​Fikri Işık: Koç üretsin isteriz ama…

0
22

Geride bıraktığımız haftanın en önemli tartışma başlıklarından biri de hiç şüphesiz ‘kamuflajlı yerli otomobil’di. Konuyu milli bir mesele gibi görüp, en ufak bir eleştiriye bile tahammül edemeyen ve bu tip bir tutum içinde olanlara ‘küfür kâfir’ saldıran da vardı, ‘yerli otomobil’in usta bir gündem değiştirme manevrası olduğunu söyleyip, kamuflajlı Cadillac’la alay etmeyi seçen de…

Bilim Teknoloji ve Sanayi Bakanı Fikri Işık ise hafta boyunca yazılıp çizilen her eleştiriyi ciddi biçimde takip ettiklerini, özellikle gençlerin yaratıcı yaklaşımlarından çıkarımlar yapıp, ‘öğrendiklerini’ ifade etti. Gebze’deki TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nde (MAM) bir araya geldiğimiz Bakan Işık’a önce eleştirileri, ardından da herkesin merak ettiklerini sordum.

İlk soru tabii ki 2016 yılının ilk üç ayında belli olması beklenen üreticinin yani ‘babayiğit’in kim olacağıydı. Bakan Işık asıl arzularının yerli otomobilin Türkiye’de Koç Grubu gibi otomotiv alanında çok deneyimli bir grup tarafından üretilmesi olduğunu, ancak bu grubun Fiat ve Ford gibi ortaklıklarından ötürü bunu yapmasının şimdilik pek de mümkün görünmediğini dile getirdi. Işık, “Koç Grubu’nun son 5-6 yıldaki politika değişikliğini ben önemsiyorum. 2008’de AR-GE teşviklerinin verilmesinden sonra bu alanda ciddi yatırım yaptılar. Onun için Koç’a önyargı ile yaklaşmayı doğru bulmuyorum. Farklı düşünürüz, farklı açılardan bakarız ama sonuçta Koç’un birikimi Türkiye’nin birikimidir, bunu küçümsememek, hor görmemek ve sonuna kadar desteklemek bizim görevimiz. Bu açıdan olaya kesinlikle ayrıştırıcı değil bütünleştirici açıdan bakıyoruz. Koç bugün, ‘Ben bu aracın her alanında bulunmak istiyorum’ derse biz bundan büyük memnuniyet duyarız” dedi.

“EGEA’YI KÜÇÜMSEMEMELİ”
Fiat’ın yeni modeli Egea’ya da işaret eden Işık, “Egea’nın yüzde 70’i Türkiye’de geliştirildi, bunu küçümsememeli” dedi.

SAAB’A PROTOTİP İÇİN 40 MİLYON EURO ÖDENDİ
Belki de en fazla merak edilen konuların başında bu otomobilin ne kadar ‘milli ya da yerli’ olduğuydu. Bakan Işık bu konuya şöyle açıklık getirdi: Sergilenen otomobilin fikri mülkiyet hakları 40 milyon Euro bedelle İsveç’li Saab markasının yeni sahibi NEVS firmasından satın alındı ve yerli otomobil bu aracın bazı üzerinde yükselecek. Bu bilgide yeni olan unsur, aracın fikri mülkiyeti için 40 milyon Euro ödenmiş olmasıydı. Peki, yerli otomobil çıkışı bir gündem değiştirme operasyonu muydu? Bakan Işık bunu kesinlikle reddediyor, “Askine daha büyük ve geniş katılımlı bir sunum yapacaktık, ancak Ankara’daki kanlı eylemden sonra vazgeçtik” diyor. Üçüncü ve önemli diğer soru ise bu araca karar verilirken bir aracı ya da komisyoncu devreye girdi mi, bu 40 milyon Euro’nun üstüne üçüncü kişi ya da kuruluşlara komisyon ödendi mi? Bakan’ın buna cevabı da “Kesinlikle hayır” oldu.

