Türk girişimci ve bilim insanı Hasan Gökdağ, yeni geliştirdiği patentli yüzey kaplama teknolojisiyle 5 yıl içinde pazarın ilk 3 oyuncusundan biri olma hedefiyle ABD’ye giriyor. Çok sayıda yüzeye uyarlanabilen, kolay uygulanabilir ve teknik servis ihtiyacını ortadan kaldıran bir sistem sunan uzman, dünya genelinde çevre dostu üretim süreçlerinin yaygınlaşmasına öncülük etmesini amaçlıyor.
Geleneksel metal kaplama sistemleri, hem çevresel hem de ekonomik baskıyı artırarak sektörde dönüşümü tetiklerken, çözüm Türk girişimci ve bilim insanından geldi. Lisans anlaşmalarıyla uluslararası sertifikalara sahip yüksek performanslı nano ve hibrit kaplamalara öncülük eden TNH Kimya Ar-Ge ve Teknoloji Merkezi Kurucusu Hasan Gökdağ, yeni geliştirdiği patentli teknolojisiyle çok sayıda yüzeye uyarlanabilen, kolay uygulanabilir ve teknik servis ihtiyacını ortadan kaldıran bir sistem sunuyor.
Yüzey kaplama teknolojilerinde 15 yılı aşkın deneyime sahip Hasan Gökdağ, geliştirdiği patentli metal yüzey işlem teknolojisi ile küresel endüstri standartlarını yeniden tanımlıyor. Hasan Gökdağ liderliğindeki TNH Kimya bünyesinde hayata geçirilen bu yenilikçi sistem, çevre dostu yaklaşımıyla sektördeki geleneksel yöntemlerin yarattığı sorunlara köklü çözümler barındırıyor. 2025’te yaklaşık 145 milyar dolarlık hacme ulaşması beklenen küresel çevre dostu kaplama pazarında bayileri aracılığıyla kurulum ve uygulama desteği vererek ABD ve Avrupa pazarına güçlü bir giriş yapıyor. İlk adımında ise ABD’nin Texas, California ve Michigan eyaletleri bulunuyor. Birincil hedef müşteri kitlesi ise büyük ölçekli üreticiler ve çevre regülasyonlarına uyum sağlamak zorunda olan endüstriler olacak.
Yüzey kaplama teknolojilerinde 15 yılı aşkın Ar-Ge ve saha deneyimi ile nanoteknoloji uygulamaları ve özel kimyasal formülasyonları konusunda deneyime sahip yenilikçi bilim insanı ve girişimci Hasan Gökdağ, şu açıklamada bulundu: “Bilimi sadece laboratuvarda değil, sahada da anlamlı hale getirdik. Geliştirdiğim sistem hem çevreyi koruyor hem de üreticilerin maliyetlerini önemli ölçüde düşürüyor. Türkiye’de kendini kanıtlayan bu sistem teknolojisi ile Amerika’da bu dönüşümün parçası olmak, bizim için gurur verici. ABD pazarında ilk 5 yıl içinde sürdürülebilir kaplama çözümleri alanında pazarın ilk 3 oyuncusundan biri olmayı hedefliyoruz. Orta vadede teknoloji merkezimizi ABD’de kurarak Ar-Ge kapasitemizi artırmak ve yerel üretim yapmak planlarımız arasında yer alıyor. Uzun vadede ise hem ABD hem Avrupa’da çevre dostu kaplama teknolojilerinde endüstri standardını belirleyen şirket konumuna geleceğimize inanıyoruz. ”
Kimyasal tüketimini %80, enerji kullanımını %60 azaltıyor
ABD pazarına açılmak için finansal stratejilerini de paylaşan Hasan Gökdağ, “ABD pazarına açılım sürecimizi öz kaynaklarımız, stratejik ortaklıklar ve teknoloji lisans gelirleri ile finanse ediyoruz. İlk fazda pilot uygulama hatlarının kurulumu, satış ve teknik destek ekibinin oluşturulmasına odaklanacağız. Ayrıca, çevreci teknoloji geliştirme projeleri için eyalet ve federal düzeydeki teşvik programlarına başvurmayı planlıyoruz” diyerek geliştirdiği teknoloji hakkında şu bilgileri verdi:
“TNH Kimya olarak geliştirdiğimiz çevreci kaplama teknolojileri, kimyasal tüketimini %80, enerji kullanımını %60 azaltarak ve su geri kazanım oranını %95’in üzerine çıkarıyor. Mevcut pazarda birçok sistem hâlâ yüksek enerji gerektiren ve yüksek atık üreten prosesler kullanırken; biz oda sıcaklığında uygulanabilen, düşük atık üreten ve uzun ömürlü performans sağlayan bir sistem sunuyoruz. Nitekim ABD’deki kaplama teknolojisi pazarında özellikle otomotiv, inşaat, beyaz eşya ve metal endüstrilerinde hem maliyet hem çevresel etki açısından daha verimli çözümlere ihtiyaç var.”
“Teknolojimizin en önemli farkı, patentli hibrit formülasyon ve tek banyolu proses yaklaşımı”
Ar-Ge, üretim ve teknoloji transferi konusunda uzmanlaşan Hasan Gökdağ, “Teknolojimizin en önemli farkı, patentli hibrit formülasyon ve tek banyolu proses yaklaşımı. Metal yüzey işlemlerinde demülsifikasyon kabiliyeti ile yağ ve kirleri parçalayarak yüzeyi aynı banyoda kaplamaya hazır hale getiriyor. Oda sıcaklığında uygulanabilir olması sayesinde, yüksek enerji tüketen geleneksel hatların aksine karbon ayak izini önemli ölçüde azaltıyor. Çelik, galvaniz, alüminyum, paslanmaz çelik ve seramik yüzeylerde üstün yapışma ve korozyon direnci sağlıyor.”
“Geleneksel kaplama yöntemleri genellikle yüksek sıcaklık, çoklu banyo ve uzun işlem süreleri gerektirirken; geliştirdiğimiz teknoloji bu süreci kökten değiştiriyor. Tek adımda hem temizlik hem de kaplama imkanı sunarak uygulama süresini ve işgücü maliyetlerini önemli ölçüde azaltıyoruz. Laboratuvar ve saha testlerinde geleneksel yöntemlere göre %30’a kadar daha yüksek korozyon direnci gösteren kaplamalarımızla ürün ömrünü uzatıyoruz. Ayrıca, daha az sıklıkta kimyasal dengeleme ihtiyacı sayesinde üretim duruş sürelerini kısaltarak bakım süreçlerini kolaylaştırıyoruz.”