Yol açın! Akıllı şehirler geliyor

0
795

Ülkemizde akıllı şehir uygulamaları yıllar itibariyle hızlı bir ivme kaydetti. Dijital teknolojiler, mobil, internet, iletişim altyapısı, veri, bulut vb. derken yerel yönetimlerimiz bu gelişmelere hızlı uyum sağlayarak başarılı örneklere imza atmaya başladı.

Akıllı şehir kavramı gelişen şehir nüfusunun mevcut doğal çevre, enerji, ulaşım, insan vb. kaynakların daha verimli, sürdürülebilir ve kontrol edilebilir düzeyde kullanımını hedefliyor.

Şehirlerde oluşan kalabalık nüfusun getirdiği ulaşım, çevre, enerji, yönetim konularına akıllı şehir teknolojileri ve altyapılarının desteği ve tek merkezden yönetim ile hızlı, sürdürülebilir, güvenli ve vatandaş –yönetim iç içe bir şehir idaresi kurularak çözüm oluşturulmaya çalışılıyor.

Akıllı şehir standartlarının belirlenmesi, şehirlerin kurulması ve yaygınlaşması ile ülkemiz tüm kaynaklarını daha verimli kullanabilecek, mevcut yönetim modelleri için akıllı karar destek sistemleri ile daha hızlı ve sürdürülebilir kararlar verilecek, yatırımlar bu ölçüde daha uzun vadeli ve planlı hale gelebilecek.

Bugün hem büyükşehir hem de ilçe belediyeleri, gerek yönetim gerekse vatandaşa ulaşmak ve hizmet götürmek noktasında başarılı projelere imza atıyor. Diğer yandan yerel yönetim iştiraki şirketler ve teknoloji şirketleri de yenilikçi akıllı şehir projeleri geliştiriyor. Bu incelememizde yerel yönetimler ve teknoloji şirketlerinin projelerini değerlendirdik:
 
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe: Akıllı şehir yol haritası standartlarını oluşturacağız
‘’Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak akıllı şehirler kapsamında birçok konu ve altbaşlıkta çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu çalışmaları belli başlı şu başlıklar altında toplayabiliriz:

Akıllı yönetim: Bu noktada proje kapsamında Tier 3 sertifikalı veri merkezi, fiber network altyapısı, 207 adet erişim noktasında wi-fi hizmeti, yönetim ve raporlamayı sağlayan e-belediye yazılımı, 32 belediye hizmetinin sunulduğu elektronik ortam-web hizmetleri, kişiselleştirilmiş seyahat kart yönetim sistemi, makine ve sürücü verimliliğini artırma projesi, e-imza uygulaması, e-Devlet kapısı entegrasyonu, Bursa cepte mobil uygulaması, araç takip sistemi, ilan reklam online denetleme sistemi, coğrafi bilgi sistemi, kurum içi iletişim, merkezi haberleşme yönetimi, akıllı yazıcı baskı kontrol sistemleri uygulamalarımız bulunuyor.

Akıllı yaşam: Güvenlik tarafında trafik canlı yayın kameraları, güvenlik kameraları sistemi, kameralı araç takip sistemi, yaka kamera sistemleri gibi uygulamalarımız mevcut. Sağlık tarafında alzheimer ve zihinsel engelli vatandaşların kent yaşamına katılımlarını kolaylaştıracak “Sevgi Çipi” uygulamamız yer alıyor. Turizm tarafında da turistik canlı yayın kameraları, müzeler sesli rehber sistemi, mobil platformda hizmet veren üç boyutlu mobil turizm atlası hizmetlerini sunuyoruz.

Akıllı çevre: Bu başlıkta çevreyi düzenlemek üzere geliştirdiğimiz projeleri ele alıyoruz. Bu noktada hafriyat takip sistemi, tıbbi atık yönetim sistemi gibi uygulamalarımız yer alıyor.

Akıllı enerji: Bu başlıkta tek merkezden yönetilebilen bina içi akıllı aydınlatma otomasyonu, tek yakıtla tüm binanın ısınma ve soğutma ihtiyacının karşılaması projelerini sayabiliriz.

Akıllı ulaşım: Bu bölümde de akıllı sinyalize kavşaklar, yeşil dalga sistemi, dedektörlü kavşaklar, değiştirilebilir mesaj işaretleri (DMİ) uygulamaları yer alıyor.

Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak akıllı şehir kapsamında 2017 ve sonrası için birçok alt proje planı bulunuyor. Herşeyden önce Akıllı Şehircilik Yol HaritasıStandartları Oluşturma Projesi’ni hayata geçirmek istiyoruz. Yanı sıra 2017 yılı ve sonrası için planlanan projelerden bazıları şöyle:

Lokasyon bazlı SMS bilgilendirme projesi, araç içi internet projesi, IoT uygulaması mantığında asansör, yürüyen merdiven, aydınlatma sistemlerinin, saha panoları vb. takibi, USB şarj üniteli ve/veya wi-fi hizmeti sunabilecek kent mobilyaları projesi, IoT platformu-yazılımının temini projesi, altyapı ruhsat online başvuru ve denetimi (Arudep), uçtan uca akıllı cadde, bulvar projesi, akıllı trafik izleme ve yönetim altyapısı ve merkezi kurulumu, akıllı otoparklar, mobil ödeme, dijital kütüphane.’’
 
Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir: Yenilikçi akıllı şehir uygulamalarında öncüyüz
‘’Fatih Belediyesi, vizyonu gereği mevcut teknolojilere hızlı ve doğru zamanda uyum sağlama ve bunu bir misyon haline getirmesinin yanı sıra araştırma ve geliştirme çalışmaları ile birlikte yenilikçi projeleri de ülkemize kazandırıyor. Tamamen kendi mühendis ve yazılımcı personelimiz ile geliştirilen, ülkemizin en kapsamlı ve birçok kurum tarafından örnek alınan web tabanlı GIS projesi yine ülkemiz Çevre ve Şehircilik Bakanlığı öncülüğünde standartları oluşturulan ülke coğrafi bilgi sistemi Atlas’ın oluşturulmasında ilham alınan bir proje oldu. Dünyada ilk defa kroki bazlı saha çalışmasıyla mevcut projelerin karşılaştırılması yöntemiyle üç boyutlu hale getirilen kat kesitleri ile bağımsız bölüm bazında sorgulama ve analizler gerçekleştirilebiliyor.
Yine kamu kurumları arasında geliştirilen ilk artırılmış gerçeklik uygulaması olan ‘FatihAr’ uygulaması ile Fatih’te bulunan tarihi, kültürel, kamu alanları ve parsel bilgileri dört farklı dilde sözel, resim, ses ve video olarak görüntülenebiliyor.

Fatih Belediyesi olarak çevre yönetimi yine mevcut akıllı sistemlere entegre edilerek takibi kolaylaştırılmış ve çeşitli analizler yapılarak, eksiklikler en kısa sürede giderilerek çevre temizliği süreci hızlandırılmış durumda. ÇEVKO mobil uygulaması ile sahada yapılan yaklaşık 20 farklı temizlik faaliyeti takip edebiliyor ve sisteme anlık olarak giriliyor.

Yine mobil belediyecilik tarafında geliştirdiğimiz kapsamlı Fatih mobil uygulaması, vatandaşların mobil cihazlarından Fatih İlçesi ve Fatih Belediyesi hakkında bilgi alabildikleri, interaktif belediyecilik işlemlerini hızlı ve kolayca yapabildikleri bir uygulama.

2017 yılı itibariyle vatandaşa açık coğrafi bilgi sistemimizin güncelleme çalışmaları tamamlanmak üzere ve 2017 yılı içerisinde devreye alınacak. Yine FatihAR ve Fatih Mobil GIS uygulamalarımızın yenilenme ve güncelleme çalışmaları devam ediyor.

Yeni ‘sistem’ mimarimiz ile veri tekilleştirme, veri madenciliği, iş zekası ürünleri ile süreç analizi ve otomasyon sistemleriyle yorumlanması ve elektronik çağın kullandığı teknik altyapılar ile yönetim ve organizasyon prensiplerimizin güçlendirilmesi hedefleniyor.

Yenilikçi vizyonumuzun gereği olarak sanal gerçeklik çalışmaları ile projelerimizin sadece 360°’lik panoramik çekimlerle değil modelleme, prodüksiyon ve katman mimarisi ile zenginleştirilmesi ve altyapılarımızın interaktif olarak sorgulanabilir yapıda yönetilebilmesi sağlanacak. Ayrıca hologram ve giyilebilir teknolojiler konusunda ArGe çalışmaları yapılıyor; beacon gibi donanımlarla gerek turistik gerek sektörel gerekse de günlük gereksinimlerin akıllı sistemler vasıtasıyla giderilmesi konusunda çalışmalar yapılıyor.’’
 
Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz: Kurum ve vatandaşımızın hayatını teknolojiyle kolaylaştırıyoruz
“Çekmeköy, 2009 yılında dört belde belediyesinin birleşmesi ile oluşan bir ilçe. 2009 yılında göreve geldiğimizde, 4 belde belediyesinden kalan darmadağınık bir yapı vardı. Her şeyden dört tane vardı ama hiç birisi ilçe belediyesinin hizmetlerini kaldıracak nitelikte değildi. Bazı belde belediyelerinin arşivleri su içinde kalmış yığınlar halindeydi. Vatandaş işlem yapmak için geldiğinde hiçbir verisine ulaşılamıyordu. İlk işimiz bir yıl içinde tüm personeli bir araya toplayabileceğimiz bir belediye binası yapmak oldu. Bina yapılırken dijital alt yapımızı kurmak için özel bir ekip görevlendirdik. Dört belde belediyesinin tüm evraklarını dijital arşive dönüştürdüğümüz; 2 yıl süren zahmetli bir süreç sonunda modern bir dijital arşiv kurduk. Aynı yıl içerisinde Akıllı Kalem adını verdiğimiz dijital kalemleri hizmete sunduk. Kağıda yazılanı bilgisayara aktaran bu kalem sayesinde, hem dışarıda not tutan arkadaşlarımızın notları kısa sürede merkeze ulaşır oldu, hem de kağıt tasarrufuna önemli bir katkı sağladık. Seri Nokta ismini verdiğimiz, çağrı merkezi ile birlikte çalışan dijital sistem üzerinden dilek, şikayet talep alan ve ilgili birimlere yönlendiren; son noktaya kadar konunun durumunu takip eden ve vatandaşa bilgi veren bir birimimiz var. Bu birimlerimiz teknoloji ile arası iyi olmayan vatandaşlarımıza hizmet veriyor. Teknolojiyi yakından takip eden ve dijital varlıkları kullanan vatandaşlarımız için de web sitesi ve mobil uygulamalar üzerinden kendilerinin kullanabilecekleri sistemler geliştirdik. Tüm bunları yaparken çalışanlarımıza işlemlerin tamamlanmasıyla ilgili bir süre koyduk. Belirlenen sürenin dışına çıkan personelimize sistem uyarı veriyor ve yönetici tarafından takibe alınıyor. Bu sayede bir “kamu kurumu” olan belediyemizde işlemlerde hız tüm tabuları yıktı.

İlçemizde yaşanan kentsel değişim hareketliliği İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’müzde bir yoğunluk yaşanmasına neden olmuştu. Koridorlarda bekleyen başvuru sahipleri, metrelerce kağıtlara çizilen kağıtlar derken, bu başvuruların dijital ortamdan yapılacağı bir sistem geliştirdik. İnşaat sahibi ya da müteahhitler artık başvurularını dijital olarak web sitemiz aracılığıyla yapıyor, düzeltme varsa dijital ortamda veriliyor; böylece her düzeltme için harcanan metrelerce kağıtlardan ve zamandan tasarruf edilmiş oluyor. Süreç devam ederken başvuru sahibi, cep telefonuna gönderilen kısa mesajlarla tüm işlemlerden haberdar ediliyor. Kent bilgi sistemi adını verdiğimiz sistemle her sokağın, her binanın, her iş yerinin güncel durumunu takip ediyoruz. Kurumlarla ilgili işlemlerde online olarak ilgili yerle ilgili son durumlar hakkında evrak hazırlayabiliyoruz.

