Euro bölgesinde enflasyon geçen ay geriledi; euro para birimini kullanan 19 ülkede tüketici fiyatlarındaki artış aralık ayında yüzde 9,2 olarak ölçüldü; Eurostat verilerine göre, bir önceki ay enflasyon oranı yüzde 10,1’di. Enflasyonun gerilemesinde düşük enerji fiyatları önemli bir rol oynadı. Euro bölgesi, 1 Ocak itibariyle Hırvatistan’ın da katılmasıyla 20 ülkeye ulaştı.
Ancak volatil gıda ve enerji fiyatları çıkarıldığında, enflasyon yüzde 6,6’dan yüzde 6,9’a yükseldi; alkol ve sigara çıkarıldığında ise oran yüzde 5’ten yüzde 5,2’ye çıkıyor.
Genel olarak enflasyonda bir gerileme olsa da, çekirdek enflasyonun tüm unsurlarında yukarı doğru trend daha kötücül bir tabloya işaret ediyor.
Avrupa Merkez Bankası’nın yakından takip ettiği hizmetler ve enerji dışı sanayi ürünlerindeki enflasyonun hızlanması, öngörülenden daha inatçı olduğu endişesini yaratıyor.
ING ekonomisti Bert Colijn, “Artan çekirdek enflasyon Avrupa Merkez Bankası’nın geçen yıl belirlediği şahin stratejiden pek sapmayacağına işaret ediyor” diyor.
Avrupa’da kış mevsiminin beklenenden daha sıcak geçmesi enerji maliyetini düşürürken hane halkının harcamalarına da olumlu yansıyor.
Ancak bu durum Avrupa Merkez Bankası’nı zora sokabilir.
Resesyonun işsizliği artırması ve fiyatları aşağıya çekmesi bekleniyordu. Oysa zaten rekor seviyede olan istihdam aşağıya değil yukarıya doğru seyrediyor.
Hane halkına verilen mali destek de satın alma gücünü artırıyor. Bu da Merkez Bankası’nın kısıtlayıcı önlemleriyle çelişiyor.
Oxford Economics’ten Riccardo Marcelli Fabiani, yüksek üretim maliyetinin henüz tüketiciye yansımamış olması ve hâlâ güçlü bir istihdam piyasasının çekirdek enflasyonu yüksek tutmaya devam edeceğine dikkat çekiyor.
Avrupa Merkez Bankası’nın ocak ve şubat aylarında faiz oranlarını 50’şer baz puan daha artırması bekleniyor. Euro bölgesinde faiz oranı halen yüzde 2,5.
