Mükemmel üretim odaklı Sarar, daha fazla büyümeyi hedefliyor

0
239

Abdurrahman Sarar’ın 70 yıl önce Eskişehir’de 13 metrekarelik terzi dükkanının kapısına Sarar tabelasını asmasıyla başlamış hikaye. Bir süre sonra da tüm şehirde ünü yayılıp sırrının ne olduğu kendisine sorulduğunda Abdurrahman Sarar, “Mükemmeli üretme arzusu” cevabını vermiş. O günden bugüne geçen zamanda Sarar, hazır giyim sektörünün  en bilinen markalarından biri olarak yurtdışında da kendini kanıtlamayı başardı. Şirket beş kıtada, 50’den fazla ülkede mağazaya sahip.

Sarar Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Sarar, gelecek hedeflerini de tek bir cümleyle özetliyor: “Daha fazla büyümek.” 1982 yılında ilk fabrikasını Eskişehir’de açan Sarar, daha sonra 1996’da ikinci konfeksiyon fabrikası CCS’yi açıyor. Aynı yıl Eskişehir Sümerbank Basma Fabrikası’nı satın alarak ev tekstil ve gömlek fabrikasını hayata geçiriyor.

2000 yılında Düsseldorf’ta Sarar Europe GmbH şirketi kuruluyor. Sarar’ın Avrupa’daki ilk mağazası olan Belçika mağazasını, Avusturya, İspanya, Macaristan, İsviçre ve Çek Cumhuriyeti’ndeki mağazaların açılışı izliyor. “Tüm dünya için moda” hayaliyle Abdurrahman Sarar’ın açtığı terzi dükkanı, yavaş yavaş yurtdışında da büyümeye başlıyor.

2001 yılında Sarar USA şirketinin kurulmasıyla, Amerika Sarar modası ile tanışıyor. Bu ülkede 2002 yılında New York’taki mağaza açılışını Teksas, Las Vegas, New Jersey, Chicago, Washington ve Hollywood mağazalarının açılışı izliyor. 2012 yılında ise Düsseldorf’taki “Kral Yolu” olarak anılan Königsallee Caddesi’nde moda tutkunlarıyla buluşuluyor. Sarar’ın Avrupa’daki mağaza sayısı 17’ye ulaşıyor.

Bu yıl 70’inci yılını kutlayan Sarar’ın Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Sarar, başarının altında yatan hikayeyi anlatarak, yurtdışı ve yurtiçi yatırımları ve gelecek hedefleriyle ilgili sorularımızı yanıtladı:
 
Sarar, ABD’ye ilk giden öncü Türk markalarından. İlk yurtdışına açıldığınızda olumsuzluklar yaşadınız. Şu anda oldukça başarılı bir şekilde ilerliyorsunuz. ABD’deki bu süreci anlatır mısınız? ABD sizin için neden bu kadar önemli?
Bilmeyenler oluyor, mesela bizi İtalyan markası sanıyorlar. Biz de diyoruz ki, “Made in Turkey”; Türk markasıyız. 1999 yılından beri Türkiye’yi yurtdışında temsil ediyoruz. İlk gittiğimizde ABD’deki bir müşterimizden 11 tane mağaza satın aldık. Orada çalışan 120 kişiyi de almış olduk ama daha sonrasında o mağazaları kapadık ve yeni mağazalar açtık. Zarar eden yerlerden çıkarak kâr eden yerlere geçtik. Şu an 16 tane mağazamız var ve 17’nci mağazamız da yolda. Hedefimiz, 2023 yılına kadar ABD’de 100 mağaza açmak ancak 50 mağaza da bizim için gayet başarılı bir rakam olacaktır. Amacımız Türkiye’de olduğu gibi ABD’de de mağazalaşabilmek, yatırımlar yapabilmek, depolar tutabilmek. ABD büyük bir pazar; bir dünya pazarı. Çinli’si, Rus’u, Avrupalısı herkes orada. Turistin geldiği yerlerde güzel işler yapılıyor.
 
Diğer ülkelere dönük planlarınız neler?
55 ülkede varız. İşlerimiz oldukça olumlu gidiyor. Daha fazla mağaza açmaya da devam ediyoruz. Pazarın iyi olduğu, iş yapabildiğimiz her yerde de mağazalaşacağız ilerideki dönemde. Dünyada her yere açılmayı düşünüyoruz. Japonya, Çin, Avrupa ülkeleri, Hindistan, Pakistan, Rusya’da varız. Ve daha pek çok lokasyonda da mağaza açacağız.
 
Yurtdışında bir Türk markası olmanın zorlukları neler?
Hiçbir zorluğu yok ancak tek önemli nokta yurtdışına çıkmadan önce markayı tescil ettirmek. Tescilli marka olarak çıkılması lazım. Biz bu şekilde çıktığımız halde, Rusya, Polonya, Macaristan’da aldılar ve hâlâ daha bunlarla mücadele ediyoruz. Dünyadaki bütün açıldığımız ve açılacağımız ülkelerde Sarar markasını tescil ettiriyoruz. Neden? Karşınıza pat diye Sarar çıkıyor ve bu daha önceden Polonya’da tescillenmiş, sen alamazsın deniyor.
 
