Tayvan’ın Endüstri 4.0 dersleri

    0
    47

    Tayvan hükümeti 2017’nin şubat ayında ülkenin makine endüstrisinin kalbi olan Taichung City’de akıllı makinelere giden yolu açacak Akıllı Makineler Geliştirme Ofisi’ni açması, ülkenin iyi hazırlanmış stratejik planında sadece yeni bir kilometre taşı oluşturdu. Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen’in beş inovatif sektör politikasının parçası olan Endüstri 4.0 planı, endüstriyel kalkınma hareketinin merkezinde yer alan Taichung’daki fabrikalardaki donanımın bulut bilişim ve siber-fiziksel sistemlerle yükseltilmesini amaçlıyor.

    Ekonomi Bakanlığı ve Taichung şehir yönetiminin şirketlerle altı ay kadar süren görüşmelerinin ardından açılan ofis, kamu ve özel sektör kaynaklarının entegre edilerek birlikte kullanılmasının yanında var olan sanayi-akademi işbirliğini yeni hedefleri karşılayacak bir işgücü yetenek havuzu oluşturmak için çalışacak bir ağ haline getirilmesini ve sanayinin inovasyonu ile gelişmesine katkıda bulunacak bir güç olarak kurgulanıyor. Nihayetinde bunun işletmelerin satış kanallarını genişletmesi planlanıyor. Bu, teorik olarak sanayi otomasyonu, çevreye etkinin takibi ve nesnelerin interneti uygulamaları şeklinde tanımlanan Endüstri 4.0’ın ete kemiğe bürünmüş halini ortaya çıkarıyor.

    Programın ulaşması planlanan hedeflerin oluşturduğu sacayağının ilk parçası, ülkenin işletmeleri ile akademinin işbirliği ile ulusal düzeyde yetenek bankası oluşturulması. Bu kapsamda yapılan ayrıntılı planlama kapsamında, daha deneyimli çalışanların da okula giderek yeniden eğitilmesi de öngörülüyor.

    İkinci ayak, bütün tarafların kaynaklarının entegre edilmesi ile kalkınma ve inovasyonun hızlandırılması. Hükümet her sektörden fabrikaları otomasyon ile akıllı üretim süreçlerini entegre etmeleri için teşvik edecek. Bunun sonucunda hem üretimde hem de üretim kalitesinde dikkat çekici bir iyileştirme hedefleniyor.

    Üçüncü ayakta yer alan satış kanallarının geliştirilmesi ve genişletilmesi hedefi ise, uluslararası pazarlarda yer bulmak için ülkenin bütün kaynaklarının kullanılmasını öngörüyor. Ülke bu önemli dönemeçte başarılı olmak için endüstriyel tasarım ve pazarlama kaynakları ithal ederek makine ve parçalarının yurtdışında daha fazla kabul görmesini sağlayacak markaları da oluşturma çabasında olacak. 

    İçinde ithal sözcüğü geçmesine karşın bu program ülke içinde bütün boyutları ile düşünülüp kararlaştırılmış bir yerli harekat planı. Bu programı oluşturmayı ve uygulamayı zorlayan olumlu ve olumsuz etkenler bulunuyor.
    Bunların başında dış ticaret dengesi geliyor. 2009’da başlayan resesyonun ardından geçen yedi yıllık dönemde ihracatını yüzde 38,8 artırarak 2016’da 280,5 milyar dolara yükselten Tayvan’ın 2015’ten 2016’ya ihracat artışı sadece yüzde 0,2 olarak gerçekleşti. 23 milyon nüfuslu Tayvan’ın 2016’da 1,125 trilyon dolar olarak gerçekleşen gayrısafi yurtiçi hasılası içinde yüzde 24,9’luk paya sahip olan ihracatı, kişi başına yaklaşık 12 bin dolarla Türkiye’deki kişi başına hasıla rakamını geride bırakıyor. 

