Anadolu Cam gözünü dünyanın ilk 3’üne dikti

0
268

Cam sektörünün global oyuncusu konumundaki Şişecam Topluluğu şirketlerinden Anadolu Cam Sanayii A.Ş., Türkiye ile birlikte Gürcistan, Rusya ve Ukrayna olmak üzere dört ülkede toplam 10 üretim tesisiyle faaliyetlerini sürdürüyor. Türkiye’deki üç tesiste (Mersin, Eskişehir, Bursa) 920 bin ton/yıl, Rusya Federasyonu’ndaki beş tesiste 1,2 milyon ton/yıl, Gürcistan’daki tesiste 60 bin ton/yıl, Ukrayna’daki tesiste 85 bin ton/ yıl olmak üzere, toplamda 2,2 milyon ton/yıl üretim kapasitesine sahip şirket, bu üretim kapasitesiyle Avrupa’nın dördüncü, dünyanın beşinci büyük cam ambalaj üreticisi konumunda. Net satışları 2013 yılında 1 milyar 523 milyon TL’ye ulaşan Anadolu Cam’da, cironun yaklaşık yüzde 42’si yurtdışı faaliyetlerinden sağlanıyor. Dünyanın en büyük üç cam ambalaj firmasından biri olmayı amaçlayan Anadolu Cam, vizyonuyla uyumlu genişleme hedefleri çerçevesinde, cam ambalaj tüketiminin artış gösterdiği coğrafyalara yoğunlaşırken, yakın bölgelerdeki yatırım ve birleşme fırsatlarını da değerlendirmeye devam ediyor.
 
Dört ülkede devam eden büyüme yatırımlarının yanı sıra modernizasyon ve iyileştirme yatırımlarını da sürdüren Anadolu Cam, 2013 yılında toplam 313 milyon TL tutarında yatırım harcaması yaptı. 2013’te maliyet düşürme, üretim verimliliğini yükseltme, hafif şişe üretimi, ürün kalitesinin iyileştirilmesi gibi konulara önem vermeye devam eden şirket, yıl içinde de yatırımlara yönelik yeni çalışmalar başlattı. Örneğin, Eskişehir’de üç yeni makine ile güçlendirilen, organik boyama, çok renkli ve hassas baskı yapabilen makinelerle donatılmış yeni dekorlama tesisi faaliyete geçirildi. Ayrıca Mersin fabrikasında üretim verimliliğini artırmak amacıyla bir fırının soğuk tamir çalışmaları tamamlandı. 2013 yılındaki yatırım harcamaları kapsamında bütün fabrikalarda, enerji tasarrufu başta olmak üzere çeşitli geliştirme ve maliyet düşürme çalışmalarına hız veren Anadolu Cam, bu sayede Türkiye’de yaklaşık 11,1 milyon TL civarında tasarruf sağladı.
 
Küresel cam ambalaj pazarı 2013 yılında bir önceki yıla göre yüzde 5 artış göstererek 36,8 milyar dolar seviyesine yükseldi. İçecek ve gıda sektörleri 26 milyar dolarla toplam pazarın en geniş hacmini oluştururken sağlık ve kişisel bakım en hızlı gelişim sağlayan sektörler arasında yer aldı. Türkiye’de ise cam ambalaj talebinde özellikle maden suyu, su, süt, bira ve şarap sektörlerinde artış görülüyor. Talepteki bu artışın yanı sıra ürün çeşitliliği eğilimi de cam ambalajın gelişimini hızlandırıyor.

Anadolu Cam’ın 2013 yılı başında 164 milyon dolarlık yatırımla hayata geçirdiği Eskişehir fabrikasına “camın yolculuğu” nu görüntülemek için gidiyoruz. Dışarıdaki sıcak hava, içeride 45 dereceye yükselebilen sıcaklığa adaptasyonda zorluk yaşamayacağımızı düşündürüyor. Camın kademe kademe katı halden sıvıya sonra tekrar katıya geçiş süreci görülmeye değer.