Türkiye’de toplam kaç noktada varsınız? Yeni açılması planlanan noktalar nereler?
Toplam 200 noktada bulunuyoruz. Yeni açılması planlanan noktalar da genel olarak AVM’ler. AVM’ler aslında çok avantajlı yerler değil. Aslında daha çok cadde mağazacılığı kazançlı. Ancak iyi AVM’lerde de olmaya devam edeceğiz. En son olarak Zorlu ve Akasya’da da yer aldık. Yakın zamanda Özdilek bir AVM açacak Levent’te, orada da yer alacağız. Aslında hemen yanında bir mağazamız da var ancak yine de AVM’de yer alacağız.
 
Hazır giyimde yurtdışından pek çok yabancı marka da Türkiye’ye geliyor. Bu da rekabeti artırıyor. Bu konuda neler söylersiniz?
Rekabet olmazsa bereket olmaz. O yüzden de yurtdışından markalar gelmeli. İçerideki markalar da kendilerine çeki düzen verecek. Ben yurtdışına açıldığım zaman bu markalar bana neden geldin diyorlar mı? Nedenim belli, oraya yatırım yapacağım ve kazanacağım. O yüzden onların da buraya gelmekteki amaçları aynı. Herkes kendine çeki düzen vermeli. Piyasaları rekabet götürür, rekabet olan yerde de bereket olur.
 
Mağazalaşma dışında hedefleriniz var mı?
Gayrimenkullerimiz var ve bunları değerlendireceğiz. İstanbul’da Beylikdüzü’nde bir otel projemiz var. Eskişehir’de bir AVM ve termal projemiz var. Bunlar en geç iki-üç sene içerisinde olacak işler. Bu yatırımlar yaklaşık 150 milyon dolarlık yatırımlar olacak.
 
SarEv markanız bulunuyor ev tekstilinde. Nasıl bir ilerleme kaydettiniz? Mevcut üretimin içerisinde SarEv ne kadar paya sahip?
1996 yılında başladık SarEv’e ve güzel bir şekilde ilerliyoruz. Dış pazarlara mal satıyoruz. SarEv markasıyla da iç piyasaya girdik. Şimdiki hedefimiz yurtdışına açılmak. Hedefimizi küçük koymayacağız. Fransa, İngiltere’ye mallar yapıyoruz, koleksiyon satıyoruz. Toplam üretimin yüzde 10’u SarEv. SarEv dışında Sarar Home da ayrı bir marka olarak devam edecek. Yurtdışındaki altı markaya Sarar koleksiyonları satıyoruz. Sarar Home ve SarEv olarak toplam 10 mağazamız bulunuyor. Açmaya devam edeceğiz.
 
Sarar Sartoria’dan bahseder misiniz?
Kişiye özel dikim yapıyoruz. Kime dikilecekse özel ölçüleri alınıyor, seçim yapıyorlar ve bir hafta, 10 gün içinde teslim ediyoruz. Bizim aslında mesleğimiz bu. Sartoria tüm üretimin yüzde 10’unu kapsıyor. Başbakanı, cumhurbaşkanını, ünlü işadamlarını giydiriyoruz.
 
Sarar günde kaç takım elbise üretiyor?
Günde 2 bin 500 takım elbise üretiliyor. Günde 200 bin metre kumaş kesiyoruz.
 
Kozmetiğe adım atacağınız söylentileri vardı. Hâlâ düşünüyor musunuz?
Yakın bir zamanda bu yönde planımız var. Çalışmalara devam ediyoruz.
 
Aksesuarlar üretimin ne kadarı?
Toplam üretimin yüzde 5’i kadar.
 
Online satışlara başladınız. Ciroyu ne kadar etkiledi?
Online satışlar henüz tam olarak oturmuş değil. Yüzde 5 gibi bir etkisi olur.
 
Eskişehir’deki fabrikanızda fason üretim yapıyorsunuz. Yeni markalara üretim var mı gündeminizde?
Yurtdışına koleksiyon satıyoruz. 15 yıl boyunca Boss markası ile çalıştık mesela. Her yıl yeni marka ekleniyor. Aşağı yukarı altı marka ile çalışıyoruz. Bunlara yenileri eklenecek.
 
2013 yılında Sarar’ın cirosu ne kadar oldu? Yurtiçi-yurtdışı dağılımı nasıldı? Kurdaki çıkış sizi etkiledi mi?
Aşağı yukarı 400 milyon dolar ile kapattık. Yurtiçi yüzde 65, yurtdışı yüzde 35 düzeyindeydi. Bizi kurdaki artış etkilemiyor. Neden etkilemiyor? Çünkü dolarla, euro’yla, Türk lirasıyla da mal alıyoruz. Bir kazan düşünün biz orada hepsini karıştırıyoruz. Sonunda da kazançlı çıkıyoruz.
 
70 yıllık bir markasınız. Hazır giyimin duayenlerinden olarak, sektöre baktığınızda nasıl bir tablo görüyorsunuz?
Sektör gerçekten çok başarılı ilerliyor. Yeni başlayan arkadaşlara da ilk tavsiyem merdivenaltı üretim yapmamaları, hedeflerini büyük tutmaları olur. Sektörün önü çok açık; dürüst olmak ve sonrasında da yeni pazarlar bulmak çok önemli.
 
Gelecek hedefleriniz neler?
Hedefimiz daha da büyümek, yeni alanlara girmek. Şimdiden ben bunu, şunu yapacağım dersem yalan olur ama hırslıyız ve ilerlemeye devam edeceğiz bu şekilde.