2017 yılında milli işletim sistemimiz Pardus’a geçiyoruz; TÜBİTAK ile ilk anlaşma imzalayan belediyelerden bir tanesiyiz. Yerli ürünlere vereceğimiz destekle ülkemizin dışa bağımlığını azalacağını;  gençlerimiz için yeni istihdam alanları açılacağını düşünüyorum.

Yeni kullanıma aldığımız dijital imza ile kurum içi yazışmalarımızda kağıt kullanımını ortadan kaldırdık. Böylece hem akıllı şehircilik hem de çevre ile ilgili bir çalışma yapmış olduk.

Bu yıl içinde kullanılma sunmak üzere hazırlık yaptığımız gayrimenkul bilgilendirme ve tapu bilgilendirme sistemlerimiz var. Bu sistemler çalışmaya başladığında ilçemizde gayrimenkul almak isteyenler, dijital ortamda yerle ilgili tüm bilgilere ulaşabilecekler; böylece sonradan pişman olacakları kararlar vermeyecekler.”
 
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Bilgi İşlem Müdürü Ertuğrul Kuru: İstanbul küresel akıllı şehir olma hedefinde
“Akıllı şehir bileşenleri olan çevre, enerji, ulaşım, yaşam, eğitim gibi alanlarda uzun yıllardır sayamayacağımız kadar çok proje yaptık. 2016 yılında başlattığımız İstanbul Akıllı Şehir Master Planı çalışması kapsamında, uygulama ve sistemlerin akıllı şehir vizyonuna uygun biçimde, dünyadaki diğer gelişmiş şehirlerin deneyimlerini de dikkate alarak, mimari standartlara uygun şekilde bir araya getirilmesi ve yönetilmesini hedefliyoruz.

2017 yılında uygulamaya alacağımız akıllı şehir projeleri arasında birinci sırayı veri analitiği alıyor. Belediye olarak sunduğumuz hizmetlerin neredeyse tümünde veri kullanıyoruz. 365 gün ve 7/24 kesintisiz çalışabilen, yüksek kapasiteli, yeni inşa ettiğimiz bir veri merkezi projesini tamamlamak üzereyiz. Bu veri merkezi sayesinde çok daha fazla teknoloji barındıran hizmeti, bulut servisleriyle birlikte hayata geçiriyor olacağız.
İstanbul için hazırlıklarını yaptığımız akıllı şehir konseptinin bir diğer olmazsa olmazı akıllı şehir yönetim sistemidir. Çok kısa bir süre içerisinde ‘Kent Yönetim Merkezi’ binamızla birlikte hayata geçirmeyi planlıyoruz. Bununla birlikte ikinci bir veri merkezi projemizi de gerçekleştiriyor olacağız.

Öte yandan, birçok akıllı ulaşım uygulamaları, akıllı otopark sistemleri, akıllı ışıklandırma sistemleri, akıllı çöp toplama sistemleri, engellilere yönelik uygulamalar, evde bakım ve uzaktan sağlık uygulamalarının da altyapılarının hazırlanması ve devreye alınması planlamalarımız arasında yer alıyor.”
 
İSBAK Akıllı Şehir Koordinatörü Ersoy Pehlivan: Katılımcı, sürdürülebilir bir akıllı şehir hedefliyoruz
Türkiye’de özellikle 90’lı yıllardan itibaren akıllı şehrin düşey fonksiyon alanları olarak nitelendirdiğimiz çevre, mobilite, enerji, insan, yönetişim, şehir ekonomisi ve bilgi teknolojilerine dair çok önemli yatırımların yapıldığını görüyoruz. Ersoy Pehlivan ile akıllı şehir kavramının gelişimini ve geleceğini konuştuk:
 
Türkiye’de akıllı şehir uygulamaları yıllar itibariyle nasıl bir gelişim gösterdi?
Türkiye’de sosyal belediyecilik 2000’li yıllarda, tüm dünyanın dikkatini çeken bir yaklaşım olarak hatırlanıyor. “Güçlü finansman/verimli bütçe yönetimi” sayesinde gelir dağılımının ve hizmetlere erişimin arzu edilen seviyelere gelebildiğini gördük. Ekonomik büyümeye koşut olarak artan araç sahipliğine rağmen, akıllı mobilite alanında yapılan yatırımlar, özellikle de raylı sistem yatırımları, İstanbul’da yüzde 47’lik toplu taşıma oranına erişmemizi sağladı. Bu oran, birçok mega şehir için kıskanılan bir oran. Bunu kaybetmemeli, üzerine çıkmayı hedeflemeliyiz.

Ülkemizde akıllı şehrin ulaştığı noktayı anlayabilmek bakımından, yakın zamana ait İstanbul’daki uygulamaları anmak yararlı olabilir. Araç takip Coğrafi Bilgi Sistemi (GIS) ve araç üzeri IoT’yi birleştiren, atık yönetiminin yapıldığı Çevre Kontrol Merkezi, TKM yani İstanbul’un 610 kamera ile izlendiği Trafik Kontrol Merkezi, mobil trafik verilerinin paylaşıldığı ve online navigasyon sağlayan, kendi marketinin lideri olan İBB NAVİ, 640 km raylı sistem ağı hedefi, ileri biyolojik arıtma tesisleri, taze gıda lojistiği, akıllı sağlık alanındaki evde bakım hizmetleri akıllı şehir uygulamalarından birkaçı.
 
