MÜZİK, OYUN, VİDEO KONFERANS SİSTEMLERİ, BİLGİSAYAR ÇEVRE BİRİMLERİ VE BİLGİ İŞLEM ALANLARINDA ÜRÜNLERİYLE BİREYSEL VE KURUMSAL ÇÖZÜMLER GELİŞTİREN LOGITECH, ÜRETİM SÜRECİNDE GERİ DÖNÜŞÜMDEN YENİLENEBİLİR ENERJİ KULLANIMINA KADAR PEK ÇOK ALANDA İYİLEŞTİRME VE DÖNÜŞÜME ODAKLANIYOR.
İsviçre’de 40 yıl önce kurulan Logitech’in temelleri üç yazılımcı tarafından atılıyor. Mouse ve klavye üretmenin ötesinde müzik, oyun ve video sektörlerinde de ihtiyaçlara yönelik ürünler tasarlayan şirketle ilgili Logitech Türkiye ve Orta Asya Ülkeleri Müdürü Mustafa Uyar, “Çalışanların hayatını kolaylaştırmayı ve kurumların iş yapış şekillerine olumlu katkı sağlamayı hedefliyoruz” diyor. İş dünyasının yeni normaline dair öngörülerini de paylaşan Uyar, pek çok sektörde hibrit bir yaklaşımın öne çıkacağını söyleyerek, dijitalleşme sürecini iyi yönetemeyen markaların yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını belirtiyor. Uyar ile Logitech’in sürdürülebilirlik konusundaki çalışmalarını, gelecek hedeflerini ve sektöre sunduğu çözümleri konuştuk.
Yeni projelerinizden ve yatırım planlarınızdan bahseder misiniz? Logitech’in markaları arasında; hem bireysel hem de kurumsal özel klavye, mouse, kulaklık, video konferans sistemleri ve kameralarıyla, oyun dünyasının ihtiyaçlarını karşılamak üzere Gaming mouse ve kulaklıklarıyla Logitech G, ASTRO Gaming, Streamlabs, taşınabilir ve darbelere suya dayanıklı hoparlörleriyle Ultimate Ears, koşucu kulaklıklarıyla Jaybird ve yayıncıların en sevdiği mikrofon markalarından olan Blue Microphones bulunuyor. Logitech kullanıcılarının yanında olmaya devam edecek. Farklı segmentteki ürünlerimizin daha çok kişiye ulaşması için farklı iş birliklerine başladık. Bu iş birlikler kapsamında, Logitech’in Apple uyumlu klavye, mouse, sunum cihazları, webcamleri, kulaklıkları ve tablet aksesuarları satışa sunulacak. Farklı kamu kurumlarında Logitech ürünlerinin kullanımıyla ilgili yeni ve heyecanlı bazı atılımlarımız olacak. Temellerini daha önce attığımız, hatta pandemi döneminde de kamu kurumlarının kullandığı video konferans sistemlerimizin kullanımı daha da artacak. Yeni kurumlara ulaşmak ve çalışanların hayatını kolaylaştırmak için fiyat performans açısından esnek paketlerle, kurumların iş yapış şekillerine olumlu katkı sağlamayı hedefliyoruz.
Logitech açısından 2020 yılı nasıl geçti? Tüketicilerin ürün taleplerinde nasıl bir değişim oldu?
İnsanlık tarihindeki dönüm noktalarından biri sayılabilecek çok özel bir dönemden geçiyoruz. Teknoloji ve kitle iletişim araçları sayesinde, pek çok sektör işine ara vermeden çalışmaya devam edebildi. Logitech olarak hem sektördeki deneyimimiz hem de teknoloji firması olarak esnek düşünme yeteneğimizle bu duruma hızlı adapte olduk. 2005 yılından bu yana Türkiye’de pazar payını her yıl istikrarlı şekilde artıran bir marka olarak, pandemi yılı olarak adlandırdığımız 2020’de de pazar payımızı artırdık.
2020 yılının ikinci çeyreğinden itibaren pek çok şirketin evden çalışma modeline geçmesiyle birlikte çalışanların aksesuar anlamında farklı ihtiyaçları oluşmaya başladı. Bu da direkt olarak sektörümüzde ciddi bir talep artışına sebep oldu. Özellikle başkalarını rahatsız etmeyecek sessiz çalışan klavye ve mouse ile birlikte ortamdaki gürültüyü en aza indiren ve karşı tarafla profesyonel bir toplantı odasındaymış gibi bir ortam yaratan kulaklıklar ve görüntülü toplantılara imkan veren webcam gibi evden çalışanların üretkenliğinin yanı sıra yaratıcılığını da artıran aksesuarlarda ciddi bir artış oldu.
