“Türkiye’nin gelecek Hikayesinde Feminist Politikaların Hayata Geçmesi Gerekiyor“

By Fortune Türkiye

“Türkiye’nin gelecek hikayesinde feminist politikaların hayata geçmesi gerekiyor“

Türkiye’de hayatın her alanında kadının konumunu iyileştirmek, demokrasi ve gelişmişliğin özünde eşitlik olduğuna inanarak toplumsal cinsiyet eşitliğinin gerçekleşmesine katkıda bulunmak için 2017 yılında SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği’ni kuran Gülseren Onanç, Fortune’un sorularını cevapladı.

Uzun yıllarını kadın hareketi içinde geçirmiş biri olarak SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği’ni kurdunuz ve bu alandaki mücadelenize bu dernek çatısı altında devam ediyorsunuz. Bize biraz derneğin varoluş amacı, çalışma ve hedeflerinizden bahseder misiniz?

Derneğimizin temeli 2017 sonunda yaptığımız Eşitlik Adalet Kadın Zirvesi’nde atıldı. İki günlük toplantıda geniş kesimlerden kadın hareketi temsilcileri bir araya geldi. Sonuç bildirgesinde sivil toplumun güçlendirmek gerektiğine karar verdik. Sonrasında Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu’nu kurduk. Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu sürecinde Türkiye ve dünyayı değiştiren kadınların profillerini çıkardık, dünyadaki kadın hareketinin ne kadar birbiriyle yakınlaştığına tanıklık ettik. Bu süreçte benim de uluslararası kadın hareketine yakın olma fırsatım oldu. İklim değişikliği ve sürdürülebilir kalkınma amaçlarının önemini daha iyi kavradım. Bu konularda zaten çalışan, yazan düşünen arkadaşlarımla birlikte SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği’ni 2019 sonbaharında kurduk.

Ben yirmi yıla yaklaşan bir süredir sivil toplum ve siyasette kadın hakları başta olmak üzere toplumda eşitlik mücadelesi veren kesimlerin mücadelesine katkı sunmaya çalışıyorum. Demokrasinin ve gelişmişliğin özünde eşitlik olduğuna inanıyorum. İnsan türünün kendini diğer türlerin üstünde gördüğü bir dünya sürdürülebilir değil. Birleşmiş Milletler’in 2016 yılında yayınladığı Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın özünde de eşitliğin temel değer ve toplumsal cinsiyet eşitliği maddesinin temel kaldıraç olması yatıyor.

Öte tarafta, kutuplaşma toplumsal barışı yaralayan ve gelişmeyi engelleyen bir olgu. Kutuplaşmayı dayanışma ile yenebilir; eşitliğe dayanışma ile ulaşabiliriz. Bu nedenle savunduğumuz diğer olgu, dayanışma. Başta toplumsal cinsiyet eşitliğinin, dayanışma ile yaşama geçmesi için projeler üretiyoruz.

Kadınların iş dünyası yeri, sağladığı katkıları nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu konuda yapılması gereken daha ne gibi çalışmalar olabilir?

Yaşadığımız yüzyılın en büyük toplumsal sorunlarından biri olan cinsiyet eşitsizliği iş dünyasının gündemindeki varlığını da koruyor. 2019’da dünyada yüzde 47,7 olan kadınların işgücüne katılımı oranının 2020’de %45,9’a geriledi. TÜİK verilerinde, Türkiye’de kadın çalışan istihdamının toplamdaki payının %29,7 olduğu belirtiliyor ancak, DİSK-AR’ın son raporuna göre, kayıtlı ve tam zamanlı istihdam oranı kadınlarda 17,5. Bu korkunç bir tablo. Gelir eşitsizliğinde de durum farklı değil. Türkiye’de iş hayatına katılan kadınların yüzde 30’a yakını gelir eşitsizliğine maruz kalıyor. Bu sürdürülebilir bir durum değil.

Bunu çözümü sırtını feminizme dayayan politik bir ekonomi yaklaşımında. Türkiye’nin gelecek hikayesinde feminist politikaların hayata geçmesi gerekiyor. Pandemi sonrası dünyanın ve Türkiye’nin içine girdiği ekonomik krizden çıkmak için feminist ekonomik önerilerin tartışılmasına ihtiyaç var. Feminist ekonomi, ücretsiz bakım emeğinin katkılarını ön plana çıkarır, ekonominin bu minvalde yeniden tanımlanmasını talep eder, büyük ölçüde ücretsiz ve ana işgücünün kadın olduğu bakım ekonomisinin eşitsizliklerin temelinde yattığına işaret eder.

