BIST 100 Endeksi 10 Binin Üzerinde, Hissedilen ise 7.500

By Fortune Türkiye

Borsa İstanbul’da endeks 10 binin üzerine taşınsa da, İnfo Yatırım Genel Müdürü Tarkan Akgül’e göre bu seviye piyasanın genelini yansıtmıyor. Akgül, “Aselsan, Bim THY, Ereğli Tüpraş gibi birkaç büyük hisse çıkarıldığında, gerçek tablo 7.000–7.500 civarında” diyor. Bu nedenle sektör ve bilanço bazlı yaklaşımın daha sağlıklı olduğuna dikkat çekiyor. – Zeynep Aktaş

Piyasaların yılın ikinci yarısına girerken yeniden yön aradığı bu dönemde, endeksin geldiği seviyelerle piyasa dinamikleri arasındaki makas dikkat çekiyor. İnfo Yatırım Genel Müdürü Tarkan Akgül, yapılan yorumların çoğunun “endeks mühendisliği” üzerine kurulu olduğunu belirterek, yatırımcının artık hisse ve bilanço bazlı okumalarla ilerlemesi gerektiğini vurguluyor. Ona göre piyasada mevcut 10.400 seviyeleriyle hissedilen 7.500 arasında ciddi bir ayrışma var. Bu da yatırım kararlarında daha temkinli, seçici ve analiz odaklı yaklaşımı zorunlu kılıyor.

Bilançolar daha önemli

Tarkan Akgül’e göre borsada endeksin ulaştığı 10.000 üstü seviye, yatırımcıyı yanıltabilecek bir görüntü oluşturuyor. “İçinden Aselsan, Bim, THY, Ereğli, Tüpraş gibi birkaç güçlü hisseyi çıkardığınızda, endeksin gerçek seviyesi 7.000–7.500 civarına denk geliyor” diyen Akgül, bu durumu piyasadaki yapısal bozulmayla ilişkilendiriyor. Ona göre, medyada sık sık dile getirilen 10 bin üstü seviyeler çok da gerçekçi değil: “Endeks bizim performansımızı tam olarak yansıtmıyor. Bu nedenle sektörel ve bilanço bazlı konuşmak daha verimli.

Faiz indirimi eylüle kadar götürür

Piyasaların yönünü belirleyecek önemli gelişmelerden biri olan PPK kararlarına da değinen Akgül, Kurulun 24 Temmuz tarihli toplantısında faiz indirimi beklentisinin 3-4 puan arası olduğunu ifade etti. Böylesi bir kararın eylüle kadar piyasayı idare edeceğini yorumlayan Akgül, söz konusu kararın ardından döviz tarafında ciddi bir akış beklemediğini, buna bağlı olarak sabit getirili ürünlerin cazibesinin öne çıktığını belirtiyor. Özellikle özel sektör borçlanma araçları gibi araçların öne çıktığını vurguluyor.

Sanayi desteği şart

Tarkan Akgül, sektör tercihlerinde net konuşurken bankalara özel bir vurgu yapıyor. Banka dışında ulaştırma, turizm ve gıdanın da mutlaka değerlendirilmesi gereken sektörler arasında sayıyor. Mali sektörün sanayiye göre daha güçlü bir performans göstereceğini düşünen Akgül, özellikle GYO hisselerinin bu dönemde yatırımcının ilgisini çekebileceğini ifade ediyor. Sanayi hisseleri içinde ise “Ereğli’nin zamanı geliyor” diyor ve bu hissenin hem performans olarak geri kaldığını hem de tekrar sahneye çıkabileceğini belirtiyor: “Ereğli kolay bir tahta değildir ama bu dönem öne çıkabilir. Bankalarla gelen yükseliş bir yere kadar taşır; sonrası için sanayi desteği şart.”

Temkinli iyimserlik

Kısa vadede piyasaya dair kötümser olmadığını belirten Akgül, “Bu ay sonuna kadar, PPK’ya kadar negatif bir senaryo beklemiyorum” diyor. Yabancı ilgisinin tekrar canlandığını, yerli yatırımcının da fiyatlardan dolayı borsaya dönüş yaptığını ifade eden Akgül, ancak her şeyin planlandığı gibi gitmediğini hatırlatıyor: “Her seferinde bir yerden bir müdahale geliyor. İçeride veya dışarıda bir gelişme, gidişatı kolayca etkileyebiliyor.” Bu nedenle yatırımcıyı kısa vadeli beklentilere kapılmadan, temkinli ama aktif bir portföy yaklaşımına yönlendiriyor.

Dönemine göre farklı ürünler

İnfo Yatırım tarafında ise ürün bazlı strateji giderek genişliyor. Tarkan Akgül, “Süper app altyapımızla her türlü ürünü aynı platformdan işlem yapılabilir hale getirdik” diyor. Özellikle yurtiçinde hisse senedinde durgunluk yaşandığı dönemlerde, yurtdışı ürünlerle yatırımcının karşısına çıkmayı hedeflediklerini belirtiyor. Şirketin geliştirdiği bu altyapı sayesinde yatırımcı, hisse senedi dışında farklı dönemlerde farklı araçlara yönlendiriliyor. “İyi zamanlarda hisseye yöneliyoruz, ama bu durgun dönemlerde alternatif ürünleri öneriyoruz” diyerek, dönemsel ürün stratejilerine dikkat çekiyor.

BENZER MAKALELER

SON MAKALELER

Loading...