Siyah deri ceketli kadın CEO’lar

    0
    167

    Başkaldırının simgesi artık şirketlerin yönetim kurulu odalarında.

    Kristen Bellstrom

    BİR CEO OLARAK öfkeli yasa koyucular tarafından ifade vermek üzere Capitol Hill’e çağrıldığınızda, kıyafetinizin seçimi ve dolayısıyla kameralara vereceğiniz mesajı önemsememek büyük bir hata olur. En güvenli seçimler ise af dilediğinizi, pişman olduğunuzu gösteren lacivert bir blazer ya da gri bir etek olabilir; böylece “önemliyim ama sizden daha önemli değilim, Senatör” mesajını iletirsiniz.

    Nitekim geçen Aralık ayında General Motors CEO’su Mary Barra, otomotiv üreticisinin ABD’de dört tesisi kapatma ve 14 bin kadar işçiyi de işten çıkarma kararını savunmak için Washington’a gittiğinde üzerindeki kıyafet hafif bir şok etkisi yaratmıştı. Buradaki giysi seçimi klasik bir kurumsal kıyafetten çok uzak, zarif bir siyah deri ceketten ibaretti.

    Barra’nın deriyi daha monoton opsiyonlara tercih etmesi aslında ilk kumarı değildi. Onun parlak, gösterişli ceketleri GM hissedar toplantılarında, sayısız medya röportajlarında ve global seçkinlerin sohbetlerinde boy gösterdi. Barra her ne kadar bu haber için gardırop seçimleriyle ilgili konuşmamayı tercih ettiyse de, temsilcisi CEO’nun böyle bir “ceket koleksiyonu”na sahip olduğunu söyledi. Aslında bu görüntüye bürünen tek tepe kadın yönetici de GM CEO’su değil. Deri ceketler Nasdaq’ın Adena Friedman’ından IBM’in Ginni Rometty’sine, Kohl’un Michelle Gass’ına ve aynı zamanda bir dizi startup yöneticisine kurtarıcı oldu.

    Peki nasıl oldu da, çok uzun süre karşı kültürle özdeşleştirilen bir giysi yönetim kurulu odalarında boy gösteren bir güç gösterisi simgesine dönüştü? Geçen yıl Nancy Pelosi’nin belleklere kazınan Beyaz Saray’dan çıkışının ardından ünlü olan o günkü göz alıcı turuncu renkli ceketinden farklı olarak, deri ceket imaj danışmanlarını dış giyim departmanlarına koşturacak bir kıyafet değildi.

    Birden yıldızı parlayan kıyafetlerden farklı olarak deri ceket birbiriyle ilgisiz bir dizi trendin aşamalı olarak iş dünyasına taşıdığı bir üründü; deri ceket isyankârlığın simgesi olmaktan çıkıp Amerikan kurumsal dünyanın günlük kullanımına girmişti.   

    The Wild One’da oynayan Marlon Brando’dan CBGB’de sahneye çıkan Debbie Harry’ye deri ceket uzun yıllar boyunca dışlanmışların, aykırı tiplerin biricik sembolü oldu.  Ancak bu yerleşik geleneklere karşı koyan tavır üst düzey modanın da dikkatini çekti. (Önemli bir çıkış: Donna Karan’ın kadınların iş dünyasındaki giyimini erken ele alıp, dönüştürücü bir etki yaratması.) Böylece siyah deri ceket hemen bir haute-couture unsuruna dönüşüp, 5,000 dolar ve üzeri fiyatlardan satılmaya başlandı.

    Alt sınıftan lüks kategorisine sıçramanın zamanlaması da mükemmeldi. İki binli yılların başlarında, iş dünyasında moda anlamında tam bir kaos yaşanıyordu. Rapçı müzisyenler gibi giyinen teknoloji dünyasının isimleri, kurumsal kültüre “yakışan” giyim anlayışını tuzla buz etmişti. Bazı kadın yöneticiler için deri ceket günlük kıyafet arayışında kurtarıcı rolü üstleniyor ve zengin tarihi sayesinde alışılmışın dışında karmaşık bir mesaj gönderiyor. FIT’te (Fashion Institute of Technology; ABD’de ünlü bir moda ve tasarım okulu) Kostüm Küratör Yardımcısı olan Emma McClendon siyah deri ceketle ilgili olarak, “güç, iktidar ve direnişle kodlanmış durumda. Bir tür yıkıcı” diyor. Şimdi ise artık lüks bir ürün olarak görüldüğünden, “yönetim kurulu odasında, sermaye ve statünün bir parçası olarak kendisinden söz ettirebilir” diyor. Yöneticiler için kıyafet hazırlayan stilistler bir etek ya da pantolonun üzerine deri ceket kombininden övgüyle söz ediyorlar; bu görünüm geleneksel kadınsı stille ceketin otoriter havasını harmanlıyor. Stilist Ariel Lawrence bu tür ceketler için “hem güzel modellenmiş, dikilmiş, aynı zamanda seksi ve profesyonel” diyor.

    Ellevest CEO’su Sallie Krawcheck daha önceki bankacılık kariyerinde giydiği tüm birbirini tamamlayan takım giysilerini bir hafta sonu “gardırop temizliği” yaparak attıktan sonra ilk deri ceketini aldığını (ve aynı zamanda ilk dövmesini yaptırdığını) anlatıyor. Bu giyim tarzı da o günden sonra bir tür simge oldu. Krawcheck, “çok güçlü gözüküyor” diyor. “Armani tasarımı ceketle süveter arası bir yerlerde duruyor.”

    Öte yandan, klasik siyah rengin ötesine geçmek isteyen yöneticiler için de deri dikkat çekici bir unsur olabilir. Weight Watchers’ın CEO’su Mindy Grossman’ın deri ceketlere yönelik kendi ifadesiyle “takıntısı” var. Son yönetim kurulu toplantısında kırmızı çiçek işlemeli, fırfır uçlu McQueen deri ceketini giydi ve daha sonra kurulun anlı şanlı direktörü Oprah Winfrey’yle akşam yemeğine gitti. CEO geceye ait bir fotoğrafı Instagram’da paylaştığında, tahmin edebileceğiniz gibi bütün yorumlar Oprah Winfrey’le ilgiliydi ancak yine de Oprah’ın McQueen’i gölgede bıraktığı söylenemez. Grossman, Oprah dışındaki bütün yorumların ceketiyle ilgili olduğunu söylüyor.

    Tabii ki bu trendin perakende dünyasında gözden kaçırılması söz konusu olamazdı. Lüks giyim perakendecisi Neiman Marcus grupta kreatif bölümün başkan yardımcısı olan (ve aynı zamanda 10 kadar deri cekete sahip olmakla övünen) Yujin Heo şirketin bir zamanlar yalnızca mevsimlik olan bu ürünü stoklamak ve Fransız deri uzmanı Nour Hammour’dan yeni seriler sunmak suretiyle artan talebe cevap verdiğini belirtiyor. Ve eğer perakendecilerin planları herhangi bir işaretse, ceketin CEO katındaki varlığının henüz başlangıç aşamasında olduğu söylenebilir. Nitekim Macy’nin moda ofisi, çalışanlarından bu yıl şu mottoyu ön plana çıkarmalarını istedi: “Deri yönetim kurulu odasında.”