Dijital dönüşüm akıllı şehir uygulamalarını nasıl ve ne şekilde etkiliyor?
Birçok şehir konuyu yalnızca teknoloji olarak anlayıp, insan odağından uzaklaştı. Ama dijital dönüşüm akıllı şehirlerin en önemli sürücülerinden biri. Hem üretim süreçlerinin yeniden tanımlanması, hem de ileri teknolojiyi kullanan ve toplumun rutinini değiştiren bir kavram olarak.

Ama akıllı şehirlerin dijital dönüşümden beklentileri, endüstrinin beklentilerinden farklı. Örneğin sektör maliyet azalımı ve daha hızlı üretim beklerken, akıllı şehir dijital dönüşümü, büyük veri analitiği yoluyla sorunlarını tespit ederek çözmek, daha güvenli bir toplum hayatı için sayısal görüntü yöntemleri kullanmak, dijital hasta kayıtları sayesinde her vatandaşı için önleyici sağlık çözümleri sunmak ve sayısal bina modelleme ile enerji-verimli konutlar tasarlamakta kullanıyor. Sanırım iş çevresi ile şehrin ihtiyaçlarının buluşması için “faktör odaklı değil, inovasyon odaklı” dijital dönüşüm projelerini biraz daha öne çıkarmakta fayda var.
 
Akıllı şehirler Türkiye’nin büyümesine nasıl bir katkı sağlıyor ve sağlayacak?
Akıllı şehir kavramı bu dönüşümü yakalayabilmemiz bakımından, çok doğru bir zamanda gündemimize girdi. Bunda en büyük pay İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin. Çok doğru bir zamanda ve popüler bir yaklaşımla değil, iyi yapılan işleri daha iyi yapmak ve İstanbul’un hak ettiği değeri büyütmek üzere akıllı şehir yolculuğunu başlatmış oldu. Biz de İSBAK olarak bu yaklaşımın tüm Türkiye’ye yayılması için çalışacağız.

Akıllı şehir kavramı “yaşam kalitesini yükseltmek, kaynakları etkin ve verimli kullanmak amacı ile teknolojik imkanlardan ve verilerden en ileri seviyede yararlanmayı, şehrin tüm paydaşlarının şehir yönetimi ile entegre olduğu sürdürülebilir bir şehri” vaat ediyor. Bunlar da katılımcı toplumun gelişmesi deyin, ekonominin büyümesi deyin, yönetişimde çeviklik ya da veriye dayalı yeni teknoloji deyin, tüm bu idealler için en temel reçeteyi içeriyor.
 
Akıllı şehir ekonomisinin gelişmesi için olmazsa olmazlar neler?
Akıllı ekonominin sağlayacağı katkıları dört başlıkta topluyoruz. Bunlar; sürekli verimlilik, iradeli girişimcilik, nitelikli işgücü ve güçlü şehir imajı. Maddeler halinde yapmamız gerekenleri ele alırsak:

  • Ülkemizin global iş ağlarıyla daha iyi bütünleşmesi ve şehirlerimizin durumunu global indikatörlerle ortaya koymamız.
  • Start-up’ları cesaretlendirmemiz, melek yatırımcılarımızı el üstünde tutmamız.
  • Şehre doğrudan yatırım çekebilmek için, algılanan riskleri azaltmak üzere yapay ve doğal tehditleri birer birer azaltmamız ve yatırımı kolaylaştırmamız.
  • Yetenekli işgücünü kendine çeken, kadın işgücüne şartsız destek veren bir işgücü piyasası oluşturmamız.
  • Fintek alanında markalar oluşturabilmemiz.
  • İnovasyon seven, tüketim değil üretime dayalı sanal katma değeri artıran sektörleri şımartmamız.
  • Kitlesel fonlama gibi yeni finansman modellerine açık olmamız.
  • Şehrin gayrisafi hasılasını ve satın alma gücünü artırmamız (akıllı şehrin en büyük çarpan faktörü GDP).
  • Turizm gibi iyi yaptığımız işleri geliştirmemiz.

 
Büyüyen şehirlerin ihtiyaçlarına yanıt veren akıllı şehir çözümleri neler?
Belki de bir akıllı şehir manifestosuna ihtiyaç var. Bizim gibi yüksek oranda gelişmeye devam eden ülkeler için bu kritik bir nokta. Çünkü büyümek hem mekansal hem ekonomik, hem de demografik zorlukları beraberinde getiriyor. Bu yüzden büyüyen şehirler bir türlü istenen olgunluk seviyesine erişemiyorlar.
İşte tam da bu sebeple, şehirler hangi seviyede olduklarını mevcut durumlarını abartmadan ortaya koymalı. Çünkü her seviye için, gelişen, yükselen ve olgun şehir için farklı akıllı çözümler var.
Ama temel olarak öne çıkan çözümler veriye daya lı planlama, etkin yönetişim altyapısı, genç nüfus için yetkinlik projeleri, proaktif bir toplu taşıma sistemi, yeni gelenler için sosyal bütünleşme projeleri ve sürdürülebilir akıllı binalar olabilir.
 
Akıllı şehir için geleceğin teknolojik çözümleri neler olacak?
Akıllı şehir için geleceğin teknolojik çözümleri neler olacak diye baktığımızda bu yolda doğru strateji, detaylı bir süreç yol haritası ve ileri bir tekniğe ihtiyacımız olacak. Gelecek akıllı çözümler arasında en dikkat çeken başlıklar şunlar olacak:

Sürücüsüz/otonom araç teknolojileri, nesnelerin ve her şeyin interneti, araç paylaşımı, robotik süreç yönetimi, alternatif enerji çözümleri (her türlüsü fotovoltaik, solar, alg vs.), veri paylaşım platformları, yapay zeka, siber güvenlik, akıllı bina.’’
 