    Tayvan’ın makine endüstrisini kaldıraçlayarak kendisini geleceğe taşıma planları başka bazı rakamlara dayanıyor. Elektrik makineleri ve ekipmanları ihracatı, 124,1 milyar dolarla ülkenin toplam ihracat rakamı içinde yüzde 44,3’lük paya sahip olurken bilgisayarlar da dahil olmak üzere diğer makinelerin 30,2 milyar dolarla oluşturduğu yüzde 10,8’lik payla birlikte yüzde 50’nin üzerine çıkıyor. Ülkenin makine ve ekipman ihracatı, 2009’u takip eden dönemde ihracat büyümesinin iki katına yaklaşan yüzde 66’lık büyüme ile dikkat çekerken bilgisayarların da içinde yer aldığı diğer makinelerin ihracatındaki büyüme yüzde 53,6 olarak gerçekleşiyor. Ancak bütün bu katkılara karşın geçen senenin ihracat artışının yüzde 0,2’de kalması, ülke için yeni arayışlara girilmesi kararının neden alındığını açıklamak için yeterli.

    Tayvan’ın Japon kalitesine yakın bir düzeyi tuttururken bu ülkeye göre daha ucuz bir seçenek oluşturan ve Çin’e göre kalitede daha yukarıda kalan makine üretimi, sonuç almak için doğal olarak yönelmenin anlamlı olduğu bir öncelikli alan. Ancak bu önceliğin anlam kazanmasını sağlayan, hükümetin bütün tarafların orkestrasyonunu sağlayan rolü.

    Ülkenin dinamik makine üretim sektörünü şekillendiren çok sayıda küçük oyuncunun sağladığı dinamik yapı için Endüstri 4.0 geçişi, çok büyük bir cazibe yaratmıyor. 23 milyon dolar ciro yapan Pinnacle’da önemli olan, uygun fiyatla makine satılan müşteriye bir telefon kadar yakın olmak ve yüksek servis kalitesini tutturmak. Facebook’tan WeChat’e kadar her mecradan gelebilecek şikayetleri atlamamak, performansın temel kriterlerinden biri. Şirketin pazarlama müdürü Jacky Huang, fabrika turu içinde birkaç dakika ortadan kaybolduktan sonra geri döndüğünde yurtdışındaki bir sorunla ilgili yönlendirmeleri yapmış ve kendi tarafında sorunu çözmüştü. Huang, kendi müşterilerinin fiyat odaklı olduğunu ve maliyeti yükselten sensör-gelişmiş kontrol sistemi karmalarının henüz kendi müşterileri arasında rağbet görmediğini ifade ediyordu.

    Ölçekte yukarı çıkıp YCM gibi dünyanın dört bir yanında servis kalitesini sağlamak için 50 servis merkezi kurmuş dev bir organizasyona gelince, dengeler tamamen tersine çevriliyor. YCM öncelikle kendi iç operasyonunu kontrol etmek için akıllı üretim süreçlerine ihtiyaç duyan bir şirket olarak bu inovasyona çok daha yakın. Fabrika içinde üretilen değeri ve üretimdeki aksamaları takip etmek için gerek duyulan akıllı süreçleri müşterilere sunma konusunda da açık durumdalar.

    Makine parçaları üreticileri arasında da, bu yeni Endüstri 4.0 politikaları küçükten büyüğe doğru aran biçimde kendisine yer buluyor. Taichung City şirketlerinden Hiwin Technologies, hassas makine parçalarının üretimindeki güçlü bir oyuncu olarak Endüstri 4.0 çözümlerine çok yakın duruyor. Otomasyon sistemlerinin kilit bileşenlerinin üretiminde uzun süredir deneyim kazanan ve akıllı fabrikalar için oluşan talebi gören Hiwin, Endüstri 4.0 çözümlerini sağlama konusunda oldukça istekli. Taichung’daki şirketleri akıllı üretim teknolojilerine çeken ise uluslararası rekabet güçlerini artırabilmek için üretim süreçlerinde ve ürün geliştirmede akıllı üretim teknolojilerini kullanmanın değerini görmeleri. Hükümetin çabaları ile birlikte bütün bu dinamikler, Tayvan’ı akıllı makinelerin uluslararası bir üretim merkezine çevirme niyetine hizmet ediyor. Bölgede artan rekabetin yarattığı tehdit ise, bu konudaki çevikliği besliyor. Bunu besleyen bir diğer dinamik ise, ortaya yeni çıkan trendlerin ve değişen üretim gereksinimlerinin esnekliği gerekli kılması.

