Bu yasa tasarısı nasıl gündeme geldi hala anlayamıyorum

0
64

Fortune Türkiye: Salih Bey, zeytinlikleri koruma kalkanını kaldıran yasa tasarısına karşı imza kampanyası başlattınız. Bu tasarı yasalaşırsa zeytinlikleri bekleyen tehlike nedir?
Madra: Basitçe şöyle tarif edeyim: Bizim kanunlarımızda “zeytinlik alanını” belirgin şekilde tarif eden düzenlemeler yok. Dolayısıyla üzerinde makul sayıda zeytin ağacı bulunan yerler zeytinlik olarak anlaşılıyor. Halen yürürlükte bulunan yasaya göre zeytinlik alanlarının 3 kilometre çevresinde hiçbir şekilde inşaat yapılmasına izin verilmiyor.

Fortune Türkiye: Diyelim ki dağ başında 10 dönüm zeytinliğim var. İçine küçük de olsa ev yapamıyor muyum?
Madra: Hayır, kesinlikle yapamıyorsunuz. İster 10 dönüm olsun, isterse daha büyük. Zeytinliklerde yapabileceğiniz tek inşaat, zeytin işleme tesisi. Bunu yapmak için de Tarım Bakanlığı’ndan izin almak zorundasınız.

Fortune Türkiye: Yeni yasa tasarısı uyarınca bu kalkıyor mu?
Madra: Önce, zeytinliğe bir tarif getiriliyor. Yasaya bir madde konarak, 25 bin metrekare üzerindeki yerler zeytinlik olarak tarif ediliyor. Eğer bir zeytin ağacı alanı 25 dönümün (25 bin metrekare) altında ise, o arazi zeytinlik alanı olarak tanımlanmıyor. Dolayısıyla da koruma kapsamından çıkıyor. Sıradan bir arazi haline geliyor bu yerler.

Fortune Türkiye: Bizde zeytinlikler 25 dönümün altında galiba…
Madra: Büyük çoğunluğu 10 dönüm civarındadır. Dolayısıyla büyük çoğunluğunun “zeytinlik vasfı” ortadan kalkacak.

Fortune Türkiye: Peki inşaat sınırlaması da esnetiliyor mu?
Madra: Esnetmek ne kelime… Sınırlama diye bir şey kalmıyor neredeyse. Bir kere zeytinlik alanlarda 3 kilometrelik koruma alanı tarih oluyor. Tarım Bakanlığı’nın izniyle bu alanlar yatırıma açılabiliyor. Bakanlık izin yetkisini valiliklere de devredebiliyor. Tasarıda deniyor ki “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az üç kilometre mesafede, zeytinliklerin bitkisel gelişimini ve çoğalmalarını engelleyecek kimyasal atık oluşturacak tesis yapılamaz ve işletilemez.”
Ne güzel değil mi, kulağa ne hoş geliyor… Ama madde devam ediyor: “Ancak, kurulun uygun görmesi şartıyla” denilerek, zeytinliklere neler yapılabileceği sıralanıyor. Tasarıdan okuyorum:
“Kamu yararı olan madencilik faaliyetleri, petrol ve doğalgaz arama ve işletme faaliyetleri, savunmaya yönelik stratejik ihtiyaçlar, doğal afet sonrası ortaya çıkan geçici yerleşim yeri ihtiyacı, kamu yararı gözetilerek yol, altyapı, üstyapı faaliyetleri Tarım Bakanlığı izniyle yapılabilir.”

Fortune Türkiye: Ancaktan sonra işin rengi değişiyor…
Madra: Zaten, devlet işlerinde, resmi evrakta “Ancak” ibaresini gördünüz mü korkacaksınız. Bir “ancak”tan, bir de “kamu yararı”ndan… “Kamu yararı” diyorlar, kamunun görüşü alınmamış. Ne zeytin üreticisiyle konuşulmuş, ne Ziraat Mühendisleri Odası’yla… Kamu yararı diyorsunuz, kamuyu umursamıyorsunuz…

Ayvalıklı zeytinci Salih Madra’dan ilginç iddia

Fortune Türkiye: Ama siz zeytinciler olarak komisyonda sesinizi duyurmaya çalıştınız…

Madra: Tabii ki. Ayvalık, Gömeç, Burhaniye, Havran ve Edremit bölgesi zeytincilerini temsilen arkadaşlarımız vardı. Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi temsilcisi oradaydı. Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Ziraat Mühendisleri Odası da temsil edildi. Bu tali bir komisyon olduğu için, sektörü bilen derdini iyi anlatan arkadaşlarla oraya gittik. Daha büyük salonda  ana komisyon toplantısı olsa 30-40 otobüsle giderdik. 
 