İsttelkom A.Ş. Genel Müdürü Yusuf Kotil: Akıllı şehirler akıllı altyapıyla gelişiyor
Yaşanabilir ve sürdürülebilir şehir planlamaları için; yönetim hizmetlerinden ekonomiye, ulaşımdan çevre duyarlı kentleşmeye, enerji verimliliğinden kamu hizmetlerinin etkin kullanımına kadar pek çok vizyoner hedefle geleceğin şehirlerinin tasarlandığı akıllı şehir sistemleri, günümüz belediyecilik anlayışını temelinden değiştirerek yeni bir bakış açısı getiriyor. Yusuf Kotil, akıllı şehir altyapısı için gerekli unsurları ve yaşanabilir, sürdürülebilir şehirlerin nasıl oluşturulabileceği hakkında şunları aktardı:

“Akıllı şehirciliğin en önemli iki unsuru kamu ve telekomünikasyon kurumlarıdır. İBB şirketi olarak hem kamu hem de telekomünikasyon şirketi hassasiyeti ile kamu ve vatandaş yararına çalışıyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından, bilgi teknolojileri ve iletişim alanlarındaki ihtiyaçları karşılamak, toplumun yaşam kalitesinin yükseltilmesine katkı sağlayan teknolojik çözümler sunmak amacıyla kurulmuş bir şirketiz. Fiberoptik altyapı, veri çözümleri, telsiz altyapısı, wi-fi gibi akıllı şehir odaklı çalışmalarımız ile kamu ve özel sektörün bilgi ve iletişim alanındaki tüm altyapı ihtiyaçlarını, çağın kalite standartlarında ve inovatif bir yaklaşımla sağlıyoruz.

Sunduğumuz altyapı çözümleri arasında haberleşme şebeke altyapı işletmeciliği hizmeti (AİH), internet servis sağlayıcılığı hizmetleri (İSS), veri merkezi, ortak kullanımlı telsiz hizmetleri (OKTH), akıllı kent mobilyaları ile iletişim, wi-fi / İBB wi-fi hizmetleri yer alıyor.
 
DİJİTAL DÖNÜŞÜM VE AKILLI ŞEHİRLER
Akıllı şehirler dijital dönüşümün bir parçasıdır. Dünya genelinde teknoloji kullanımının baş döndürücü bir hızla yaygınlaşması, günümüz ihtiyaçlarının akıllı şehir çözümleriyle giderilmesi gerekliliğini ifade ediyor. Günümüzde artan veri akışı ve iletişiminin ne kadar değer yaratacağı toplanan verinin büyüklüğüne, kalitesine ve zamanına göre değişiyor. Dijital dönüşüm sürecinde şehrin her köşesinde giderek daha fazla üretilen ve kayıt altına alınabilen verinin şehir yönetimi tarafından kişisel verilerin korunması ilkeleri çerçevesinde özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla paylaşımı yeni iş kolları yaratıyor ve ekonomiyi de destekliyor. Ayrıca veri merkezlerinde depolanan verinin verimli bir şekilde işlenmesi şehir planlamasını ve yaşamını kolaylaştırıyor.
 
YEREL YÖNETİMLER VE TELEKOMÜNİKASYON ŞİRKETLERİNİN ROLÜ
Dünya örnekleri incelendiğinde, akıllı şehir projelerini geliştirme ve uygulamadan sorumlu kurumlar şehir konseyleri, belediyeler veya bölgesel yönetimlerdir. Bizim kamu yönetimi yapımıza göre de bu rolü belediyeler üstlenmiş durumda. Belediyeler akıllı şehir stratejilerinin, vizyon ve misyonlarının geliştirilmesi, yol haritalarının düzenlenmesi ve projelerin uygulanması açısından paydaş haritasındaki ana paydaşlardan biridir. Günümüz ihtiyaçlarında belediyeler akıllı şehirlerin hem yöneticisi hem koruyucusu hem de çözüm sağlayıcısıdır.

Belediye şirketi olmamız itibariyle, akıllı şehirciliğin en önemli iki unsuru olan kamu kurumu ve telekomünikasyon şirketini tek çatı altında birleştiriyoruz. Bu da maddi kazanç değil, kamu ve vatandaş yararına uygun çalışmalar gerektiriyor. Akıllı şehirlerin ayrılmaz bir parçası olan verinin ve bağlantının sağlanmasında kilit rol üstlenmekteyiz. Akıllı şehir ekosisteminde tüm paydaşları buluşturan çatı yapı durumundayız.
 
YÜZDE 20 ENERJİ TASARRUFU
Günümüz teknolojilerinin, şehirlerin ve vatandaşların ihtiyacına cevap verecek şekilde tasarlanması ile şehirler daha yaşanabilir ve sürdürülebilir hale getiriliyor. Öte yandan sunulan yeni ürünler, hizmetler ve iş modelleriyle akıllı şehir çözümleri, şehirlerin ekonomik gelişimine de katkıda bulunuyor.

30 büyükşehir belediyesinin tamamen akıllı şehir olması hedeflenen bir çalışma var. Bu hedefe ulaşılması halinde ülke genelinde yüzde 20 enerji tasarrufu sağlanabilecek. Akıllı trafik uygulamalarıyla, günde ortalama 100 dakikanın trafikte geçirildiği ve nüfusu 10 milyondan fazla olan bir şehirde vatandaşların trafikte geçirdiği zamandan yılda ortalama 104 milyon saat tasarruf edilebilecek. Ayrıca, akıllı kavşak uygulamalarıyla, kavşaklardaki duraklamalarda günde ortalama yüzde 45’e yakın azalma sağlanabilecek.

Büyüyen şehirlerin ihtiyaçlarına yanıt veren akıllı şehir çözümleri arasında şunları sayabiliriz: Akıllı ulaşım, akıllı güvenlik, akıllı enerji, su, atık yönetimi, akıllı binalar ve yaşam, akıllı sağlık, akıllı eğitim, akıllı turizm, akıllı kamu yönetimi uygulamaları.’’
 
