FED’in Stratejisi, Merkez Bankalarını Derinden Etkileyecek

    0
    56

    ABD Federal Rezerv’in enflasyon konusunda daha toleranslı bir tavır benimsemesi dolar üzerinde yıllarca sürecek bir baskı oluştururken, bu durum Frankfurt’tan Tokyo’ya bütün para politikacılarını etkileyecek.

    FED’in ortalama bir enflasyon hedeflemesine yönelmesinin gerekçesi, faiz artışlarının ötelenerek istihdam piyasasının canlanmasına izin verilmesi olarak açıklanabilir.

    Ancak bu politika küresel merkez bankaları açısından iki sıkıntılı durum yaratıyor. Her şeyden önce bu tür bir yaklaşım FED’in sosyal politikalara müdahil olduğu şeklinde değerlendirilebilir.

    İkincisi ve daha acil ve önemli olanı, Avrupa’dan Asya’ya ihracatçıları etkileyen doların zayıflığı. Euro bölgesi tarihinin en ağır ekonomik bunalımından çıkmaya çalışırken, güçlü bir euro ihracatçı ülkeleri zorlayacaktır.

    Almanya, Fransa ya da Japonya gibi ülkeler geleneksel olarak ihracattan para kazanırlar; para birimlerinin değerlenmesi ihracatlarına olumsuz yansır. ABD’yle belli başlı ticaret ortakları arasındaki sorunlara ayrıca para politikalarının yarattığı sorunların da eklenmesi gerilimi daha da artırır.

    Dolar mart ayı ortalarından beri bir dizi para birimi karşısında yüzde 10’un üzerinde değer kaybederek, iki yılın en düşük düzeyine geriledi. Bu durum karşısında harekete geçen Avrupa Merkez Bankası baş ekonomisti Philip Lane, AMB’nin hedefinde olmasa bile döviz kurunun önemli olduğuna dikkat çekti.

    Nitekim bazı ekonomistler mevcut döviz kurlarının euro bölgesi ekonomik büyümesinde yüzde 0,2 ila yüzde 0,4 arasında bir kesintiye neden olabileceğine dikkat çekiyorlar; Reuters’in anketine katılan analistler de doların daha da zayıflayacağı öngörüsünde bulundu.

    AMB yönetim kurulu eski üyesi Benoit Coeure, Avrupa’nın kalıcı hale gelen düşük ABD faizleri karşısında ekonomisini desteklemek için yeni formüller bulması gerekebileceğini ifade ediyor.

    Normal koşullarda hem AMB hem de Japon Merkez Bankası bu riski bertaraf edebilirdi ancak her ikisi de gevşek para politikasının sınırlarına dayanmış durumdalar.

    Her iki banka da faiz oranlarını negatife çekti ve getiriler de negatif düzeyde.  Öte yandan, Japon Merkez Bankası BOJ’un yetkililerinden Hideo Kumano da, FED’in faiz oranlarını artırmaması halinde dolar karşısında yen üzerindeki baskının artacağına dikkat çekti. (Kaynak: Reuters.com)

    .