Küresel teknoloji lideri

0
54

Kariyer basamaklarını birer birer tırmanan Serpil Timuray, hedeflerine odaklı güçlü bir takım kaptanı. Fortune Türkiye’nin “En Güçlü 50 Kadın” listelerinin müdavimlerinden olan Timuray, Fortune ABD tarafından hazırlanan global listede de 2016 yılında 23’üncü sırada yer aldı. Timuray, Ocak 2014’ten beri Vodafone Grubu Afrika, Orta Doğu, Asya, Pasifik (AMAP) Bölge CEO’luğu görevini yürütüyordu. 15 Ekim 2016 itibariyle Vodafone Grubu Ticari Operasyonlar ve Strateji Dünya Başkanı görevine getirildi. Bir önceki görevinde elde ettiği başarı, şüphesiz yeni görevinde kendisine önemli referans oldu. Görevde olduğu süre içinde Vodafone Grubu, 2015-2016 mali yılında, AMAP Bölgesi’nde abone sayısını yüzde 5 büyüttü ve 341 milyon aboneye ulaştı.  Toplam gelirler yüzde 7 arttı ve 13,2 milyar sterlin olarak gerçekleşti. Büyüme hamlesi Timuray’ı yeni sorumluluklara hazırladı. Yeni görev, grubun marka, ürün ve servis portföyü, cihaz portföyü, pazarlama, satış, dağıtım, müşteri hizmetleri fonksiyonları ve bu fonksiyonlardaki yetenek gelişimine liderlik etme sürecini başlattı.

Timuray, Vodafone Grubu’nun stratejilerinden sorumlu. Bu görevlerin yanı sıra inovasyon ve transformasyon programlarını yönetiyor ve grubun 50 ülkede 32 telekom operatörü ile anlaşmalı işbirliği hizmetlerine liderlik ediyor. Kısaca yeni görev Timuray’ı Vodafone Grubu’nun en güçlü isimlerinden biri haline getirmiş durumda. Vodafone Grup CEO’su Vittorio Colao, yeni görevini lanse ederken, “Marka, pazarlama ve ticari stratejiler alanlarında güçlü geçmişe sahip Timuray, AMAP Bölge CEO’su olarak Vodafone Grubu’nun en hızlı büyüyen pazarlarında başarı sergiledi. Operasyonel liderliğiyle önemli işlere imza attı. Timuray ile yeni görevinde birlikte çalışmayı sabırsızlıkla bekliyorum” diyordu.

Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olan Timuray, 1999 yılında girdiği Danone’de 2002-2009 yılları arasında Türkiye ülke müdürlüğü görevini yürüttü. 1 Ocak 2009’da Vodafone Türkiye’nin CEO’luğuna getirildi.

2009-2014 yılları arasında icra kurulu başkanlığını yaptığı Vodafone Türkiye’yi beş yılda, sektörünün en hızlı büyüyen operatörü haline getirdi. Timuray’ın iş karnesi, ilkleri gerçekleştiren ve sosyal projelerle kendinden emin ilerleyen yönetici profili sergiliyor. Vodafone ile beraber dijital dönüşüm stratejisini hayata geçiren Timuray, önemli bir sosyal sorumluluk atağı başlattı. Vodafone Türkiye’nin toplam gelirlerini iki misline, pazar payını ise yüzde 18,6’dan yüzde 30’a çıkardı. Onun döneminde Vodafone Türkiye, en yüksek kârlılığa ulaştı. 
Timuray, Ekim 2013 itibariyle, mevcut görevine ek olarak, dünya genelindeki iki yönetim bölgesinden biri olarak yapılanan AMAP’a CEO olarak atandı. Vodafone Grubu, Vodafone Türkiye’ye (Aralık 2016 rakamlarına göre 22,7 milyon abonesi var) toplam 20 milyar TL yatırım yaptı. Timuray ile başlayan süreçte, Türkiye’den doğan projelerin farklı coğrafyalarda da uygulanması gündeme geldi.

