“Açgözlülük Enflasyonu Gibi Tuhaf Bir Durum Yaşıyoruz”

0
405

ABD’de enflasyonun temel nedenleriyle ilgili hararetli bir tartışma yaşanıyor.  Bazı ekonomistler, enflasyonun fırsatçılıktan kaynaklandığını ileri sürerek “açgözlülük enflasyonu” fikrini savunuyor ve bu görüşü destekleyenlerin sayısı da artıyor. Bu terim, şirketlerin önce pandemiyi daha sonra da Ukrayna savaşını bahane ederek tüketici fiyatlarını artırmak suretiyle kar marjlarını yukarı çektikleri anlamına geliyor. Bu teoriye göre, enflasyonun nedeni şirketlerin abartılı kâr hırsı.

Ancak ekonomistlerin genel kanısı, bu yeni kâr odaklı enflasyonun yalnızca kelime olarak anlam taşıdığı yönünde. Yani bunun iş döngülerinde “standart bir kâr unsuru” olduğunu söylüyorlar. Ama Societe Generale’de global stratejist Albert Edwards, son birkaç yıldır tüketici fiyatlarındaki artışın esas nedeninin fırsatçılık/aç gözlülük enflasyonu olduğu konusunda ısrarcı. 

Kendisi müşterilerine gönderdiği notta şu ifadelere yer veriyor: “Aç gözlülük enflasyonu tartışmalı bir konu. Ben, 1970’lerdeki enflasyon da dahil, tarihte bunun benzerini görmedim; o dönemde birim fiyatları çok artmış ve buna paralel birim kârı da çok yükselmişti. Şimdilerde ise farklı bir durum söz konusu.”

Edwards gibi düşünen ekonomistler, teorilerini desteklemek için Kansas City FED’in kaynaklarına atıfta bulunuyorlar; nitekim Kansas City FED ocak ayındaki raporunda, şirketlerin kâr artışlarının 2021 yılındaki enflasyonun yarısından fazlasının sorumlusu olduğunu belirtmişti. The Economic Policy Institute da, Nisan 2022’deki yazısında enflasyonun nedenleriyle ilgili benzer bir açıklamada bulunmuştu. Edwards şimdi ise, aç gözlülük enflasyonunun ABD’yi tahmin edilenden çok daha derin ve uzun bir resesyona sokabileceğini düşünüyor.

Wall Street ekonomistleri bir yıldır, artan faiz oranlarının ekonomiyi durgunluğa sürükleyip, resesyonu tetikleyeceği uyarısında bulunuyorlar. Ancak onların öngörüleri şimdiye kadar doğru çıkmadı. İşsizlik pandemi öncesinin düşük düzeyinde, enflasyon 2022 yılında yükseldikten sonra düşmeye devam ediyor ve GSYİH de ilk çeyrekte oldukça güçlü bir büyüme sergiledi.

Edwards, Wall Street’in tahminlerinin boşa çıkmasının nedenini, yüksek kurumsal kârların ekonomi üzerindeki etkisini görememelerinden kaynaklandığını söylüyor. 

Aç gözlülük enflasyonunun sonu resesyon mu?

Edwards, “Aç gözlülük enflasyonu faiz oranlarını uzun süre yüksek tutarak enflasyonla mücadeleyi sağladıysa da, aynı zamanda kurumsal kârları da uzun süre yüksek seviyede tutarak, resesyonun başlamasını geciktirdi. Aksi takdirde bu yıl çoktan resesyona girmiş olurduk. İşte pek çok ekonomistin gözden kaçırdığı nokta bu” diyor. Ona göre, “Wall Street analistleri ‘normal’ bir kâr gerilemesi beklediklerinden ilk çeyrekte kâr tahminlerini yüksek tutmaktan kaçındılar.

Edwards, aç gözlülük enflasyonu sayesinde artan şirket karlarının ekonomide olası bir resesyonu geciktirdiğini belirtiyor ancak “halihazırda resesyona yol açacak, karlarda aşağıya doğru bir döngüye girmiş olabiliriz” uyarısında da bulunuyor.   

Nitekim şirket karları 2021 ve 2022 yıllarında rekor düzeye çıktıktan sonra son aylarda gerilemeye başladı. St Louid FED’e göre, ABD’de şirketlerin vergi sonrası karları 2021 ve 2022’de rekor seviyeye çıktıktan sonra, 2022 yılının ikinci çeyreği ve bu yılın birinci çeyreği arasında yüzde 12’lik bir gerileme yaşadı. 

Bazı ekonomistler bunun olgunlaşan iş döngüsünün doğal sonucu olduğunu söylese de Edwards aynı kanıda değil. Şirket kârları “ekonomik döngüyü yönlendirir” diyor. Sözlerini şöyle tamamlıyor: “Artan maliyet ve azalan talep nedeniyle kurumsal karlar gerilemeye başladığında, şirketler kârlılığı korumak ve nakit akışını iyileştirmek amacıyla yatırım ve istihdamda kesintiye gider. Kar resesyonu da ekonomik resesyona yol açar, bunun tersi olamaz.” (Fortune.com)