Ahlatcı Altın Toplama Tasarrufu Modeli-ATOM’ ile Türkiye Kazanacak

0
892
Ateş AHLATCI / AHLATCI HOLDING Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet AHLATCI / AHLATCI HOLDING Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Emin AHLATCI / AHLATCI HOLDING Yönetim Kurulu Başkan Vekili

Ahlatcı Metal Rafineri A.Ş. tarafından hayata geçen Ahlatcı Altın Toplama Tasarrufu Modeli (ATOM), Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası iş birliğiyle geliştirildi. Tasarruf sahipleri, devlet katkısı ve Ahlatcı Metal Rafinerisi’nin tüm altın toplama uygulamalarından çok daha fazla değerlemesiyle ilk günden 50 grama varan fazla kazanç elde edebiliyor. 

Model sayesinde ilk günden %3 devlet katkısıyla tasarrufların değeri korunurken üstelik Türk Lirası bazında %17’ye varan kazanç elde ediliyor. En avantajlı, en kazançlı, en çok kazandıran bu sistemle tasarruf sahipleri altın düşse de kazanıyor, çıksa da kazanıyor.

Dünya Altın Konseyi’nin güncel (28-01-2022) verileri dahilinde; dünyada yer üstünde toplam 205 bin ton fiziken altın mevcuttur. Söz konusu altınların üçte ikisi 1950 yılından itibaren gerçekleşen madencilik faaliyetleriyle kullanıma kazandırılmıştır. 

Dünya genelinde yer üstündeki 205 bin ton altın 22’şer metre ölçülerinde bir küp ebatındadır. Söz konusu 205 bin ton altının;

  • 95 bin tonu kuyumculuk sektöründedir (%46)
  • 46 bin tonu külçe ve sikke halindedir (%22)
  • 35 bin tonu merkez bankalarının rezervlerindedir (%17)
  • 29 bin tonu diğer alanlarda kullanılmaktadır (%15)

Bununla birlikte dünya genelinde yeraltı rezervinin 53 bin ton altın olduğu hesaplanmaktadır. Kısıtlı miktardaki altın, nüfusu artan tüm dünya için en önemli değerdir. Kendine özgü özellikleri (oksitlenmeme, özgül ağırlığı, vs) ile eşsiz bir metal olan altın, insanlık tarihinin ilk parasıdır ve her zaman dünyanın üst para birimi olarak da değerini sürdürecektir.

1900’lü yıllarda Gold Standard uygulaması, akabinde Amerika’nın 15 Ağustos 1971’deki Bretton Woods kararı ile Amerika, altına dayalı dolar basmak yerine sınırsız dolar basma hakkına erişmiştir. Devamında diğer ülkeler de bu uygulamaya geçmiştir. Son yıllarda altının “öneminin azaldığı” görüşlerinin mevcut olduğu gibi, yakın tarihte de altının öneminin azaldığını düşünenler olmuştur. “Altının öneminin azaldığı” yanılgısı ile ilgili yakın tarihte en önemli örnek İngiltere’nin yaşadığı talihsizliktir. Altının gelecekte değersizleşeceği yanılgısı ile 1999 – 2002 tarihleri arasında İngiltere kendi altın rezervlerinin yarısı miktarında olan 401 ton altını ortalama onsunu 275 dolardan satmıştır.

Dönemin İngiltere Maliye Bakanı (sonradan Başbakan da oldu) Gordon Brown’ın bu yanılgısı ile İngiltere 2000’li yıllara kötü bir başlangıç yapmıştır.   

“Altının öneminin azaldığı” yanılgısı geçmişte olduğu gibi bugünlerde de zaman zaman mevcuttur. Bu yanılgı ile ilgili olarak yanıt niteliğinde gördüğüm, JP Morgan Bankası’nın kurucusu John Morgan’ın ‘Altın paradır, diğerleri teminattır’ sözünü anımsatmak isterim. 