İnnova Yeni Çözümler Ürün Yönetimi Grup Yöneticisi Mustafa Şahin: Entegre akıllı şehri hayata geçirmeliyiz
Nesnelerin interneti (IoT) tabanlı teknolojilerin bilişim ve iletişim sektörlerinde kendine önemli bir yer edinmeye başlaması, global ölçekte kentsel nüfusun artış trendinde yaşanan hızlanma ile aynı döneme denk geldi. Bu iki gelişmenin çakışması ile doğan akıllı şehir kavramı, bu uygun konjonktürün de etkisiyle hızlı bir şekilde popülerlik kazandı. Kısa bir süre içerisinde ilk akıllı şehir örnekleri hayata geçti. Dijital dönüşümün önemini iyice kavrayan, bu konuda farkındalık seviyesi üst dereceye ulaşan ve paralel olarak yapılan yatırımlarda bir artışın gözlemlendiği ülkemizde de akıllı şehirlerin ilk örnekleri uygulamaya alındı, önümüzdeki dönemler için yeni entegre akıllı şehir projeleri de gündemde bulunuyor. Mustafa Şahin konuyla ilgili sorularımızı yanıtladı:

Dijital dönüşüm akıllı şehir uygulamalarını nasıl ve ne şekilde etkiliyor?
Dijital dönüşüm ve şehirlerde kullanımına başlanan akıllı teknolojiler ile şu ana kadar şehir uygulamalarına ait izlenemeyen veriler toplanabilmeye başlandı. Bu verinin işlenmesi ve analizi sayesinde; verimlilik, yaşam kalitesi, güvenlik, çevresel etki, ekonomik rekabet gibi vatandaş memnuniyetine direkt etki eden alanlarda şehirlerin bir adım öne çıkması sağlanıyor.
 
Akıllı şehirler Türkiye’nin büyümesine nasıl bir katkı sağlıyor ve sağlayacak?
Akıllı şehir uygulamaları ile hedeflenen çıktılar arasında yer alan operasyonel verimliliğin artırılması ve sağlanacak tasarruflar ile şehir kaynakları büyümeyi destekleyecek farklı alanlara yönlendirilebilir. Buna ek olarak, vatandaşların da akıllı şehir uygulamaları ile tasarruf sağlaması mümkün. Çevreye olan zararlı etkilerin azaltılması, vatandaşların şehir ile ilgili bilgilere ulaşımının kolaylaştırılması ve yaşam konforlarının artırılması ise şehirlerin yaşanabilirlik seviyelerini artırıyor. Örneğin; akıllı aydınlatma uygulaması, sağladığı enerji tasarrufu ile şehirler için ekonomik tasarrufun önünü açıyor. Akıllı kavşak uygulaması ise bir taraftan vatandaşların yakıt ve ekonomik tasarruf kazanımı sağlanırken diğer taraftan CO2 salımlarındaki azalma ile çevresel zararlı etkiler düşürülüyor.
 
Büyüyen şehirlerin ihtiyaçlarına yanıt veren akıllı şehir çözümleri neler?
Günümüz şehirlerinin ulaşım, sağlık, enerji, güvenlik ve yönetim alanlarındaki ihtiyaçları günden güne artıyor. Her şehrin dönüşümü, o şehrin hedeflerine uygun alanlardaki farklı uygulamaları devreye alarak gerçekleşecek. Dijitalleşen şehirlerin dinamiklerini destekleyecek çözüm ihtiyacını karşılamak üzere geliştirilen nesnelerin interneti tabanlı uygulamalar, şehre özel entegre akıllı şehir dönüşümünü mümkün kılıyor.
Şehirlerin ihtiyacı ise öncelikli akıllı şehir uygulamalarını belirlemek, tekil çözümler yerine tüm akıllı şehir uygulamalarını bir çatı altında konsolide etmek, şehri tek noktadan izleyip yönetebilecek entegre akıllı şehri hayata geçirmektir. Bu konsolidasyon sonucunda farklı uygulamalar ve cihazlar arasında senaryolar oluşturarak akıllı şehir uygulamalarının her birinin sunduğu faydalar artırılabiliyor ve yeni özellikler kazandırılabiliyor. Bu sayede akıllı şehir yatırımlarının geri dönüşü hızlanırken şehrin paydaşlarının memnuniyeti de doğru orantılı olarak artıyor.

İnnova olarak yaptığımız çalışmalarla, Türkiye’nin entegre akıllı şehir projelerine destek veriyoruz. Şehirlerin dijital dönüşümü ile vatandaşların akıllı bir şehir ortamına kavuşmasını mümkün kılan akıllı şehir yönetim platformumuz SkywaveCity, Türk Telekom tarafından hayata geçirilen Türkiye’nin ilk entegre akıllı şehir projesi Karaman’da iki yılı aşkın süredir devrede bulunuyor. Türk Telekom Kars Akıllı Şehir Projesi de Türkiye’nin ikinci entegre akıllı şehir projesi olarak yerini aldı. Kars’ta devreye alınan akıllı kavşak ile yakıt tasarrufu ve CO2 salımlarında azalma sağlanırken, akıllı aydınlatma ile enerji tasarrufu yapılıyor. wi-fi erişim noktaları ile halka açık alanlarda internet erişim noktaları yaratılıyor ve kamera yönetim sistemi ile görüntüler tek merkezde toplanabiliyor.
 
