Pfizer küreselde büyük oynuyor

0
62

Pfizer, Türkiye’de 1957’den beri, üretimden, Ar-Ge çalışmalarına kadar çok geniş bir alanda faaliyet gösteriyor. 1000 çalışanı ile Türkiye tıbbına sunduğu ürünlerin yüzde 78’ini Türkiye’de üreten Pfizer, Türkiye ilaç sektöründe yüzde 4,5 pazar payıyla üçüncü sırada yer alıyor. Pfizer, 2012’den bu yana pnömokok aşısını Türkiye’de üretiyor. ABD ve İrlanda’nın ardından Pfizer’in dünyadaki üçüncü aşı üretim merkezi Türkiye. Pfizer’ın globalde atadığı en büyük sorumluluklardan birini üstlenen Gürdoğan, bu göreve atanan ABD vatandaşı olmayan ilk Türk. Kurum Yönetim Takımları’nı da yöneten Gürdoğan, toplu satın alma organizasyonları ve bağımsız dağıtım ağları ile ticari ilişkileri kurmak ve satış ve ticari takımlar ekibini de yönetiyor. Pfizer Amerika Başkanı’nın gündemi çok yoğun. İşte bu gündeminden paylaştıkları…

Pfizer’daki kariyer sürecinizi anlatır mısınız? Bugüne kadar hangi görevlerde bulundunuz? Yeni göreviniz ve sorumluluk alanınız hakkında bilgi verir misiniz?
Pfizer ailesine 1995 yılında katıldım, kariyerimin ilk 15 senesinde Pfizer Türkiye bünyesinde farklı görevlerde bulundum. Daha sonra beş sene bölgesel görevlerde rol aldım. Aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 23 ülkeden oluşan Doğu Avrupa Bölge Başkanı oldum. 2015 itibariyle de tüm ailemle birlikte New York’a taşındık ve 53 ülkeden oluşan basta İngiltere, Almanya, Fransa, İspanya ve İtalya olmak üzere tüm kıta Avrupası ülkeleri, Türkiye, Rusya, Kafkasya ve Orta Asya’ya kadar uzanan oldukça geniş bir bölgenin ticari operasyonlarından sorumlu Başkan Yardımcısı olarak görev yaptım. Pfizer Amerika’da iki iş birimi var. Benim üstlendiğim başkanlık görevi bu liderlikler arasındaki en büyük boyuta sahip olanı ve ciddi büyüme beklentisi olan bir iş. Ülkenin her yanına yayılmış büyük satış teşkilatlarının ve merkez ofislerde çalışan birçok farklı fonksiyondaki ekibin yönetiminden sorumlu olacağım. Bu pozisyonda Amerika steril enjektabl ürünler, Amerika biyobenzerler ve Amerika kurum yönetim takımlarını yöneteceğim.

Biraz bu alanlar hakkında bilgi verir misiniz?
Steril Enjektabl ürünler, özelikle hastanelerde ameliyat sırasında, yoğun bakımda veya klinikte kullanılan damardan verilen kemoterapi ilaçları, anestezi ilaçları, ağrı kesiciler, anti-inflamatuarlar, anti-infektifler, anti-fungallar, hormonlar, multi-vitaminler gibi çok fazla çeşitteki tedaviler. Biyobenzerler, biyolojik ilaçlar aktif maddeleri kimyasal olarak üretilmek yerine canlı/yaşayan hücrelerden oluşan bir sistem içinde üretilen tıbbi ürünlerdir. Bu ilaçlar, kanser, diyabet, büyüme bozuklukları, hemofili ve hepatit gibi birçok hayatı tehdit eden ve kronik hastalığı başarıyla tedavi etmek için kullanılmaktadır. Biyobenzer ürünler, referans biyoteknolojik ürünlerin versiyonlarıdır. Referans ürünlerin patent süresi dolduktan sonra üretilirler. Kurum Yönetim Takımları alanında ise Pfizer’in Amerika sağlık sisteminin çok temel paydaşlarından biri olan Toplu Satın Alma Organizasyonları ve de Bağımsız Dağıtım Ağları ile ticari ilişkileri kurmaktan, gerekli ticari anlaşmaları yaparak gerekli ürün akışını sağlamaktan sorumlu satış ve ticari takımların görev yaptığı ekibi yöneteceğim.