Dünyada finansal etkisini belirttiğimiz altın, ülkemiz için de önemli bir değerdir. Muhtemelen altın kurunu (çeyrek altın fiyatını, gram altın kurunu) ülkemizdeki hane halkı kadar sıkı takip eden, dünya genelinde başka bir ülke mevcut değildir. Hindistan gibi ülkeler için kuyumculuk ürünü, İsviçre gibi ülkeler için rafineri ürünü, İngiltere gibi ülkeler için bankacılık ürünü, ABD gibi ülkeler için yatırım fonu ürünü olan altın, ülkemiz için tek bir alanda değil, hemen hemen tüm alanlarda anlam ifade etmektedir.

Ülkemizde yastık altında 7 bin ton altın tasarrufu olduğu kanaatindeyiz. 7 bin ton ifademizin, ayakları yere sağlam basan bir ifadedir. 

  • Ocak 2015’te Dünya Altın Konseyi’nde yayınlanan bir raporda Türkiye’de 3500 ton altın olduğu belirtilmiştir. 
  • Takriben 10 sene önce Maliye Bakanlığı’nın hazırladığı, 1985 yılının başlangıç yılı olarak baz alındığı, ithalat – ihracat ve üretim rakamları ile hesaplanmış olan Türkiye’nin yastık altı altın miktarının yine 3500 ton seviyelerinde olduğu gözlenmektedir. Tabi bu rapor 1985 yılını başlangıç yani “0” olarak baz almaktadır. Dolayısıyla öncesinde mevcut olan yastık altı tasarrufu hesaplamaya dahil edilmemiştir.
  • Sizleri daha fazla detay ile sıkmadan, şunu belirtmek isterim. Bu bilgiler ve son yıllarda artan yastık altı tasarrufu dahilinde 7 bin ton altın söylemi gayet gerçekçi bir söylemdir. 
  • Özellikle son yıllarda bankalarda artan “kiralık kasa” taleplerini de düşündüğünüzde 7 bin ton altın öngörümüze katılacağınız kanaatindeyiz.

Ülkemizde 10 -12 yıldır yastık altındaki altınların finansal sisteme kazandırılmasına yönelik bazı çalışmalar olmuştur, fakat bu çalışmalar beklenen sonucu vermemiştir.  Bu konuda en fazla gündeme gelen uygulamalarda dahi yıllık sadece birkaç yüz kilo altın toplanabilmiştir. Bizim amacımız, ülkemizde geçmişte yapılan çalışmalar gibi bir çalışma yapmak değildir.  Amacımız önemli bir sonuç elde edilmesini sağlamaktır. 

Yine yurtdışından bir örnekle; 

1998 yılında Güney Kore’de gerçekleşen altın toplama faaliyetine değinmek isterim. 1997 Asya krizi sonrasında 1998 yılında Güney Kore’de gerçekleşen altın toplama faaliyeti ile sadece 2 ayda toplam 227 ton altın finansal sisteme kazandırılmıştır. 98’den 2001’e kadar süren altın toplama kampanyası ile Kore devleti IMF’ye olan borcunu (tarihteki en yüksek tutarlı İMF borçlanması) ödemesi gereken tarihten 2 sene önce ödemiştir.

Sunmakta olduğumuz ATOM uygulamasının özelliklerine gelince;

  • Kuyumcuya pozitif yaklaşım. Teminat almamak. Sistem ve cihazlardan ücreti almamak. Kuyumculara gereken değeri vermek. 
  • Kuyumcuların Ahlatcı ile olan iş ilişkisi bağının, diğer alternatiflerdeki şirketlere oranla daha fazla olması.
  • Her yıl kuyumculuk ihracatında liderlik
  • Altın tasarrufu sahibinin tüm konfor alanının bozulmamasını sağlamak ve en avantajlı getiriyi sunmak.
  • Vade sonunda TL’de de kalabilir, altında da kalabilir.
  • Vade sonunda altın tasarrufu olan bir tasarruf sahibi içi piyasadaki en yüksek kazanç (getiri)
  • Vade sonunda TL tasarrufu olan bir tasarruf sahibi içi piyasadaki en yüksek kazanç (getiri)
  • Finansal sisteme kazandırılan birikimin bankalarda değil TCMB kalmasını sağlamak.

