“Dijital dönüşümler, pandemi sürecindeki sağlığa erişim krizini atlatmakta çok etkili oldu” diyen Medtronic Türkiye, Batı Asya ve Levant Bölge Başkanı Ayhan Öztürk; uzaktan çalışma ekosisteminin tüm dijital altyapı sistemleri ile kesintisiz devamlılığı sayesinde, sağlık çalışanlarının ve hastaların inovatif teknolojiye erişiminin sağlandığını belirtiyor ve ekliyor: “2022’de daha çok dijitalleşme, daha çok dijital dönüşüm hedefliyoruz. Bununla beraber sağlığın toplumdaki algısının pozitif ayrıştığını ve sağlığa daha çok yatırımın geleceğini öngörüyoruz.”
Medtronic inovatif teknolojilerinin sağlık çalışanlarına ve hastalara hızlı ve sorunsuz erişimi noktasında, e-ticaret satış kanalları sistemleri, sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojilerini, uzaktan hasta erişimi için uygulanan sağlık eğitimleri gibi örnek uygulamalara sahip.
Medtronic’in Türkiye’deki faaliyet geçmişinden ve sunduğu çözümlerden bahseder misiniz?
Medtronic, dünyanın en büyük medikal teknoloji şirketleri arasında yer alıyor. Dünya çapında 90 binden fazla kişiyi istihdam ederek 150’den fazla ülkede sağlık profesyonellerine, hastanelere ve hastalara hizmet veriyoruz. Şirketimiz, sağlık hizmetlerini daha ileriye taşımak için dünyanın dört bir yanındaki paydaşlarımızla iş birliği yapıyor.
Medtronic, Türkiye sağlık sektörüne 2004 senesinden beri hizmet veriyor. Hastalara ve sağlık profesyonellerine, yaşamı daha sağlıklı kılan veya uzatan ürünler, tedaviler ve hizmetler sunmaya devam eden firmamız bugün faaliyetlerini 500’den fazla kişi ile doğrudan ve distribütörleri aracılığı ile sürdürüyor.
Medtronic olarak Türkiye’de dünyanın en gelişmiş eğitim merkezlerinden birine sahip olmaktan dolayı gururluyuz. 25 milyon dolarlık yatırım ile açılan Medtronic İnovasyon Merkezi; başta Türkiye olmak üzere, Orta Doğu, Kuzey ve Güney Afrika, Orta Asya, Doğu ve Batı Avrupa’nın da içinde bulunduğu 35 ülkenin sağlık profesyonellerinin yüksek teknoloji ve terapilere ilişkin gelişimini destekliyor. Dünyadaki sayılı eğitim merkezlerinden biri olan eğitim merkezimiz, içinde doktor ve hemşire olmak üzere tüm sağlık profesyonellerinin tıbbi prosedürler konusunda gelişimini amaçlıyor. Medtronic İnovasyon Merkezimizde 12 ameliyat masalı ameliyathane, yoğun bakım laboratuvarı, kateter / simülasyon laboratuvarları, 125 kişilik koltuk kapasiteli oditoryum ve toplantı odaları yer almakta.
Ar-Ge ve inovasyon yaklaşımınızı ve Türkiye pazarına yansımalarını anlatır mısınız?
İçinde bulunduğumuz sektör bilimsel ve teknolojik gelişmelere paralel olarak büyüyor. Buna bağlı olarak, üreticiler ilaç sektöründen sonra AR-GE alanında en yüksek yatırımı tıbbi teknolojiye yapıyor.
Ağrıyı gideren, sağlığı iyileştiren ve ömrü uzatan cihazların ve teknolojilerin araştırılmasında, tasarımında, imalatında ve satışında Biyomedikal Mühendisliği teknolojisini kullanarak, insan refahına katkı sunuyoruz. Stratejimize ulaşmak için kardiyovasküler, tıbbi cerrahi, sinir bilimi, diyabet ve yoğun bakım alanında çözümler ve terapiler sunuyoruz.
Bu erişimi sadece yüksek teknolojili ürünlerimizle değil; hastanelerle iş birliği ve etkinliklerimizle de destekliyoruz. Sağlık profesyonellerine İnovasyon Merkezimizde eğitim desteği sağlıyoruz. Bu sayede uzman ve yetenekli doktorların sayısının arttırılması ve mevcut doktorların da bilgi ve becerilerinin geliştirilmesini hedefliyoruz. Sonuç olarak yüksek teknolojik ürünler kullanılarak hasta çıktılarının daha iyi olacağını değerlendiriyoruz.