Fortune Türkiye: Tariş gibi kooperatiflerin temsilcileri var mıydı?
Madra: Vardı. Ama bizlere söz sırası uzun süren göreşmelerin ardından geldi. O arada Tariş temsilcisi “uçağım var” diyerek gitmiş. Sonuna kadar otursaydı iyi olurdu. “Ben 20 küsür bin müstahsili temsil ediyorum” diyorsan, sonuna kadar oturup derdini anlatacaksın.Komisyonda zeytin ve tarımla ilgili kişilerle birlikte enerjiyle madencilik işleriyle ilgili bürokratlar vardı. İsmet Kasapoğlu diye bir madenci var. Tarımla, zeytinle ilgili her görüşmeye davet ediliyor. Hep orada…
 

Fortune Türkiye: Komisyonda tartışmalar da çıktı galiba…

Madra: Evet, şimdi ismini hatırlayamıyorum Ak Partili bir milletvekili bayağı itiraz etti. “Yahu ortada bu kadar mesele var. Önümüzde yüklü bir torba yasa var. Bu da nereden çıktı” diye bayağı söylendi, bağırdı… Aslına bakarsanız komisyonda tasarısının lehinde sadece iki kişi konuştu. Biri AK Partili milletvekili…

Fortune Türkiye: Diğeri de İsmet Kasapoğlu mu?

Madra: Aynen öyle. Sadece bu iki isim tasarıyı destekledi.

Fortune Türkiye: Sizce nereden çıktı bu yasa tasarısı?. Gündem bu kadar yoğunken nedir bu acele?
Madra:  Önce altın madencileri bastırıyor sanıyorduk. Altın madenleri çabuk tükenen madenlerdir. 15 yıl, bilemedin 20 yılda ekonomik ömrünü tamamlar. Onun için bölgede yeni aramalar yapmak istiyorlar. Altıncıları çabuk püskürtürüz diye çok tedirgin değildik. Sonra baktık ki kömür meselesi de varmış. Yatağan’da, Soma’daki termik santrallerin kömür rezervleri azalmış. Zeytinliklerin kurulu olduğu yerlerdeki rezervlere göz dikmişler.

Fortune Türkiye: Zeytin ağaçlarını söküp, oradaki düşük kalorili kömürü çıkartacaklar…
Madra: Aynen, niyet bu. 300-500 yıllık zeytin ağacını sök, kömür çıkart. Olacak iş mi bu?

Fortune Türkiye: Zeytin ağacının o kadar uzun ömrü var mı?
Madra: Olmaz mı… Sınırı yok… Benim 500 yıllık ağaçlarım var.

Fortune Türkiye: Yeni dikilen ağaç ne kadar sonra zeytin veriyor?
Madra: Verimli hale gelmesi 10 yıl sürüyor. 15 yıl altın çıkartmak için 500 yıllık ağacı sök. Başka yere ağaç dik, onun verimli olması için 10-15 yıl bekle. Yahu 500 yıllık zeytin ağacı sökülür mü. Cinayet olur…

Fortune Türkiye: “Bu yasa 5 proje için çıkıyor” iddiasındasınız. Akkuyu da var içlerinde.
Madra: Var tabii. Santral inşaatı için çevresindeki zeytinlik alanları da kullanmak istiyorlar. Bildiğim kadarıyla Akkuyu santralinin inşaat ruhsatı bile sorunlu. Komisyonda CHP Mersin milletvekili “Yaptırmayacağız bu santrali size” diye çok bağırdı. İlginç bir şey daha söyledi: Konya Ovası’nda 6 milyar dolar maliyetle Akkuyu Santrali’nin gücüne yakın bir güneş enerjisi tesisi yapılacakmış. Akkuyu 20-25 milyar dolara mal olacak. Bu rakamlar doğruysa bu da cinayet…

Fortune Türkiye: Bir de organize sanayi bölgesi var…
Madra: Evet, yeni yapılan İzmir otoyolu üzerinde bir proje. Tabii bu otoyol boyunca tüm çevre araziler de değerleniyor. Zeytincilik işinde olup da, arazisi bu civarda olanlar da işlerine geldiği için sesini çıkarmıyor. Gerçi karşı çıkanlar da sesini yükseltmekten, o da işin başka yanı…

Fortune Türkiye: Peki zeytinlikler para eden araziler midir?
Madra: Biz dönüm ya da metrekare üzerinden hesap yapmayız. Bizde esas olan ağaç sayısıdır. Bir ağaç 400 ila 600 lira eder, konumuna göre. 10 dönümde 100 kadar ağaç vardır. İşte 40 ila 60 bin lira eder o arazi. Konumu, ulaşılabillirliği ve bakımına göre fiyat biraz daha yukarı çıkabilir. Ama zeytin işinden para kazanılamadığı için son 3 yıldır zeytinliklerin fiyatı geriliyor. 

Fortune Türkiye: Yani asıl tehlike zeytinliklerin rantının artmasında…
Madra: Rantı artıracak düzenleme yapılırsa, üretici ne yapsın? Rantı artırmak yerine bu işi desteklemek lazım. Türkiye bir zeytin ülkesi. 165 milyon ağacımız var. Yılda 200 bin ton yağ üretiyoruz. Yazıktır.

Fortune Türkiye: Yasa çıkarsa zeytin ülkesi diye birşey kalmama tehlikesi büyük o zaman…
Madra: Ne diyeyim bilmiyorum. Hala da inanamıyorum. Dilerim bu tasarı yeni döneme kalır da, biraz zaman kazanırız.
 
Salih Madra’nın change.org’da açtığı imza kampanyası için tıklayın

TEMA Vakfı Başkanı Deniz Ataç: Zeytin ağacı için biz, hep beraber, başarırız!