Vodafone AMAP Bölgesi CEO’luğu görevinde Vodafone Grubu’nun toplam abonelerinin yaklaşık yüzde 74’ünün bulunduğu AMAP Bölgesi’nde son üç yılda Timuray, başarılı performans sergiledi. Timuray, bu görevdeyken, lider marka konumu, müşteri memnuniyeti odaklı segmentasyon stratejisi, üstün teknoloji kalitesi ve yaygın satış dağıtım ağını öne çıkardı. Göreve geldikten sonra bölgede uyguladığı  segmentasyon stratejisi, 10 AMAP ülkesinde uygulandı. Timuray’ın AMAP ülkelerinde hayata geçirdiği sosyal projeler örnek uygulamalar olarak dikkat çekti. Projelerle ilgili olarak “Son üç yılda, Vodafone AMAP Bölge CEO’su olarak, sosyal iş modellerini Vodafone Grubu’nun gelişmekte olan pek çok pazarında yaygınlaştırma fırsatı buldum. Vodafone Çiftçi Kulübü, kadın programları bu yıl başta Hindistan olmak üzere, 10 ülkede lanse edilecek” diyor.

Ekim 2016’da Vodafone Grubu Ticari Operasyonlar ve Strateji Dünya Başkanı olarak atanan Timuray, yeni görevinde yönetim ve liderlik rollerinde daha fazla kadının olması konusunu da gündemine almış. Vodafone ReConnect ve global doğum izni politikası gibi girişimleri anlatırken heyecanlanıyor. Grubun “çeşitlilik ve dahiliyet” konularına verdiği önem büyük. Bu aynı zamanda İK stratejisinin önemli bir unsuru. “Dünyada kadın çalışanlar için en iyi işveren olmayı” Vodafone’un en büyük misyonlarından biri olarak açıklıyor. Şirket orta ve üst düzey yönetim seviyesindeki kadın çalışan sayısını yüzde 27’ye çıkardı. Timuray, “Global doğum izni politikası ve ReConnect programı gibi uygulamalarımızın, gerek kadın yöneticilerimizin sayısal artışı gerekse ailelerinin desteklenmesi bakımından olumlu sonuçlar vereceğine inanıyoruz” diyor.

ReConnect programı, kariyerine ara vermiş kadınların yeniden iş hayatına dönebilmeleri için düşünülmüş bir proje. Eğitim ve intibak programları dikkat çekiyor. Kadınların profesyonel hayata yeniden başlamaları için yardımcı oluyor. Yönetici alımlarında bilinçaltında önyargıların oluşmasını önlemeye yönelik eğitimler veriliyor. Çalışan kadınların yaşadığı baskıları hafifletmek amacıyla esnek çalışma ve işe kademeli dönüş gibi özel koşullar sunuluyor. ReConnect ile Timuray, üç yıl içinde bin kadını istihdam edeceklerini söylüyor. Timuray, “30 ülkede başlatılan global doğum izni uygulamasından yılda bin 500 kadın çalışan yararlanıyor. Kadın çalışanların en az 16 hafta tam ücretli doğum izni ve işe döndükleri tarihten sonraki ilk altı ay haftada 30 saat tam ücretle çalışma hakkı var” diyor.