Sistemin ayrıntılarına gelince;

Türkiye’de altın üretimi ve ihracatı alanında önemli bir konumda yer alan Ahlatcı Metal Rafineri A.Ş, tasarruf sahiplerini kazandırmaya yönelik ‘Ahlatcı Altın Toplama Tasarrufu Modeli’ni (ATOM) hayata geçirdi. Modelin ana hatları, Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası iş birliğiyle oluşturuldu. 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından geliştirilen Fiziki Altın Toplama Sistemi’ne (FATSİ) dahil olduktan sonra ana hatları AHLATCI Metal Rafineri tarafından oluşturulan bu model üzerinde uzun zaman çalışıldı. 17.03.2022 tarihinde yayınlanan tebliğle başlayan ve geliştirilen bu sistem bankalarla entegre edildi. Temmuz ayı itibariyle de vatandaşların altınları ATOM sistemine dahil edilmeye başlandı.

Tasarruf sahiplerinin kuyumcuya getirdiği altınların değeri, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından günde altı kez açıklanan altın / TL kurunun Ahlatcı Altın Toplama Tasarrufu Modeli’ne yansıtılmasıyla hesaplanıyor. Altının TL karşılığı, tasarruf sahiplerinin de onayıyla kuyumcu veya rafineri tarafından, tasarruf sahibinin banka hesabına aktarılıyor ve böylece TL bazında yüzde 17’ye varan kazanç elde edilebiliyor.

ATOM NEDİR?

Ahlatcı Altın Toplama Tasarrufu Modeli (ATOM), Ahlatcı Metal Rafineri A.Ş tarafından, yastık altındaki altınların Türkiye’de faaliyet gösteren Yetkili Kuyum İşletmeleri vasıtasıyla toplanarak T.C. Merkez Bankası’na gönderilmesi için hazırlanmış alt yapıdır. Sisteme kaydolan vatandaşların altınları, anlaşmalı kuyumcular aracılığıyla ATOM üzerinden kendi istedikleri banka üzerinden altın koruma hesabı açılarak Merkez Bankası’na teslim edilir. Vatandaşların; her türlü işlenmiş altın, ziynet, hurda ve muhtelif altınlarını hiçbir değer kaybına uğramadan bu ekosisteme dahil edilebilir ve istedikleri zaman teslim ettikleri altınlarını geri alabilir.

Bu sistemle vatandaşların yastık altında tuttukları altınları, altın tasarruf ekosistemine dahil edilerek ilk günden başlayan kazanç elde etmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca altın tasarruf ekosistemine dahil edilen altınlar aracığıyla da ülke ekonomisinin de hareketlendirilmesi hedeflenmektedir.

Proje ile altın tasarruflarının ekonomiye kazandırılması için önem arz eden hurda altın değerleme sisteminin işlerliğinin ve sürdürülebilirliğinin güven içerisinde sağlanabilmesi amaçlanmaktadır.

Sistem dahilinde vatandaşın kazanç kaybı olmaması için altınlar, resmî gazetede yayınlanan BDDK tarafından belirlenmiş olan hurda altın değerlemesinde kullanılacak asgari milyemlerden değil, piyasanın esas milyemi denen yüksek milyemlerden alınmaktadır.  Bu sayede ATOM vatandaşı koruyacak en yüksek milyemden değerleme yapıldığı için tasarruf sahibine 1 kilogramda 20 gram daha fazla kazanç sağlanacaktır.

SİSTEM NASIL İŞLİYOR?