Ölçsan Genel Müdürü Burak Sondal: Akıllı şehirler biyometri ile güvende
Yaşadığımız şehirlerin dijital şehirler haline gelerek günümüz metropol sorunlarına çağdaş çözümler sunduğunu gözlemliyoruz. Akıllı teknolojiler şehirlerin de akıllı yönetilmesini sağlayarak güvenlik başta olmak üzere enerji tasarrufu, ulaşım, sağlık gibi konulara çare oluyor. Ölçsan Genel Müdürü Burak Sondal, biyometri teknolojileri kullanılarak sağlanan şehir güvenlik çözümleri hakkında şu bilgileri aktardı:
 
Dijital dönüşüm akıllı şehir uygulamalarını nasıl ve ne şekilde etkiliyor?
Dijitalleşen dünyanın yaşamın her alanına etki etmesi kaçınılmaz; bu alanlardan biri de elbette şehirler. Aslında dünya dijitalleştikçe “akıllı” tanımı, kelimelerin başına eklenmekte. Yani, akıllı olması ve yönetilebilmesi için ilk gereklilik dijitalleşmiş olması. Şehirlerin akıllanması da hem güvenlik hem hizmetler açısından tek bir platformdan uzaktan kontrol edilebilir olması ile olacak. Şehrin enerjisi, altyapısı, trafiği gibi hem aktif olarak yönetilen hem de ölçülebilen, izlenebilen bir yapı ile hem hizmeti sağlayana hem de hizmeti alana büyük faydalar sağlayacaktır.
 
Akıllı şehirler Türkiye’nin büyümesine nasıl bir katkı sağlıyor ve sağlayacak?
Türkiye hâlâ büyümekte ve gelişmekte olan bir ülke. Coğrafyamız gereği fosil enerji kaynaklarımız kısıtlı ve dışa bağımlı bir yapısı var. Bu alanda en önemli şey, üretim kadar tüketimi de verimli hale getirmek. Kullanılan enerjiden tasarruf ve verimli kullanma konusunda akıllı şehirler son derece önemlidir. Ayrıca şehirlerimizin akıllanması konusunda yapılan Ar-Ge çalışmaları ve bu alandaki diğer çalışmalar, hem istihdama hem ülke ekonomisine katkı sağlamakta.
 
Büyüyen şehirlerin ihtiyaçlarına yanıt veren akıllı şehir çözümleriniz neler?

Ölçsan olarak kamu, finans, telekom, ulaşım, sağlık, enerji ve savunma sektörlerinde kullanılan uçtan uca güvenlik, enerji yönetimi, biyometrik doğrulama, akıllı kartlar, terminaller ve uygulamalardan oluşan portföyümüz, akıllı şehirler kapsamında önemli çözümler sağlıyoruz.
 
Akıllı şehir başlığı altında, güvenlik ve gerçekzamanlı interaktif ve adaptif teknolojileri göz önünde bulundurarak çözümler geliştiriyoruz. Bu kapsamda Avrupa Birliği tarafından, 2014 Horizon 2020 kapsamındaki projenin paydaşlarından biri olduk.

Bu projede, Eskişehir’in Tepebaşı Belediyesi’nde gerçekleştirilecek REMOURBAN Projesinde “Yaşam Köyü” adı verilen yaşlılar ve alzheimer hastalarının bakım merkezinde kapsamlı bir dönüşüm gerçekleştirilecek. Yaşam Köyü projesi, Eskişehir Tepebaşı’nda ulaşım, iletişim ve bilişim teknolojileri alanında yapılacak iyileştirmelerle sürdürülebilirliği sağlamayı hedefliyor. Proje kapsamında teknolojinin yardımıyla kaynak ve enerji verimliliği artırılırken, Tepebaşı’nın sera gazı emisyon oranlarının ciddi oranda azaltılması amaçlanıyor.
Ölçsan olarak projede bilişim ve iletişim teknolojilerinin geliştirilmesinden sorumluyuz. Ocak 2015 itibariyle hayata geçen proje için akıllı şehir portalı “City on Cloud”u kuracağız. Kullanıcılar akıllı portale bulut teknolojileri sayesinde istedikleri yerden ulaşabilecekler. Yaşam Köyü projesinde de uygulanacak olan, kapalı ve açık alanlarda akıllı aydınlatma yönetim sistemi olan AGASY, Ölçsan’ın geliştirdiği yerli bir ürün. LED tüp ampuller ve sokak lambaları ile uzaktan akıllı yönetim platformu ile oldukça yüksek tasarruf sağlanıyor, ayrıca bakım ve servis giderlerinde de uzaktan takip ve kontrol ile ayrıca bir kez daha tasarruf sağlanmış oluyor. Proje, iki büyükşehir belediyesi ve İTÜ Ayazağa kampüsünde uygulanıyor.

Proje kapsamında Ar-Ge süreçlerini gerçekleştireceğimiz inovatif ürünlerin, ülkemizde bundan sonra uygulanacak akıllı şehir projeleri için de bir model teşkil edeceğini düşünüyoruz.

Teknolojideki gelişim, biyometri biliminin yanı sıra görüntülü güvenlik sistemlerinin evrimini de hızlandırdı. Yüksek çözünürlük ve gömülü işlemciler sayesinde güvenlik kameraları daha akıllı ve verimli hale geliyor. Yüksek çözünürlüklü kameralar ve ilintili uygulamalar yoluyla nesne, kişi ve hareket algılama işlemleri yapılabiliyor, güvenlik seviyeleri artırılabiliyor. Ölçsan olarak özel algoritmalarla algılama yapan kamera, mesh kamera, sensör ağları ile şehir ve çevre güvenlik çözümleri ve akıllı şehirlerin vazgeçilmezi kırmızı ışık, hız ve şerit ihlali ile kavşak/ışık yönetimi gibi sistemlerle akıllı trafik yönetimi konularında da çözümler sunuyoruz.
Yine Ölçsan’ın akıllı şehirler için sunduğu çözümlerden biri olan harekete duyarlı “akıllı sokak aydınlatması” ihtiyaca göre devreye girerek enerji tüketimini azaltıyor ve tasarruf sağlıyor. Küresel bir zorunluluk haline gelen bu tür stratejiler gelecekte akıllı şehir planlamaları ile akıllı park, akıllı trafik, akıllı toplu taşıma gibi çözümleri beraberinde getirerek insan hayatındaki karmaşayı azaltacaktır. Böylece zamanla değişen ve gelişen ihtiyaçlara uygun kolay, temiz, sağlıklı çözümler sağlanabilecektir. Ayrıca bu tür çözümler sadece fiziksel altyapıda değil ekonomik, sosyal ve kültürel gelişim alanlarında da vatandaşlara daha güçlü, sağlıklı, kolay ulaşılabilecek bir yaşam alanı sunacaktır.
 
