Erdoğan: Başika üssümüz orada duracak

0
21

Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ ile ilgili, “Ne dedik, ‘İnlerine gireceğiz, onlar kaçacak, biz kovalayacağız’ dedik. Kovalıyor muyuz? Kaçıyorlar mı? Nereye kaçarlarsa kaçsınlar, şimdi kaçtıkları yerin vatandaşı olsunlar. Artık onlar bu milletin vatandaşı olarak anılmayacaklar.” dedi.

Erdoğan, FETÖ elebaşı Gülen hakkında, “Eğer sende zerre kadar yiğitlik varsa dön gel ülkene. Gel, gidip de Amerika’ya sığınma. Gel buraya o zaman, gel burada yargılan. Gelemez. Niye? Korkakların şanı kaçmaktır, kaçmak. Korkaklar, zafer takı dikemez, onu yiğitler diker.” ifadelerini kullandı.

“Musul’un terör örgütlerine verilmesine müsaade etmeyiz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kusura bakmayın Musul’un ne IŞİD terör örgütüne ne de başka terör örgütlerine verilmesine müsaade etmeyiz.” dedi.

Erdoğan, “Şu anda koalisyon güçleriyle bugün dışişleri bakanım Lozan’da teklifi yapacaklar. Biz, koalisyon güçleriyle beraber DEAŞ terör örgütüne ve diğer terör örgütlerine karşı orada mücadeleye varız. Başika üssümüz konusunda da kimse konuşmasın. Bu üs orada duracaktır. Duracaktır. Çünkü Başika aynı zamanda Türkiye’ye olacak terör saldırıları için bir sigortadır.” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat Kalkanı Harekatıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:
“Cerablus’a girdik, arkadan El Rai’ye girdik. Şimdi ilerliyoruz, nereye? Dabık’a ilerliyoruz ve orada 5 bin kilometrekarelik bir alanı terörden arındırılmış güvenli bölge olarak ilan edeceğiz. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yok ama ülkemizde 3 milyon mülteci var. Onlara yer hazırlayalım, onlar topraklarına dönsünler, onları güvenli şekilde orada yaşatalım, atacağımız adım bu.”  

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin Suriye’de başlattığı operasyonu önlemek isteyenlerin, 15 Temmuz’un arkasında olmadığını söyleyenin ya dünyadan haberi yoktur ya da bizzat kendisi de bu işin içindedir. Aynı şekilde Başika’daki Türk askerinden rahatsız olanlarla ülkemizi Musul operasyonunun dışında tutmak için yırtınanlarla ’15 Temmuz’un ilgisi yok’ demek, milletin aklıyla alay etmek demektir. Bunu biz yutmayacağız.” dedi.