TEST DE ETTİK…
Saab’ın geliştirdiği ve Türkiye’ye gönderdiği araçlar TÜBİTAK MAM’da, Türk mühendisler tarafından yeniden yaratılıyor. TÜBİTAK’ın geliştirdiği teknoloji, araçlara henüz monte edilmedi. Ancak İsveç’ten gelen elektrikli araç, laboratuvar ortamında çeşitli testlere tabi tutuluyor. Bilim Teknoloji ve Sanayi Bakanı Işık’la söyleşimiz sırasında dinamometre üzerindeki elektrikli aracı son sürati olan 160 km’s’ye kadar çıkarma fırsatı da bulduk.

İŞTE YERLi OTOMOBİLİN ÖZÜ!
Araç yeni bir dış ve iç görünüme kavuştuktan sonra, TÜBİTAK devreye girecek ve bu aracı kendi geliştirdiği fotoğrafta da görülen elektrikli motor, batarya ve yazılımla millileştirecek. Bakan Işık, TÜBİTAK’ın geliştirdiği uzun ömürlü ve dayanıklı batarya sistemlerinin ticarileşebilmesi için böyle bir girişimin şart olduğunu belirtiyor.

YERLİYİ SANCAK GRUBU YAPMIYOR
Türkiye’deki tüm sermaye gruplarına açık olduklarını ifade eden Bakan Işık, “Bu aracın yerli ve milli olması için yerli ve milli bir sermaye tarafından üretilmesi gerekiyor. TÜBİTAK aracı üretime hazır hale gelinceye kadar geliştirecek, tüm testlerini yapacak ve bir sermaye grubuna satacak. Bütün fikri mülkiyet hakları Türkiye’nin olacak. İşte yerli markadan kastımız da bu. Aracın nerede ve kim tarafından geliştirildiği önemli değil, önemli olan sahibinin kim olduğu. Bu aracın sahibi Türkiye olacak” dedi. Bakan ışık projenin sıkça dile getirildiği gibi BMC ve Sancak Grubu tarafından da yapılmayacağını belirtti.

“VOLKSWAGEN KRİZİ, ELEKTRİKLİ ARAÇLARIN GELİŞİNİ HIZLANDIRIR”
Bakan Işık Volkswagen’in emisyon skandalının, fırsat bekleyen fosil yakıt alternatifi motor türlerinin de pazara girmesini hızlandıracağını belirtti. Otomotiv endüstrisinde bir paradigma değişimi yaşandığını ifade eden Işık “Yeni dönemde endüstride, roller yeniden dağıtılacak, bu sırada biz de orada olmalıyız diye düşünüyoruz” dedi. Fikri Işık, TÜBİTAK’ın çalışmalarını yoğunlaştırdığı menzili artırılmış elektrikli aracın, hibrit araçların bir sonraki adımı olduğunu, bu araç için gerekli ve araçta jeneratör görevi görecek olan içten yanmalı motorun da Türkiye’de üretilmesi için yine TÜBİTAK’ın öncülüğünde girişimlere başlandığını, yerli aracın yüzde 80 oranında Türkiye’de üretileceğini belirtti.

“SAAB VE YABANCI YOK, MOTOR İÇİN VESTEL İLE GÖRÜŞÜYORUZ”
Saab’ın yerli aracın geliştirilmesinde sadece proje ortağı olarak bulunacağını söyleyen Bakan Işık, Saab’a ödenen 40 milyon Euro dışında, süreç içinde başka ürün ve hizmetler için de ödemeler yapılabileceğini belirtti. Ancak Saab’ın projede hissedar olmayacağını söyleyen Bakan Işık, başka yabancıların hisse sahibi olup olmayacağı konusunun ise henüz gündemlerinde olmadığını ifade etti. Vestel’in elektrik motorunu üretme konusuna talip olduğunu, bu konudaki görüşmelerin başladığını da söyleyen Işık, “Buradan bir sonuç alınırsa, Vestel de projeye dahil olur” diye konuştu. Elektrikli araçlar konusunda çalışmaları olan DRD Otomotiv’in önerilerine de açık olduklarını sözlerine ekledi. (HABERTÜRK / HAKAN ÖZENEN)