Bakan Çelik, yem ve gübre konusunda KDV indirimi ile ilgili üreticilerle telefonda görüşerek sorunlarını dinledi.
Çelik, görüşmenin ardından yaptığı yazılı açıklamada, bugün kendisini arayan hemen hemen her üreticinin yemdeki KDV indiriminin zamlarla ortadan kalktığını ve üreticiye yansımadığını belirttiklerini aktardı. Kendi tespitlerinin de aynı istikamette olduğunu ifade eden Çelik, bu zamları kabul etmenin mümkün olmadığını kaydetti.
Amaçlarının üreticiyi desteklemek olduğunun altını çizen Çelik, “Ama görüyoruz ki burada sanayici daha KDV indirimi onaylanmadan zammını yaparak üreticinin KDV indiriminden yararlanmasını ortadan kaldırıyor. Yapmış olduğumuz KDV indirimi ile ilgili yasa şu anda yayımlanmış durumda. Bu yasa ile gübrede yüzde 18, yemde ise yüzde 8’lik bir indirim getirildi. Pratikleri, yansımaları şu anda hem bizi hem de üreticileri ilgilendiriyor. Dolayısıyla söz konusu mağduriyeti gidermek amacıyla gübre ve yemde bir önceki aya göre fiyat durumunun ne olduğuna bakacağız. Ona göre yapacağımız değerlendirmeler sonucunda biz de bir bakış açısı geliştireceğiz” ifadesini kullandı.
Türkiye’de yaşanan terör olaylarından dolayı gübrenin satışıyla ilgili yeni bir düzenleme yaptıklarını hatırlatan Çelik, gübrenin çıkış noktası ile kullanım zincirindeki bütün halkaları takip edeceklerini bildirdi. Bunun son derece önemli bir düzenleme olduğuna dikkati çeken Çelik, “Kim, ne kadar gübreyi nerede kullanıyor, nereden aldı, nereden temin etti? Herkes ruhsata tabi bir şekilde bu zincirin halkasında yer alacak” değerlendirmesinde bulundu.
“İTHALAT KOZUNU ELİMİZDE TUTUYORUZ”
Et fiyatlarını da değerlendiren Bakan Çelik, artan et fiyatlarına karşı ellerinde ithalat imkanı olmasına rağmen sanayicilerle, besicilerle, yetiştiricilerle, kasaplarla görüştüklerini ve ortak bir görüşte bir araya geldiklerini ifade etti.
Çelik, et ithalatının ne kasaplara ne tüketiciye ne besicilere bir faydası olduğunu, bunun doğru bir yöntem olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
“Asıl olan bizim havyan varlığımızı artırmaktır. Şu andaki maliyetlerimiz belli. O maliyetler çerçevesinde bir tavan fiyatı belirleyip, daha sonra bütün dikkatimizi hayvan varlığımızı artırmaya yoğunlaştırmamız gerekiyor. Seçtiğimiz bu yol da doğru bir yoldur. Yoksa biz şu anda et fiyatlarını yapacağımız ithalatla çok daha aşağılara indirebiliriz ama öyle bir durum hayvan varlığımızı tehlikeye sokar. Üreticilerimizi ve besicilerimizi de sektörden çıkmaya götürür. Yani kar edemeyince ne yapacaksınız, sektörden çıkacaksınız. Hayvanlarınızı verirsiniz, kestirirsiniz, kapatırsınız. Bu doğru bir yöntem değil. Doğrusu ne? Girdileri ucuzlatıp et fiyatlarını ucuzlatmaktır. Şimdi biz önümüzdeki dönemde yemdeki KDV’yi takip edeceğiz, meraların ıslahını sağlayacağız. Alınan hayvanların daha düşük fiyatla teminini sağlayacağız.
Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü çiftliklerinde damızlık üretimini artıracağız. Yani üreticiye veya besiciye hayvanları daha uygun şartlarda verebilen bir mekanizmayı hızlandıracak bir çalışmanın içerisindeyiz şu anda. Bunu yaptığınız zaman süreç içerisinde fiyatlarla hayvan varlığı dengelenir. Ama konuya yalnız ithalat olarak bakarsanız, ithal edersiniz ama daha sonra da yeniden daha çok ithalata gitmek durumunda kalırsınız. Şunu da spekülatörler için söyleyeyim. Eğer piyasada bütün aktörlerin belirlemiş olduğu bu fiyatlarla birileri oynamaya kalkarsa bilsinler ki ona müsaade etmeyiz. O zaman da ithalat kozunu elimizde tutuyoruz ve kullanırız.”
FARUK ÇELİK’TEN TÜKETİCİYE DESTEK
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı görevinden Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik tüketiciyi gözeten çıkışlarıyla dikkat çekti. Faruk Çelik’in ekmek ve et fiyatlarına gösterdiği tepkiler sonucunda bazı fırıncılar fiyatlarda geri adım atarken, etin tavan fiyatında da uzlaşmaya varıldı.
EKMEK ZAMMINA SERT TEPKİ
Ekmek fiyatlarındaki tartışmalara ilişkin Çelik, “Zaruri bir gıda maddesi olarak fiyatının keyfiyeti konusunda mevzuatın bize yüklediği sorumluluklar var. Vatandaşları keyfi uygulamalarla karşı karşıya bırakamayız. Kimsenin kârında gözümüz yok. Tabii ticari faaliyettir. Bir il, 70, 75 kuruşa satarken yanı başındaki il 1 liraya satıyor, bunun izahı yok” diye konuşmuştu.
Bakan Çelik “Ankara Büyükşehir Belediyesi 250 gram halk ekmeğinin 75 kuruşa satıyor. Melih Bey’e sesleniyorum. Biraz fazla kar ediyorsun, biraz indir” diyerek mesaj göndererek dikkat çekmişti.
Bunun üzerine Ankara halk ekmek 75 kuruşa çıkardığı ekmek fiyatını 5 kuruş indirerek 70 kuruşa çekti.
ET FİYATLARINI İNDİRDİ
Bakan Çelik et fiyatları ile ilgili ise, şu ifadeleri kullanmıştı: ‘Burada hedefimiz hayvan sayısını artırmak. Süt olmadan et olmaz. Sütle ilgili bazı tıkanıklığı gidermek için kararlar almıştık. 2016 yılında hayvancılık desteklerimiz devreye girmiş olacak. Hayvancılıkla uğraşanlar rahat olsun, biz onların destekçisi olacağız. Üreticiyi korurken, tüketiciyi de koruma yükümlülüğümüz var.
Spekülatörlere karşı et ithalatı imkanımız var. Bu bizim önceliğimiz, arzu ettiğimiz bir şey değil. İthal edeceğimiz anlamına gelmez. Ama her an ithal edebiliriz. Spekülatörlerin oynadığı oyunla karşı karşıyayız. Spekülatörlere fırsat verilmemeli”
Geçen hafta cumartesi günü ve dün kırmızı et üreticileriyle bir toplantı yapan Bakan Çelik burada et fiyatlarının düşürülmesi için kasaplar ve üreticilerle bir toplantı yaptı. Yapılan toplantının ardından 1 kilogram kıymada tavan fiyatı 32 TL, 1 kilogram kuşbaşı ette ise tavan fiyat 34TL olarak belirlendi.
Çelik, “Daha önceki toplantımızda değerlendirdiğimiz bir çok konunun dahilinde, özet olarak aldığımız karar gereği karkas yağsız et fiyatının tavan olarak 23,2 TL olması, yağlı fiyatın ise 21,8 TL olması, kasapta yoğun olarak kıyma fiyatının 32 TL, kuşbaşı fiyatının 34 TL olmasıyla ilgili bir görüş birliğine varmış bulunuyoruz. Bunun altında yatan nedenler olarak sektörde bazı spekülatörlerin, piyasadaki üreticimizi üretimden vazgeçirecek açıklamaları olmuştur. Bir yandan üreticimizi, besicimizi korurken, spekülatörlere yol açmamalıdır” dedi.
Bakan Çelik ayrıca önemli konularla ilgili Twitter’dan cep telefonunu vererek şikayetleri dinliyor.