Topkapı’daki üretim Eskişehir’e kaydırıldı 
Eskişehir fabrikasının yapımı 2011 yılında başladı. Aralık 2012’de İstanbul Topkapı’daki tesis kapatılarak 2013 yılı başında üretim buraya kaydırıldı. 450 bin metrekare büyüklüğe yakın arazide işin ilk basamağına, harman dairesine doğru gidiyoruz. Yakında Anadolu Cam’daki çalışma hayatında 30’uncu yıla girecek olan bir çalışan da bize rehberlik ediyor. Harman dairesine ulaşmadan yolda 100 metre yüksekliğinde iki baca görüyorsunuz. Fabrikada, her fırına ait bir baca bulunuyor. Üretimin mutfak kısmı olan harman, malzemenin hazırlandığı yer demek. Hammadde, Şişecam’ın kimyasallar grubu bünyesindeki Camiş Madencilik tarafından tedarik ediliyor. Harmanda karışım hazırlanıp içine cam kırığı da ekleniyor. Anadolu Cam’ın topladığı, çoğu baskısında hata olan şişeler fabrikaya gelirken, geri dönüşümden gelen bu malzemenin yanı sıra fabrikanın randımanına göre ıskartaya çıkanlar içinden de eklemeler yapılıyor. 2011’de hayata geçen “Cam Yeniden Cam” projesiyle şu ana dek 350 bin ton camın, yani 1,5 milyar adet cam şişenin çöpe gitmesi önlendi. Atık cam miktarının yıl sonunda 450 bin tona ulaşması bekleniyor. Hammadde içerisindeki cam kırığı miktarı arttıkça hem enerji hem de doğal kaynak kullanımı azalıyor. Üretimde her yüzde 10 oranında cam kırığının girdi olarak kullanılması, hammaddenin yüzde 12, enerjinin yüzde 2,5 ve karbon emisyonlarının ise yüzde 5 oranında azaltılmasına yarıyor.
 
Cam, defalarca geri dönüştürülebilen bir malzeme. Otomatik bir sistemde hazırlanan ve devasa mikserlerin harmanla karıştırdığı cam kırıkları konveyörlerle fırınlara veriliyor. İçi su- hava soğutmalı sistemlerle gözlenebilen fırınlarda erimek üzere olan harman kütleleri alev sıcaklığında. Yaklaşık bin 500- bin 600 dereceler… Aşağıda akan cam kütlesi bir taraftan çekilip diğer taraftan beslenerek seviyesi aynı tutulmak koşuluyla sürekli cam çıkışı yapılıyor. Fırında, içi aksa da aynı seviyede kalan, sıcak, stabil bir cam var. Hem o sıcak camın hem yukardan gelen alevin ısısıyla eritme gerçekleşiyor. Elde edilen ilk ürün aslında erimiş cam. Daha sonra çalışma havuzuna geçecek olan erimiş cam bölümde çalışan kişinin belirlediği sıcaklıklarla bir miktar dinlendirilip “foreheart” denilen, her bir ürün için belirlenmiş şartlandırma kanallarında tutuluyor. Yani kesileceği damla sıcaklığı belirleniyor; cama belli bir sıcaklık ayarı yapılıyor.
 
Yıllık 180 bin ton kapasite
Türkiye’de ecza şişeleri üreten tek fabrika olan Eskişehir Anadolu Cam fabrikası yüksek alkollü içki şişelerinden kavanozlara yıllık 180 bin ton kapasiteye sahip. Fabrikada renk farkına göre iki fırın bulunuyor: A ve B. A fırınında bira şişelerinin ya da ilaç şişelerinin olduğu gibi bal rengi üretim yapılıyor. B fırınında ise renksiz ya da “beyaz” denen cam üretiliyor. Fırınlar sadece çıkan ürünün rengi yönünden değil, harmanları ve yapısal özellikleriyle de birbirinden farklı. Aynı fırından beslenen yedi ayrı hatta, yedi ayrı ürün üretiliyor. Bir hattan kavanoz, bir hattan su şişesi, bir diğerinden bira şişesi geliyor.
 
Şekil alan ürünün sağlamlığını ölçmek için, camın tavlama fırınında gerilimi, “tansiyonu” alınıyor. Şişe ya da kavanoz kademeli olarak 550 derece sıcaklığa çıkarılıp sonra kademeli olarak soğutuluyor. Sıralı düzende, her 15-20 dakikada bir kontrolleri yapılan şişelerin muayene makinelerinde olası cam hataları kameralar vasıtasıyla görülüp ıskarta ediliyor. Iskarta oranı ayda yüzde 3-4 civarında. Bütün kontrollerden geçen ürünlerin son olarak ters çevirici ünitesinde, içlerinde yabancı madde olma ihtimaline karşı denetimi yapılıyor.