    Tayvan’ın kalkınma ve gücünü sürdürme konusunda belirlediği beş öncelikli sanayi arasında biyoteknoloji, ilaç, ulusal güvenlik ve yeşil teknoloji yer alıyor. Bütün bunların, kapsamlı bir plan içinde birbirlerini destekleyerek Tayvan’ın planlarına hizmet etmesi bekleniyor. Tayvan yönetimi, bu yolun sonundaki ödülün çok büyük olduğunu düşünüyor.

    Akıllı makine teknoloji ile süreçlerinin geliştirilmesi ve bunun kalite tarafındaki etkisi, otomotiv sektöründe geniş yer bulan Tayvan makine endüstrisinin bu sektörde makine satışlarında karların azalmasından kaynaklanan sıkıntıları azaltması bekleniyor. Tayvan yönetimi, makine endüstrisinin rotasını otomotivden havacılık ve uzaya çevirmesi ile bu karlılık baskısından uzaklaşmasını hedefliyor. Bu hamle ile gelecek yirmi yılda Tayvan’ın makine endüstrisinin 5,3 trilyon dolarlık bir ekonomi yaratması planlanıyor. Bu rakam, Tayvan’ın şu andaki rakamlarla 20 yıllık toplam ihracatına ve yine şu andaki rakamlarla ülkenin beş yıllık GSYİH’sine yakın.

    Bu inanılması güç rakama ulaşılması için Taichung’da yedi endüstrinin geliştirilmesine dayanan bir Endüstri 4.0 kalkınma planı uygulanıyor. Buna göre Taichung,

    1.      Hassas makine ve robot alanındaki çalışmalarla akıllı makinelerin merkezi haline getirilecek.
    2.      Havacılık ve uzay alanındaki çalışmalar sonucunda Taichung’da yeni bir havacılık ve uzay sanayii kümelenmesi oluşturulacak.
    3.      Elektrikli otomobiller alanındaki çalışmalarla düşük karbon salımlı akıllı araçlar geliştirilecek.
    4.      Ahşap işleme sanayii geliştirilecek.
    5.      Tayvan Fotonik Vadisi projesi ile foton teknolojileri ve optik teknolojisi alanında adım atılacak.
    6.      El aletleri alanında atılan adımlarla donanım alanında gelişme sağlanacak.
    7.      Bisiklet ve parçaları ile ilgili çalışmalar ve sağlık deneyimi sektöründe geliştirmeler yapılacak.
     
    Bu canlılık Taichung’un diğer ülkelerden insanları çekmeye başlaması ile daha da artarken, Taichung yönetimi bunun daha da ileri gitmesi ve özellikle girişimci şirketleri çekmek için çaba sarf ediyor. Göç almadaki artış ve şehirde yaşayanların ortalama yaşı, bu hedefe ulaşma konusunda umut veren göstergeler olarak kabul ediliyor. Yaratıcı bir şehir için temel ilkeleri yetenekli insanlar, teknoloji ve hoşgörü olarak belirleyen Tayvan yönetimi, ülkenin gelecekteki nüfus yapısının normali olarak Orta Tayvan’ın Taichung merkezli yükselişine büyük rol biçiyor. Yaratıcı ve girişimci yeteneği bulunan insanları çekmek için planlar yapan Taichung yönetimi altyapı yatırımları konusuna gereken önemi veriyor. Taichung’daki  Bilim Parkı’na 2,31 milyar dolar (70 milyar Yeni Tayvan Doları) yatırım yapacağını açıklayan Tayvan hükümeti, özellikle Güneydoğu Asya’da akıllı makine ekipmanları, çevre birimleri ve sistemleri alanında lider ihracatçı olma hedefi bulunuyor. Akıllı makine tanımlamasının içine robotik, IoT, büyük veri, akıllı teknolojiler, hassas mekanik sitemler ve akıllı üretimi yerleştiren Tayvan’ın, şu anda var olan üretim tabanını ne yöne evireceği ve yeni yetenekleri hangi noktalarda ekleyeceğini görmek zor değil. Taichung’da yakalşık 264 milyon dolara (8 milyar Yeni Tayvan Doları) inşa edilecek Taichung Yazılım Parkı’nda 5 bin iş yaratılacağını bilmek bu iddianın boş olmadığını anlamayı sağlıyor.