Yöneteceğiniz ciro ve büyüklüğü ne olacak?
Pfizer Amerika, ABD bünyesindeki 50 eyaleti kapsıyor ve Amerika satışları Pfizer’in toplam satış miktarının yüzde 40’ını oluşturuyor. Doğal olarak Amerika, Pfizer genelinde açık arayla en yüksek satışın yapıldığı ülke. Pfizer tüm dünyada 52 milyar dolarlık gelire sahip. Ben ise Pfizer’in global cirosunun yüzde 10’undan sorumluyum.

Türkiye’nin global anlamda Pfizer adına stratejik önemi nedir? Türkiye ilaç yatırımı konusunda nasıl bir potansiyele sahip sizce?
Pfizer Türkiye tıbbına sunduğu ürünlerinin yüzde 78’ini ülkemizde üretiyor. Türkiye ilaç sektöründe yüzde 4,5 pazar payıyla üçüncü sırada. Pfizer, 2012’den bu yana pnömokok aşısını Türkiye’de üretiyor. ABD ve İrlanda’nın ardından Pfizer’in dünyadaki üçüncü aşı üretim merkezi Türkiye’dir. Pfizer, yerli üretici Mefar ile işbirliği kapsamında yeni bir üretim teknolojisi transferi gerçekleştirerek Türkiye’nin hem pnömokok aşısı açısından kendi ihtiyacını karşılayan bir ülke konumuna gelmesine, hem de bu alanda bilgi birikimine sahip insan kaynağının yetişmesine katkıda bulundu. 2016 itibariyle 10 milyonuncu doz aşı üretimini tamamlayan tesisimiz, erişkin risk gruplarındaki aşı ihtiyacını da karşılayabilecek kapasiteye sahip.

Teknoloji transferi, yeni ilaçlar ve kategorileri hakkında ne düşünüyorsunuz? Geleceğe yönelik ilaç ve ilaç sektörünü dünyada ve Türkiye’de neler bekliyor?
Sektörün Ar-Ge harcamasının her yıl yüzde 2,8 artması ve 2022 yılında 183 milyar dolar olması bekleniyor. Geleneksel teknolojilerden farklı olarak bilgiyi ürüne dönüştürme süreci çok daha karmaşık, üretimde kalite süreçleri çok daha hassas ve kritik olan bu alanın önemli bir ürünü de aşıdır. Bugün baktığımızda dünyada en yüksek satış tutarındaki ilk on ilaç arasında sekizi biyoteknolojik ve bu eğilimin devam etmesi bekleniyor. Türkiye’de de buna paralel bir durum olduğunu söyleyebiliriz. İleri teknolojiye odaklanmak, küresel rekabetçiliği arttırmak önemli.

İlaçta yenilikçi gelişmeler ve iş modelleri konusunda neler gündemde?
İlaç alanında online platformların daha çok kullanıldığı bir iş modeline geçiş olacağını düşünüyorum. Pfizer olarak yenilikçi uygulamalarımızdan biri bulut tabanlı İK veritabanı sistemimiz. Sistem, çalışanların kendi bilgilerinin sorumluluğunu üstlenmesine olanak tanırken, yöneticilerin ise hem çalışan hem de yönetici olarak, ekibinin tüm bilgilerine ve sistemsel değişikliklere hakim olmasını sağlıyor. Mobil kullanım olanağı da sunan sistemin bir diğer özelliği ise, bilgisayardan yapılabilen tüm işlemlerin mobil olarak istenilen yerde ve istenilen zamanda yapılabilmesine imkan sağlaması. Ayrıca, dünya çapında bütün Pfizer’larde bir takım ruhu oluşturmak adına OWN IT! (Sahiplen!) adını verdiğimiz bir çalışma kültürü uyguluyoruz. Bu kurumsal kültür kapsamındaki Head, Heart and Guts yani Akıl, Yürek ve Cesaret isimli liderlik geliştirme programımızla da eğitimler ve rehberlik desteği sunuyoruz.

Pfizer’daki en büyük hedefiniz nedir?
Kariyerim boyunca hep keyif aldığım, mutlu olduğum ve geriye dönüp baktığımda gurur duyacağım işler yapmayı hedefledim. Özellikle, birden fazla ülke ile çalışmak, farklı kültürleri öğrenmek ve o kültürlerin insanlarına dokunmak için müthiş bir fırsat oldu. İnsan sağlığı için çalışıyor olmak motivasyon kaynağı. Yenilikçi tedaviler geliştirerek, bu tedavilere ihtiyaç duyan hastaların ve de ailelerinin yaşamlarına değer katabilmek, bu sürece bireysel olarak kendi katkımı yapabilmek en büyük hedefim.