Teknoloji ile yeni yaşamı kurmak

0
24

Hitachi, son beş altı yıldır önemli bir değişim sürecinden geçiyor. Nükleer santrallerden güneş enerjisi sistemlerine ve sağlığa kadar farklı alanlarda faaliyet gösteren 81 milyar dolar cirolu şirketin portföyünde, mikro-grid’den trene ve proton ışınıyla kanserli hücreyi vuran cihazlara kadar birçok ürünü bulunuyor.

O zamanki unvanıyla Hitachi Data Systems (HDS) Global Hizmetler İcracı Başkan Yardımcısı Hicham Abdessamad, 10 Eylül’de Çırağan Sarayı’ndaki sunumunun öncesinde “Çok farklı sektörlerde çok çeşitli şeyler imal ediyoruz. Geçmişte çok büyük ölçüde bir ürün şirketiydik; piyasaya ürün veriyorduk” diyordu. Aslında listeyi madencilik işi ve kazı makinelerine kadar uzatmak mümkün; otomobil parçalarını da bunlara ekleyebilirsiniz ama bir yerde durmakta yarar var.

Çünkü Hitachi ve HDS ile ilgili en çarpıcı nokta, bu geniş ürün portföyünden ziyade şirkette yaşanmakta olan büyük değişim. Bir günlüğüne New York’tan Türkiye’ye gelen Abdessamad -herkesin hitap ettiği şekliyle Hicham ya da Türkçesiyle Hişam- bu değişimi en canlı yaşayan kişi. Sunuma başlamasının öncesinde 1 Ekim itibariyle Hitachi Consulting’in CEO’luğunu üstleneceğinin açıklanması sanki bu değişim heyecanını vurgulamak için oluşturulmuş bir atraksiyondu.

Sarayın bir kenarında samimi söyleşimize başladığımızda Abdessamad kritik noktayı, “Bütün bu işlerde yer almamız iyiydi ama bunlar metalaşmıştı. Bunlar, çözüm değil parça işiydi. Rekabet artıp bu ürünler metalaşırken de kâr marjları yüzde 1-2’lere düşüyordu” diyor. Bunların yanında bir de bilgi teknolojisi işinin olması ise, Hitachi için yapısal tarafta Siemens ve GE gibi şirketlerle benzer olan -sanayi odaklı- profilini farklılaştırabileceği düşüncesini doğurdu.

Sanayiye odaklanmış olması ve her yıl Ar-Ge’ye yaklaşık 2,6 milyar dolar harcaması ile güçlü ve inovatif bir mühendislik şirketi kimliğini koruması ile bu dünyada önemli bir rekabet gücüne sahip olan Hitachi, bu rakiplerinde bulunmayan yazılım ve bilgi teknolojisi işlerini sonuna kadar kullanmaya kararlı görünüyor.
Bu bir anlık bir düşünce değil. Abdessamad, “Bilgi teknolojisi işimizi diğer işlerimizle birleştirerek ürettiğimiz çözümlerle büyük sorunları çözme fikrinin aklımıza gelmesinin üzerinden çok zaman geçti. Buna sosyal inovasyon diyoruz” şeklinde konuşuyor. Bu, şebeke kurma, telekomünikasyon ya da otomotiv üzerinden konuşmak yerine akıllı otomobilden veya ağ üzerinden bağlanmış akıllı bir şehirden bahsetme ve bu eksende düşünme anlamına geliyor. Aynı durum, ağ üzerine taşınmış sağlık hizmetleri için de geçerli. Bu sağlığın bir yandan dikey olarak daha iyi ayrıştırılmış ama aynı zamanda topluma fayda sağlama ekseninde şekillendirilmiş bir konu haline getirilmesini sağlıyor.