Timuray’ın üzerinde durduğu bir diğer konu da kadınların mobil teknolojilere erişimini sağlamak. Temel ses ve SMS servislerine erişimin gelişmekte olan pazarlarda milyonlarca insanın hayatını dönüştürmeye çoktan başladığının altını çiziyor. Gelişmekte olan pazarlarda yaşayan kadınların mobil telefon sahipliği oranının erkeklere kıyasla ortalama yüzde 14 daha geride olduğunu söylüyor. Dijital yaşam çağında mobil cinsiyet uçurumunu kapatmaya kararlı. Connect programı ile 2025 yılına kadar mobil iletişim ile bağlantısı olmayan 50 milyon kadını mobil bağlantılı hale getirmeyi hedeflediklerinin altını çiziyor. “Bir kadının eline ilk kez mobil telefon verdiğinizde, hayatını sonsuza dek olumlu yönde değiştirirsiniz. Mobil teknolojiler, kadınlara çevrelerindeki dünyayı öğrenme, iş kurma, kendilerini ve çocuklarını eğitme, sağlık danışmanlığı ve  geleneksel bankacılık hizmetlerinin sınırlı olduğu ülkelerde finansal güvenceye sahip olma imkanı yaratacak” diyor.
Timuray’a sosyal iş modellerini yeni rolüne nasıl taşıyacağını soruyorum. Şirketlerin çevresel ve iklimsel risklere göre sorumluluklarını gözden geçirmeleri gerektiğini söylüyor. Gelişmekte olan pazarlarda cep telefonuna erişimi olan insan sayısının, banka hesabı, elektrik ya da temiz suya erişimi olan insan sayısından daha fazla olduğuna değiniyor ve soruyu şöyle cevaplıyor: “Vodafone Türkiye CEO’su olarak görev yaptığım dönemde; tarımı modernleştirip dijitalleştirmeyi, çiftçileri de mobil teknoloji kullanımıyla güçlendirmeyi hedefleyen Vodafone Çiftçi Kulübü, kadınların mobil teknolojileri kullanarak ekonomik hayata katılımını destekleyen Vodafone Önce Kadın Programı gibi, sosyal iş modeli girişimlerini Türkiye’de başlatmıştık. Son üç yılda, Vodafone AMAP Bölge CEO’su olarak, bu sosyal iş modellerini Vodafone Grubu’nun gelişmekte olan pek çok pazarında yaygınlaştırma fırsatı buldum. Örneğin, Vodafone Çiftçi Kulübü, yedi ülkede uygulanmaya başlandı ve milyonlarca çiftçiye erişmesi hedefleniyor. Kadın programı ise, başta Hindistan olmak üzere, bu yıl 10 ülkede lanse edilecek.”

Timuray globaldeki sosyal projeleri anlatmaya devam ediyor. Çok ses getiren projelerden biri de Vodafone ve iştiraki Safaricom’un, Fortune’un “Dünyayı Değiştirenler Şirketler” listesinde de yer alan M-Pesa servisi. Vodafone’un Kenya’daki iştiraki Safaricom tarafından 6 Mart 2007’de hizmete sunulan M-Pesa, müşterilere sadece bir cep telefonuyla, hatta bazı ülkelerde bir akıllı telefon uygulamasıyla, güvenli biçimde para gönderme, alma ve saklama imkanı veriyor. Kenya, dünyadaki mobil para transferinin yarısını elinde bulunduruyor. Bunun en büyük nedeni ise yerel operatör Safaricom’un sunduğu dünyanın en gelişmiş para transfer servisi M-Pesa’ya sahip olması. Yapılan transferlerin kırsal kesimde yaşayan insanların gelirlerinde yüzde 30 artışa neden olduğu biliniyor. Safaricom’un 17 milyon abonesi bulunuyor. Ülkedeki ulusal ürün ticaretinin yüzde 25’i M-Pesa üzerinden gerçekleştiriliyor.

Kenya ekonomisi yıllık ortalama yüzde 5 oranında büyüme kaydediyor. Kenyalılar günlük ortalama 2,5 dolar gelir elde etmesine rağmen, yüzde 60’ında mobil telefon bulunuyor. Telefon sahiplerinin yüzde 80’i ise mobil para transferi ve mobil bankacılık işlemlerini aktif olarak kullanıyor. Vodafone, M-Pesa platformunu Hindistan, Afganistan ve Tanzanya’da da kullanıma sunacak. Şirket 10 ülkede M-Pesa servisini sunuyor. Sadece Aralık 2016’da 614 milyon M-Pesa işlemi gerçekleştirilerek bir rekora imza atılmış. M-Pesa, Aralık 2016 sonu itibariyle 287 bin 400’ü aşkın aracıdan oluşan ağ üzerinden yaklaşık 29,5 milyon aktif müşteriye hizmet veriyor. 2016 yılında, bu servis üzerinden altı milyar civarında işlem yapılmış. Bu sayı, Aralık 2016’da saniyede 529 işlemle zirveye ulaşmış durumda.

