62 liraya indi. Tabii bu süre zarfında Gözaltı Pazarı’nda olup da kottan çıkarılan hisselere yapılan yatırımları göz ardı ediyoruz. Zira bu hisselerin alınması halinde yatırılan paranın tamamının erimesi söz konusu.
Borsada kazanç elde etmek için farklı alternatiflerin olduğu bir gerçek. Ancak asıl önemlisi gereksiz risklerden uzak durabilmek. Temeli olan risklerin kabul edilerek hareket edilmesi kazanç elde etme potansiyelini artıracaktır. Karar alma noktalarında bunun gözden kaçırılmaması gerektiğini hatırlatmakta fayda var.