Kullanıcılar evde çalışmanın haricinde de aktiviteler yaptıkları için ses sistemleri ve kablosuz hoparlörler gibi kategorilerin adından daha fazla söz ettiğini söyleyebiliriz. Yine bu dönemde oyun dünyasına pek çok yeni oyuncu giriş yaptı. Evde geçirilen vakti eğlenceli hale getirmek isteyen kullanıcılar gaming ürünlerine büyük ilgi gösterdiler ve göstermeye devam ediyorlar. Aynı şekilde uzaktan eğitim sistemi de öğrencilerin ve eğitim kurumlarının teknolojik ihtiyaçlarını artırdığı için özellikle kalem ve klavyeli kılıflar gibi notebook ve tablet aksesuarlarına talep arttı.
Talepleri karşılamak için ekibimiz hem bilgisayar başında hem de
sahada çok çalıştı. Bu süreçte tüm pazarlama stratejimizi de online’a kaydırmak durumunda kaldık. Üst düzey yöneticilerin ve sektörlerinin pandemi döneminden neler öğrendiğini anlamak, sektörlerin ihtiyaçlarını yakından tanımak için Vizyon 100 ile geniş katılımlı ve 10 oturumlu bir online etkinlik serisi düzenledik. Farklı sektörlere yönelik öngörülerin yer aldığı raporumuzu da çok yakında kamuoyuyla paylaşacağız.
Sizce ofis hayatı ve iş dünyasının yeni normali nasıl şekillenecek?
Logitech olarak haziran itibarıyla hızlı bir normale dönme döneminin başlayacağını düşünüyoruz. Ancak bu durum, normalleşmenin son bir yıldaki deneyim ve uygulamalarını geride bırakacağımız anlamına gelmiyor. Tüm bu süreçteki öğrenimlerle birlikte pek çok sektörde hibrit bir yaklaşımın öne çıkacağını düşünüyoruz. 2021 yılında şirketler dijitalleşme süreçlerini daha da hızlandırmak zorunda kalacak, hatta bu yıl içinde bu süreci iyi yönetemeyen ve tamamlayamayan markalar yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklar. 2021’in ikinci yarısında ofis yaşamında sadeleşme, ürün kullanımında özellikle kolay kurulum, kolay taşınabilirlik ve daha az maliyet öne çıkacak. Uzaktan çalışma ekosistemi artık iş yaşamımızın kalıcı bir parçası haline gelecek. İş seyahatlerinin de 2020 öncesine göre azalacağı öngörüldüğünden, şirketlerin yatırımlarının en üst sıralarında video konferans sistemleri ve kamera yatırımları yer almaya devam edecek. Şirketler çalışanlarının sağlığını daha önemser hale geldiğinden onların iş yaşamında bağlı sağlık koşullarını iyileştirmek üzere daha ergonomik ürünlerle çalışmalarını destekleyecekler.
Pandemi sürdürülebilirlik ve çevre konularındaki bilinci artırırken, şirketler bu alandaki faaliyetlerini artırıp,
yatırım bütçesi ayırmaya başladı. Logitech olarak siz bu konuda neler yapıyorsunuz?
Logitech olarak biz uzun yıllardır sürdürülebilirliği tüm faaliyetlerimizin
ve kurum kültürümüzün merkezine almış sorumlu marka bilinciyle
hareket eden bir markayız. Karbon salınımından sosyal etki çalışmalarına, geri dönüşümden yenilenebilir enerji kullanımına kadar pek çok alanda iyileştirme ve dönüşüm içerisindeyiz.
Çevreyi koruyan, etik değerlere sadık, satıştan daha büyük amaçları olan markaların itibarlarını uzun vadede koruyarak güçleneceğine inanıyoruz Logitech de yıllardır bu anlayışı benimseyen bir şirket. Yakın dönemde Logitech global sürdürülebilirlik raporumuz yayınladı. 2019’da küresel elektriğimizin yüzde 88’i yenilenebilir kaynaklardan sağlanarak yüzde 100 hedefimize yaklaştık. Son on yılda 50 bin ton elektronik ve ambalajı geri dönüştürdük. 2030 yılına kadar sadece yenilenebilir elektrik enerjisi kullanacak altyapıyı sağlayacağımızın garantisini verdik ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Sürdürülebilirliğe olan bağlılığımızı perçinlemek amacıyla karbon ayak izimizi azaltma sözü vererek Paris Anlaşması’nı desteklediğimizi açıkladık ve bunun için bir “Yaşam Döngüsü
Analizi” uygulamasını geliştirdik. Logitech, bir ürünün hammadde, üretim, dağıtım, kullanım ve en nihayetinde ömrünü tamamlama süreçlerinin karbon etkisini yansıtan bu çalışmayla şeffaf bir şekilde dünyaya olan sorumluluğunu göstermeyi amaçlıyor. Logitech olarak ürünlerimizin karbon etkilerini kullanıcılarımızla paylaşarak örnek bir adım attığımız inancındayız.