M-Pesa, nüfusun çok az bir bölümünün geleneksel finansal hizmetlere erişiminin olduğu, nakit tabanlı ekonomilerde yaşanan sokak soygunu, ev soygunu ve ufak çaplı yolsuzluk gibi potansiyel riskleri önemli ölçüde azaltmış. Timuray, “M-Pesa, Vodafone’un hayır kuruluşu Vodafone Vakfı tarafından da kullanılıyor. Vakıf bu servisle Tanzanya ve Lesoto’daki hamile anneler ve çocukları için hayat kurtaran veya iyileştiren sağlık hizmetleri sunulmasını sağlıyor” diyor.

2017 ve sonrasında Vodafone’un ve sektörün odaklanacağı konularla ilgili olarak öngörülerini soruyorum. Timuray, “Önemli bir dijital çağa hazırlanıyoruz” diyor. Vodafone’un  bu yeni dijjital çağda, müşterilerine en iyi “Gigabit Yaşam Deneyimi”ni sağlamak üzere stratejik ajandada, yeni nesil teknoloji inovasyonlarına ve dijital transformasyon programına odaklanacağını söylüyor. Mobil internetin, giyilebilir cihazlar da dahil sezgisel arayüzler ve yeni formatlar ile birlikte hızla evrileceğini söylüyor. Yüksek çözünürlüklü video izleme teknolojileri, akıllı mobil cihazlar, zengin deneyim için daha büyük ekran boyutları ve başarılı video servislerinin çoğalacağına değiniyor.

Vodafone Grubu’nun işgücü verimliliğini artıracak fırsatlar sunacağını, bulut bilişim ve nesnelerin interneti (IoT) kavramlarının önemini koruyacağını söylüyor. Vodafone nesnelerin interneti alanında, 50 milyonu aşkın IoT bağlantısına imza atan ilk global sağlayıcı. Timuray, “Özellikle otomotiv sektöründe dünyanın en büyük şirketlerinin ürettiği araçlarda Vodafone IoT çözümleri kullanılıyor. Bu yıl Dünya Mobil Kongre’sinde İspanya’da ülke çapında “Darbantta Nesnelerin İnterneti” şebekesini sunan ilk global operatör olduk” diyor.
Bu yeni teknolojinin özellikle su ve gaz ölçerler, duman alarmları, akıllı araç parkları gibi erişimi güç olan yerlere yerleştirilmiş ürünlerdeki sensörleri bağlamak için kullanılacağı bilgisini paylaşıyor. Doktorların hastalarını anında uzaktan tedavi edebileceği, eğitimin herkes için eşit olacağı, herkesin bir dokunuşla istediği bilgiye ulaşacağı, yaşamın her zaman her yerde çok hızlı ve kesintisiz akacağı bir geleceğin tasarlandığını dile getiriyor.  Timuray, pazarlarda önceliklendirdikleri “Büyük Veri” alanında yoğun yatırımlar yapacaklarının altını çiziyor.

Vodafone Grubu’nun en üst düzey pozisyonlarından birindeki Türk kadın yönetici olarak başarılı bir lider olmak isteyen kadınlara Timuray’ın vereceği mesajları merak ediyorum. “İlk tavsiyem, her zaman daha zorlu görevlere bizzat talip olsunlar. Zengin deneyim ve öğrenme fırsatlarını en iyi biçimde değerlendirsinler” diyor. Kültürel normların kadınların genellikle daha geleneksel roller üstlenmesine neden olduğuna değinirken de bir başka tavsiyede bulunuyor ve şöyle devam ediyor: “Daima kendiniz olun. Başkalarına benzemeye çalışmayın. Birey olarak farkınıza odaklanın…”