Akıllı şehir için geleceğin teknolojik çözümleri neler olacak?
Gelecekte daha da artması öngörülen şehir nüfusu göz önüne alındığında, akıllı şehir çözümleri, yaşam ve iş alanlarında, enerji, elektronik ve sosyal ağlarda uygulanmasıyla olası problemlerin maksimum düzeyde bertaraf edildiği, güvenlik açıklarının oldukça azaltıldığı bir ortam oluşturabilecektir. Artması beklenen nüfusa rağmen karmaşanın değil huzurun, refahın, verimliliğin, yaşam kolaylığının hakim olduğu, maksimum düzeyde tasarrufun sağlandığı şehirler gelmelidir. Fakat artan nüfusa ve bu nüfusun artan ve her gün değişen ihtiyaçlarına yönelik planlamalar yapılmazsa gelecekteki şehirler daha fazla karmaşaya itilecektir. Dünya çapında şehirleri hedef alan terör saldırıları ve yükselen suç oranları karşısında yüksek seviyede akıllı güvenlik önlemlerine olan ihtiyacın her zamankinden daha fazla olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Akıllı şehirler kavramı, akıllı binalar ve akıllı enerji gibi ana başlıkların içinde barındırıyor. Akıllı şehirlerin en önemli unsurlarından biri de güvenliğe getirilen farklı yaklaşımdır.

İnsanların kopyalanamayan ve eşsiz nitelikteki özelliklerini temel alan biyometri bilimi, akıllı güvenlik çözümleri alanında yüksek bir gelişim göstererek toplumları yepyeni çözümlerle tanıştırdı. AFIS, günümüzde 100 milyon adedi aşan parmak izi kaydında, sorgulamaların hızını 1 saniye civarına indirerek kriminal olayların, toplumun yoğun katılım gösterdiği ortamlarda dahi önlenebilmesini sağladı. Ayrıca yine Ölçsan parmak damar izi sistemleri kullanılarak ülkemizde sağlık sektöründe ve ulusal kimlik projesinde kişilerin gerçekzamanlı doğrulamasının yapılması sağlanıyor. Tüm bu sistemler akıllı bir şehirde yaşayan insanların hizmetlerini en güvenli ve konforlu almaları için tasarlanan sistemlerdir.

Gelişim kaydeden bir başka alan da, çevre gözlemleme. Potansiyel tehdit unsurlarının fotoğrafını çekmek için kullanılan, akıllı ve kablosuz sensörlerden oluşan kriptolu haberleşme ağ altyapısında çalışan entegre sistemler bu alanda fark yaratıyor. Sistemdeki sensörler, hareket, nem, sıcaklık gibi farklı tipteki bilgileri kaydediyor. Tarih ve saat bilgileri her bir bilgi parçasına ekleniyor. Sürekli işlevsel olan bu sistemler sınır gözetleme sistemlerinde, kritik altyapı içeren petrol ve gaz üretim/dağıtım, nükleer ve endüstriyel tesislerde, alan ve tesis güvenliği konularında kullanılıyor.
 
Akıllı şehir yatırımı 22 trilyon tasarruf sağlayacak
Geçtiğimiz ay düzenlenen Dünya Akıllı Şehirler Fuarı’17’nin açılışını yapan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, şehirlerin 2020’ye kadar 1,5 trilyon dolarlık bir kaynak ayırmaları gerektiğini; akıllı teknolojileri kullanarak da 2050 yılına kadar 22 trilyon dolarlık tasarruf sağlanabileceğini söyledi.
 
Teknoloji ve şehircilik entegrasyonunu metropollere taşıyarak geleceğin kent modeline yön verenleri bir araya getiren World Cities Expo İstanbul’17 geçtiğimiz ay İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin evsahipliğinde düzenlendi.

İstanbul Valisi Vasip Şahin ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın katılımıyla açılışı gerçekleşen ve üç gün süren (15-18 Mayıs) fuarda akıllı şehir çözümleri tartışıldı.

Açılış konuşmasını gerçekleştiren İBB Başkanı Kadir Topbaş, yaşanabilir yüksek standartlı şehirlerin ancak iş birliğiyle mümkün olduğunu aktararak, bilgi ve teknolojinin paylaşımının artık kaçınılmaz hale geldiği, bu konuda kamu yöneticilerine büyük görevler düştüğüne dikkati çekti. Şehirlerin 2020 yılına kadar 1,5 trilyon dolarlık bir kaynak ayırmaları gerektiğini söyleyen Topbaş, akıllı toplu taşıma sistemleri, enerji tasarrufu sağlayan akıllı binalar, çevre ve atık yönetimi gibi basit uygulamalarla 2050 yılına kadar yaklaşık 22 trilyon dolarlık tasarruf sağlanacağını tahmin ettiklerini aktardı.
 
İSBAK VE EY TÜRKİYE, İSTANBUL AKILLI ŞEHİR İÇİN EL ELE
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki İSBAKİstanbul Bilişim ve Akıllı Kent Teknolojileri A.Ş. tarafından yürütülen akıllı şehir vizyonu güçlü iş birliktelikleri ile devam ediyor. İBB öncülüğünde İSBAK ve EY Türkiye’nin birlikte yürüteceği İstanbul akıllı şehir vizyonu, stratejisi ve yol haritası projesi, Dünya Akıllı Şehirler Fuarı 2017’de düzenlenen imza töreni ile start aldı.

İstanbul’u geleceğe dünyanın en önemli markalarından biri olarak taşıyacak projenin imza töreni İSBAK Genel Müdürü Muhammed Alyürük ve EY Türkiye Ülke Başkanı Metin Canoğulları’nın katılımıyla World Cities Expo İstanbul’17’de gerçekleşti.