Altını teslim alırken: 

Tasarruf sahibi Türkiye’nin herhangi bir ilindeki ATOM noktasına gider. Elindeki altınların külçeye çevriliş miktarını ve fiyatını sorar. Kuyumcuda altın miktarlarını Ahlatcı Metal Rafinerisi’nin uyguladığı yüksek milyemlerle külçeye dönüştürür. Onu da Merkez Bankası’nın alış fiyatıyla değerlendirir. Tasarruf sahibi işlem onayı verdikten sonra yetkili kuyumcu kendisine hangi banka aracılığıyla altınını Merkez Bankası’na göndermek istediğini sorar ve onun beyanı ile o bankada altın korumalı hesap açılır, külçeye çevrilen müşterinin altını Merkez Bankası’na anında gönderilir.  

Altını teslim ederken:

Tasarruf sahibi bankadan altınını talep eder. Banka, talep edilen altın gram miktarını rafineriye ATOM üzerinden bildirir ve tasarruf sahibine altınını hangi kuyumcudan alacağı bilgisin verir. Rafineri, bankadan gelen talepleri sorgular ve teslim edilecek miktar kadar altını hazırlar ve teslim edilecek altını kuyumcuya gönderir. Kuyumcu da altını teslim eder veya o andaki güncel fiyatı ile Türk lirası olarak alır.

50 GRAMA VARAN DEVLET VE AHLATCI METAL RAFİNERİSİ KATKISI

Biz, Ahlatcı Metal Rafineri olarak altınları vatandaştan toplarken BDDK’nın 31/12/2022 tarihli resmî gazetede yayınladığı asgari milyemlerden değil, piyasanın esas milyemi (AHLATCI milyemi) denen yüksek milyemlerden alıyoruz. Burada vatandaşa 1 kiloda 20 gram daha fazla veriyoruz, üzerine de Merkez Bankamız %3 yani 30 gram veriyor, daha başlarken 50 grama varan bir artı ile başlıyor. 

Örnek: Vatandaş bugün 1 kilo altını 1.044.000,00 TL ye Merkez Bankası’na veriyor. Merkez Bankası üzerine %3 yani 30 gram ilave edip (31.000,00TL) müşterinin bankasına 1.075.000,00 TL olarak gönderiyor. Banka bu paraya bir yılda %17.5 dan 188.000,00 TL faiz veya kar payı ilave ediyor. Yıl sonunda toplam para 1.263.000,00 TL oluyor.

Altının fiyatı da 935.000,00 TL ye düşerse alacağı altın miktarı 1 kilo 350 gram oluyor. Şayet çıkarsa 1 kilo yerine 1 kilo 30 gram olarak altınını veya o andaki TL karşılığını alıyor. Böylelikle altın düşse de kazanıyorsunuz, çıksa da kazanıyorsunuz.

Tasarruf sahibi dilediği zaman sistemden çıkabilmektedir ve tasarrufunu altın olarak geri alabilmektedir. Ancak vadesinden önce sistemden çıkılması halinde devlet katkısından yararlanamamaktadır.

“ATOM’A İLGİ VE DESTEĞİN DAHA DA ARTACAĞINA İNANIYORUZ”

Ahlatcı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Ahlatcı, sistemin faaliyete geçtiği andan itibaren uygulamaya katılan vatandaşlara kazandırmaya başladığını söyledi. Ahlatcı, “Bugüne kadar sisteme gösterilen ilgi ve desteğin önümüzdeki günlerde artacağına olan inancımız tam. Hedefimiz 100 ton altına ulaşmak. Halkımızın ATOM’a güveni ve desteği oldukça fazla. ATOM’un daha fazla kazanç sağlayan bu sisteminden henüz yararlanamayan tüm vatandaşlarımızı, altınlarını ve ziynetlerini hem değerlendirmeleri hem de devlet katkısıyla kazanç elde etmeleri adına aramızda görmek istiyoruz” diye konuştu.

ATOM’a entegre olan bankalar arasında; Vakıfbank, Halk Bankası, Ziraat Bankası, Ziraat Katılım ve bulunuyor.