Bunun yanında eğitim toplantıları da düzenleyerek sağlık profesyonellerine mesleki gelişim açısından çok değerli platformlar sunuyoruz. Geçtiğimiz ay, Türkiye genelinde girişimsel kardiyoloji laboratuvarlarında çalışan hemşire ve teknikerleri bir araya getirdiğimiz “CathLab Zone”, 3 ayrı şehirde perfüsyonist ve anestezistleri bir araya getirdiğimiz “Perfüzyon Odak Toplantıları” etkinliklerine imza attık. Bu gibi etkinlikler sayesinde klinik kanıtlar, ürünlerin güvenli ve etkili kullanımı, en iyi uygulama paylaşımı gibi karmaşık vakaları tartışmak için alanındaki önemli düşünce liderlerini bir araya getiriyoruz.
Bundan sonra da sağlık profesyonelleri, karar vericiler, üniversiteler, kamu kurumları ve endüstri ile ortak çalışmalar nezdinde sektöre ve ülkemize değer katmaya devam edeceğiz.
Medtronic olarak sağlık hizmetlerini dönüştürmek üzere dijitalleşme faaliyetlerinizi nereye taşıyorsunuz? Teknoloji, artık diğer faaliyetleri destekleyen bir yan unsur değil. Teknoloji artık birebir her şeyin merkezinde yer alan ve her şeyi dönüştürerek ileriye taşıyan bir kavram. Dolayısıyla artık dijitalleşme olmadan hiçbir sektörün, hiçbir şirketin ayakta kalmasının mümkün olmadığı bir dünyada yaşıyoruz. Buna paralel olarak, biz de Medtronic olarak kendimizi teknoloji şirketi olarak konumlandırdık ve bu doğrultuda geleceğimizi şekillendirmeye başladık.
Medtronic Türkiye olarak dijital transformasyon yolculuğumuzu tüm şirket çalışanlarımızın dahil olduğu bütüncül bir strateji çerçevesinde ele alıyor, entegre çoklu kanal müşteri deneyimini odağımıza koyarak yolumuza devam ediyoruz.
Medtronic inovatif teknolojilerinin sağlık çalışanlarına ve hastalara hızlı ve sorunsuz erişimi noktasında, e-ticaret satış kanalları sistemleri, sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojileri, uzaktan hasta erişimi için uygulanan sağlık eğitimleri gibi örnek uygulamalarımız bulunuyor. Sağlık Bakanlığı’nın mevzuatına paralel olarak bulunduğumuz sektöre öncülük ederek, iş süreçlerimizi kısa sürede hayata geçiriyoruz. Medtronic olarak, bu uygulamalarımız sırasında dijitalleşme sürecine liderlik eden telekomünikasyon ve bilişim firmaları ile de yakın iş birliği içerisindeyiz.
Medikal cihaz sektöründe bağlı bulunduğumuz ve başkanlığını yürüttüğüm Araştırmacı Tıp Teknolojileri Üreticileri Derneği (ARTED) çatısı altında, diğer uluslararası firmalarla beraber dijitalleşme süreçlerine katkıda bulunuyoruz. Bunun yanında uzaktan hasta takip cihazlarının pazara erişimi gibi önemli konularında da paydaş kurumlar ile iş birliği içindeyiz.
Küresel sağlık hizmetlerini geliştiren yeni yöntemlerden bahseder misiniz? Medtronic’in hastanelere, sağlık sistemlerine ve sağlık hizmetleri sunucularına geliştirdiği inovasyonlar neler?
Küresel pandeminin etkileriyle geri dönüşü olmayacak şekilde yıkıcı inovatif teknolojiler (disruptive technologies) ortaya çıktı.
Tüm endüstriler arasında global sağlık hizmetleri, bu inovatif teknolojilerden en çok faydalanan sektörlerden biri oldu. Sağlık hizmetlerine erişime olan yüksek talebi karşılamak için sağlık sektörü yeni araçlar ve teknolojilerle hızla gelişti. 2022’de sağlık teknolojisini yönlendiren trendlere baktığımızda, en büyük yatırımların ve beklentilerin beş alanda var olduğunu görüyoruz; yapay zeka, tele-sağlık ve uzaktan hastaların monitorizasyonu; sanal gerçeklik araçlarının kullanımı (AR/VR teknolojiler), giyilebilir teknolojiler ve sağlık bilgilerinin gizliliği – korunması.