Bu bölümleme ve anlamı üstlenmek, alt tarafta büyük miktarda iş yapmayı gerektiriyor. Bu, aynı zamanda Hitachi’nin kendi içinde de yapılacak çok işi ortaya çıkaran bir bölümleme olarak ortaya çıkıyor. 300 bin kişinin çalıştığı ve çok farklı işlerin bulunduğu bir şirkette farklı işleri entegre etmenin nasıl mümkün olacağı ve nereden başlanacağı bile kritik sorular haline geliyor. Abdessamad, “Şirket içindeki farklı güçlerin nasıl bir araya getirileceğine odaklandığımızda, pazarda farklılık ya da açık üstünlük yaratabileceğini hissettiğimiz farklı dikeylere odaklanmanın en iyi yöntem olduğu sonucuna ulaştık” diyor. Bundan sonraki adım, çözümleri üretebilmek için bu dikeyleri bir hareket hattında birleştirmek oluyor. Hitachi’nin “her şeyi yapma niyeti olmadığını; sadece bazı şeyleri yapacağını” açıkça ortaya koyan Abdessamad, sadece bilgi teknolojisi ile sınırlı olmayan bir birikime sahip oldukları otomotivi bu alanlardan biri olarak anıyor. Metaller ve alüminyumu da kapsayan birçok ürün grubunda otomotivle ilgili birikimi olan Hitachi, otomobilin kendisini üretmek dışında neredeyse her alanda var. Ancak şirketin güçlü olduğu otomotiv, aynı zamanda yaşanan büyük değişim nedeniyle de önemli bir rekabet alanı.

Google ve Apple gibi geleneksel olmayan şirketler bu alana giriyor. Kendi başına giden ve sürücüsüz araçlar, ağa bağlı otomobil kavramının geliştirilmesine dayanırken otomobillerin her gün büyük miktarda veri topladığı bir dünyaya doğru gidiliyor. Şu anda bu verinin bir yere iletildiği yok ancak bazı üreticiler şimdiden bu verileri toplayıp gerçek zamanlı analiz ederek bu alanda servisler sunmaya hazırlanıyor. Bu, daha iyi otomobiller ya da daha açık olarak kullanım alışkanlıklarına daha uygun otomobiller üretmek kadar otomobili bir mobil cihaz olarak kabul etmeye dayanan servisleri de kapsıyor.

Google ve Apple’ın yaptıkları dikkate alındığında, yeni nesil kullanıcıların bir otomobil aldıklarında içinde başka bir şeye ihtiyaçları olmayacağı görülüyor. Araca bağlanan akıllı telefonlar, yeni nesil otomobili kullananların ihtiyacı olan tek araç olmaya aday. Bu, bilgi sistemlerini üreten oyuncular için büyük bir değişimin kapıda olduğuna işaret ediyor.

Bu dünya, Hitachi’nin iştahını kabartan bir hedef alan oluşturuyor. Abdessamad, “Bluetooth bağlantısı ve akıllı telefonun yeni nesil araçların sahipleri için yeterli olacağı bir dönem kapıda. Hitachi’nin sahibi olduğu Clarion, otomobillerin içindeki konsolları ve bilgi sistemlerini üretiyor. Bu alanda bir şey yapmadığımız durumda, Google Maps gibi uygulamalar nedeniyle, bu işin yıllık yüzde 20-30 aşağı gitmesine katlanmak zorundasınız” diyor.
Otomotiv dünyası ile ilgili acı gerçekler, kimsenin otomobillerde navigasyon sistemini kullanmaması ya da akıllı telefonların bu alanı devralması gibi olguları içerirken otomotiv üreticilerinin daha akıllı ve güvenli otomobiller üretme çabası ise bir süre daha değişmeyecek gibi görünüyor. Burada yakalanabilecek değişim, akıl ve güvenliğin gerçek zamanlı olarak güvence altına alınması.

Hitachi bu noktada sensör teknolojisinin çözümlerine entegrasyonu ile farklılık yaratmanın peşinde. Her yıl milyarlarca sensör üreten şirket, çözüm tarafında bu sensörlerdeki veriyi toplayıp analiz ettikten sonra sonuçları araca gönderme yeterliğine sahip olmanın fark yaratacağının farkında ve bu doğrultuda çözümler geliştiriyor. Abdessamad, “Bu analizi yapıp araca ne yapması gerektiğini bildirebiliriz. Bu şekilde sadece otomotivde değil, faaliyette olduğumuz birçok sektörde fark yaratabileceğimizi düşünüyoruz” diyor.