Bu bağlamda hem kadın istihdamını artırmak için hem kamu ve özel sektör politikalarının geliştirilmesi, hem de bakım emeğinin bu politikaların merkezine yerleştirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken, SES Eşitlik ve Adalet Derneği’nin çalışmalarından bahsedebilir misiniz? Her sene düzenliğiniz Kadın Mentorluk Yürüyüşü var, bu sene yapmayı planlıyor musunuz? Bu çalışmalarla ulaşmak istediğiniz hedef nedir?

Sizin de söz ettiğiniz gibi, bu yıl da SES Kadın Mentorluk Yürüyüşü’nü gerçekleştireceğiz. Bu etkinliği ilk defa 2020 yılında, Vital Voices derneğinin, dünyanın 165 şehrinde uyguladığı Küresel Kadın Mentorluk Yürüyüşü’nün bir parçası olarak, 350 kadının katılımıyla İstanbul’da gerçekleştirdik. 2021’de pandemi nedeniyle sanal ortamda gerçekleştirdiğimiz buluşmamızda ise 300 kadın birbirine SES oldu, destek oldu.

SES Kadın Mentorluk Yürüyüşü, yaşamın farklı kademelerinde, farklı deneyimlerde, farklı yetkinliklerde, farklı yaşlarda olan kadınların bir araya gelip eşleşerek, birlikte yan yana yürüdükleri, birbirlerinin tecrübelerinden öğrendikleri, iki kadın arasında etkinlik süresince devam eden veya karşılıklı arzuya göre devam edecek olan mentor-menti ilişkisinin kurulduğu bir organizasyon.

Kariyer yolculuğu, akademik gelişim, siyaset, medya, sivil toplum, sanat, liderlik, girişimcilik, start-up, iş hayatına hazırlık, toplumsal cinsiyet eşitliği, iş-özel hayat dengesi, kişisel gelişim gibi farklı alanlarda tecrübenizi paylaşmak veya bu alanlarda tecrübesi olan başka kadınlardan öğrenmek, ilham almak isteyen tüm kadınları SES Kadın Mentorluk Yürüyüşü’ne davet ediyoruz.

Bu sene, 6 Mart günü İstanbul’da Ataşehir ve Şişli belediyelerinin de desteği ile iki ilçede bir araya gelmeyi, dayanışma ağını güçlendirmeyi hedefliyoruz.

Bu yıl içerisinde yapmayı planladığınız ne gibi çalışmalar var?

Son on yılda gazeteciler, internet ve sosyal medya üzerinden alternatif medya kanalları oluşturarak yeni bir medyanın temelini attılar. Bununla birlikte, kadın haklarına ve kadın hareketinin çalışmalarına ilişkin içerik üretimi çok sınırlı kaldı.

Bu boşluğu doldurmak için 2018’de SES Eşitlik, Adalet, Kadın Platformu’nu kurduk. Kadın hareketinin çalışmaları, kadın hakları, kadın liderliği, barış ve güvenlik, kadına şiddet, temsil konularındaki yerel ve uluslararası içerikleri derleyen, çeviren ve yayınlayan bir dijital içerik platformuyuz. 2022’de daha da büyüyerek, yazılı içeriğin yanı sıra Youtube ve podcast alanında da aktifleşerek yolumuza devam etmek istiyoruz.

Kurulduğumuzdan bu yana, her sene sonunda, Platform’da hikayesini yazdığımız kadınlar arasından yıla damgasını vuran kadınları seçeriz. Bu yıl ilk kez seçtiğimiz kadınları onurlandırdığımız bir ödül töreni düzenledik. Önce kadın hakları mücadelesinde öncü, eşitlikçi ve feminist duruşuyla örnek olmuş, başarılarıyla kadınlara ilham vermiş veya sistematik baskılara direnerek dayanışmaya katkı sunmuş Türkiye ve dünyadan kadınları belirledik. Sonra Türkiye’deki kadınların onayına sunduk ve anketimize cevap veren 690 kadının cevapları ile listemizi oluşturduk. 21. yüzyılın 21. yılında 21 kadını ‘SES YILIN KADINLARI‘ olarak seçtik ve SES YILIN KADINLARI ÖDÜLLERİ’ni 20 Ocak Perşembe akşamı Pera Müzesi’nde düzenlediğimiz bir törenle kamuoyuyla paylaştık. 2023’te de yine ilham veren kadınları bir araya getirip ‘SES YILIN KADINLARI’ olarak sunacağımız için şimdiden çok heyecanlıyız.

BENZER MAKALELER

SON MAKALELER

Loading...