Medtronic olarak, AR-GE alanında sağlık tarihindeki en anlamlı tibbi innovatif teknolojilerin yaratılmasını sağlayarak (vitamin hapı boyutunda pacemaker kalp pili, dünyanın ilk hibrid kapalı sistem diyabet pompası, ağrı ve beyin hastalıklarına yönelik nörostimülatörler gibi) hastaya erişimine olanak sağlıyoruz. Sağlık hizmetlerini dönüştürmek için üretim süreçleri, robotik cerrahi, veri yönetimi, makine öğrenimi
ve yapay zeka dahil olmak üzere; en son teknolojik gelişmelerden yararlanıyoruz. Uluslararası medikal cihaz sektöründe yenilikçi iş birliklerinin gücünün farkında olarak, cesurca Ar-Ge alanında stratejik satın almalara devam ediyoruz.
Dünya çapında 800 milyar dolara ulaşması beklenen tıbbi cihaz sektörünün geleceğini nasıl öngörüyorsunuz ve bilimsel ve teknolojik gelişmelere paralel olarak şirket hedeflerini neye göre belirliyorsunuz?
Belirttiğiniz gibi, tıbbi cihaz sektörü gün geçtikçe gelişiyor ve güçleniyor. 2030 yılında, dünya çapında 800 milyar dolara ulaşması tahmin edilen tıbbi cihaz sektörünün geleceğinde teknolojik gelişmeler ve inovasyon temel oluşturuyor. Tıbbi cihaz sektörünün inovasyon hızı oldukça yüksek ve bu sektörün ilk hedefi hasta sonuçlarını iyileştirmek ve sağlıkta verimliliği artırmak.
Yapay zeka, makine öğrenimi gibi teknolojilerin gittikçe sağlık sektörünün günlük işleyişlerine daha çok gireceği ve birçok yeni teknoloji trendinin ilk uygulama alanlarından birinin sağlık sektörü olacağını öngörüyoruz. Tıbbi cihaz sektörü ülkemizde ön plana çıkıyor. Şirket hedeflerimizi, bilimsel ve teknolojik gelişmelere paralel olarak uzun vadeli belirliyoruz. Teknolojik gelişmeleri yakından takip etmek ve tıbbi cihaz sektörüne entegrasyonunu sağlamak bizim temel taşlarımızdan biri.
5G ve yapay zekâ ile sağlık hizmetlerini değiştiren yeni ağlarla ilgili öngörüleriniz neler?
Yapay zeka (AI) uygulamaları üretim ve bankacılık olmak üzere birçok endüstriyi büyük ölçüde etkilemeye başladı. Dijital dönüşüm ile beraber gelen yapay zekâ uygulamaları, sağlık sektörüne çok hızlı adapte oldu. Sağlık hizmetlerindeki yapay zeka uygulamaları, hastaların hayatlarını tam anlamıyla değiştirebilecek olan teşhis ve tedaviyi etkileyebilir ve hastaların ve sağlık hizmeti sağlayıcısının bilinçli tıbbi kararları hızlı bir şekilde almasına yardımcı olabilir. Bununla beraber yapay zekanın karar-destek mekanizmalarını etkilemesi öngörülüyor.
Beşinci nesil hücresel kablosuz teknoloji olan 5G, sağlık hizmetlerinin sunulma şeklini dönüştürmeye yardımcı olabilecek kuvvetli bağlantı gücü ve yüksek hızlar sunmayı hedefliyor. 5G’nin sağlık kuruluşlarının dijital dönüşümünde artan talepleri karşılamasına yardımcı olabileceği ve geliştirebileceği alanlar; yapay zeka, görüntüleme dosyalarının transferi, sanal gerçeklik araclarının hızlanması (AR/VR), tele-sağlık uygulamaları, eş zamanlı hasta monitorizasyonu ve takibi olarak planlanıyor.
2022 ve sonrasına yönelik beklenti ve hedefleriniz nelerdir?
Sağlığa erişimin artmasını bu sayede de sağlık sektöründe tekrar bir canlanmanın olmasını bekliyoruz. Dijital dönüşümler kriz dönemlerini atlatmakta çok etkili oluyor. Veriyi kullanmanın ve dijital kanallar üzerinde çalışmanın pandemi döneminde hasarımızı azalttığını gördük. Teknolojiye erişim, uzaktan çalışma ortamları gibi unsurlar sayesinde pazarda var olmaya ve müşterilerimize ulaşmaya devam ettik. 2022’de daha çok dijitalleşme, daha çok dijital dönüşüm hedefliyoruz. Bununla beraber sağlığın toplumdaki algısının pozitif ayrıştığını ve sağlığa daha çok yatırımın geleceğini bekliyoruz.