Trenler, bu alanda şimdiden farklılık yaratan bir örneği ortaya çıkarmış durumda. Hitachi İngiltere’de yazılımın tanımladığı altyapı yaklaşımını kullanarak demiryolu ulaşımını bir sonraki aşamaya taşıyor. Paddingto’dan çıkışla Büyük Batı Ana Hattı’nı ve Doğu Yakası Ana Hattı’nı kullanan trenler Hitachi tarafından işletilirken gerçek zamanlı analitik kullanılarak trenlerde gecikme ya da başka bir sıkıntı olmaması güvence altına alınacak.

Bu hareket sadece otomotiv alanında yaşanacak gelişmelerle ilgili bir fal anlamına gelmiyor. Dijital tarafta son 15 yıldır veri depolama donanımı şirketi olarak tanımlanan Hitachi’nin, büyük ölçüde analitik ve büyük verinin şekillendirdiği bir yapı içinde farklı birimlerin birlikte ürettiği çözümlere odaklanması, şirket açısından önemi bir değişim.

İngiltere Ulaştırma Bakanlığı ile bu ulaştırma projesinde kullanılacak trenlerin üretimi ve bakımı konusunda imzalanan 5,7 milyar paund’luk sözleşme, bu değişimin ciddiyetini ortaya koyan finansal bir gösterge. İşin teknoloji tarafında ise, trenlerin bulundukları yerden, hareket hızlarına, trendeki bütün elektronik sistemlerden enerji tüketimine ve tekerleklerin titreşimine kadar bütün verinin toplanmasına ve tren istasyonda durduğunda verinin dışarıya aktarılmasına dayanan bir sistem kurulmuş durumda. Hitachi yeni nesil trenlerinde bunu yapmak mümkün olurken iş sadece verinin toplanması ve aktarılmasından ibaret değil; bunu kullanarak gerçek zamanlı ve hatta geleceğe dönük öngörüsel analitik yapılıyor.

Yapılan işin en ciddi sınav niteliğinde olan bölümü de burası çünkü anlaşmanın önemli KPI’larından biri, trenlerin zamanında yerine ulaşması. Bu, trende sorun yaratacak bir gelişmenin önceden hissedilmesi ve daha oluşma aşamasında trenin servis dışı bırakılması ya da arıza ile ortaya çıkmasından önce ilgilenilmesine dayanan bir iş modelini ortaya çıkarıyor.

Trenleri satmayacak olan Hitachi’nin ulaşımı ya da trenleri bir servis olarak sunduğu bu modelin kalbinde yazılıma dayanan bir finansal kiralama yöntemi uygulanıyor. Yapacağı ciro, trenlerinin güvenilirliğine bağlı olacak Hitachi’nin iş modelinin merkezinde yazılımın yer alması önemli bir değişim ancak asıl kritik nokta, bütün projenin insanların zamanında ulaşımına odaklanmış olması yani bunun bir sosyal inovasyon projesi olması.

Abdessamad daha çok sosyal inovasyon boyutu üzerinde dursa da şirketin yazılım odaklı gelirlerinin artması konusunda da aynı derecede etkili olacak. Abdessamad, 1 Ekim’de Hitachi Consuting CEO’su koltuğunu devraldığı Philip Parr, Abdessamad’ın Hitachi’de büyüme ve servis inovasyonunun bir sonraki turuna liderlik edecek olmasından memnun olduğunu ifade ediyor.

Hitachi Consulting’de geçirdiği 13 yılın altı buçuk yılında CEO’luk yapan Parr görevi terk ederken geçmişte ABD’ye odaklanan şirketin 6 bin 500 çalışan ile beş katının üzerinde büyümüş olması ve 25 farklı dilin konuşulduğu 50 ülkeye yayılmış bir operasyonu yürütmesi, bu yorumun anlamını pekiştiriyor.
Parr, Abdessamad’ın liderlik yeteneklerine güvenini belirtirken söylediklerinden şu anlam çıkıyor: Bu işin formülünde ağırlık, yetenekli insanlarla çalışmak, müşteriye odaklanmak ve yine müşteriye yüksek değer yaratmak. Abdessamad’ın bu konudaki yeteneklerini anlamak için 15 dakikalık bir görüşme yeterli ancak HDS Global Servisler’in cirosunu iki katına çıkararak 1,3 milyar dolara yükselten ve Parr’ın sözleriyle HDS’nin cirosunun içinde yazılımın payının yüzde 60’a yükselmesinde önemli rol oynayan Abdessamad’ın daha güçlü referanslarının da olduğu aşikar.