İşte Türkiye’nin ticari riski en yüksek olan şehirleri

0
103

Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) uzmanları Türkiye’nin il bazında ticari risk analizini yaptı. Analiz sonuçlarına göre Türkiye’nin en yüksek ticari riskine sahip illerinin başında Muş gelirken ticari riskin en düşük olduğu il Siirt oldu. Ticari riskin en düşük olduğu iller sıralamasında Kocaeli’nin 6. İstanbul’un ise 9. sırada yer aldığı dikkat çekiyor. Ticari riskin en yüksek olduğu iller sıralamasında da ilk sırayı Muş alırken onu Tokat, Bayburt, Ardahan gibi iller takip ediyor. Listenin 7. sırasındaki Antalya aynı zamanda listedeki tek sahil kenti olarak dikkat çekiyor.
 
TÜGİAD uzmanlarının karşılıksız çek, protestolu senet ve takipteki alacaklar verilerini farklı kriterlerle analiz etmeleri sonucunda elde edilen raporda 5 farklı kriter esas alındı. Buna göre ildeki protestolu senet tutarının ildeki firmaların cirosuna oranı; ildeki protestolu senet sayısının ildeki kurumlar vergisi mükellef sayısına oranı ve ildeki karşılıksız çek tutarının ilde bankalara ibraz edilen çek tutarına oranı karşılaştırıldı. Ayrıda ildeki karşılıksız çek sayısının ilde bankalara ibraz edilen çek sayısına oranı ile ilde takibe düşmüş alacaklar toplamının da ildeki nakdi krediye oranı da esas alınan kriterler arasında yer aldı. Türkiye Bankalar Birliği, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, BDDK verileri kullanılarak elde edilen endeksler bazında illerin risk skorları elde edilmiştir.
 
>> Babacan: 2023 hedeflerine ulaşmak zor ama hayal değil

TİCARİ RİSKİ EN DÜŞÜK İLLER
Araştırmaya göre Türkiye’de ticari riski en düşük il yüzde 27,52’lik skoruyla Siirt olurken, bu ilimizi yüzde 28,66 ile Kilis ve yüzde 33,83 ile Hatay izledi. Kocaeli’nin yüzde 36,58 ile 6. sırada yer aldığı listenin 9. sırasında da yüzde 37,27 ile İstanbul göze çarpıyor. 
 

ŞEHİR Genel Endeks
SİİRT 27,52
KİLİS 28,66
HATAY 33,83
SİNOP 35,61
TUNCELİ 36,18
KOCAELİ 36,58
NİĞDE 36,73
ÇORUM 36,89
İSTANBUL 37,27
ŞIRNAK 37,46

TİCARİ RİSKİ EN YÜKSEK İLLER
Türkiye’de ticari riskin en yüksek olduğu illerin başında yüzde 71,59 ile Muş geliyor. Muş’u yüzde 70,23 ile Tokat takip ederken Bayburt yüzde 65,98 ile listenin 3. sırasında yer alıyor. Genellikle Doğu ve Orta Anadolu illerinin yer aldığı en yüksek risk sıralamasının 7. sırasında Türkiye’nin turizm ve gıda endüstrisinin merkezi Antalya yer alıyor. Van, Diyarbakır ve Hakkari’deki ticari risk oranı Antalya’nın gerisinde yer alıyor.
 

ŞEHİR Genel Endeks
MUŞ 71,59
TOKAT 70,23
BAYBURT 65,98
ARDAHAN 65,34
IĞDIR 64,46
ADIYAMAN 63,87
ANTALYA 62,61
VAN 62,40
DİYARBAKIR 61,46
HAKKARİ 60,95

Beş büyük il bazında bakıldığında iller genellikle birbirlerine yakın ve Türkiye ortalamasının altında bir tablo sergiliyor. Yüzde 51,85 ile Türkiye ortalamasının üzerinde ticari riske sahip kent olan Bursa büyükler arasında en yüksek ticari riske sahip. Bursa’yı yüzde 48,82 ile siyaset ve bürokrasinin merkezi olan başkent Ankara izliyor. İzmir’deki risk oranı yüzde 43,76 olarak ölçümlenirken İstanbul’daki risk yüzde 37,27 ve son sıradaki Kocaeli’nin risk oranı da yüzde 36,58 olarak hesaplandı.

>> Maliye Bakanı Şimşek: Kılıçdaroğlu’nun maaşı benden fazla

Raporun genel analizine göre Doğu Anadolu bölgesi genelinde bir ticari risk görülüyor. Karadeniz bölgesindeki risk düzeyi Türkiye ortalamasının üzerinde bir seyir izliyor. Balıkesir-Bartın hattı ile Aydın-Adana kıyı çizgisi de ticari riski yüksek illeri barındırıyor.
 
2013’TEN 2015’E NELER DEĞİŞTİ?
Türkiye’nin ticari risk analizini değerlendiren TÜGİAD Başkanı Rahmi Çuhacı, 2013 yılı verileriyle gerçekleştirilen çalışmanın, 2014 ve 2015 yılı 6 aylık verileriyle güncelleneceğini belirterek şunları söyledi:

>> İnşaat yerine sanayiyi desteklememiz gerektiğini gösteren 4 veri
 
“2013 yılı bugüne göre çok daha iyimser bir tabloya sahip olduğumuz bir yıldı. Veriler daha olumluydu. En temel verilerden birisi döviz ve faiz… O zaman 1,8 olan Dolar kuru bugün 2,7’nin üzerinde seyrediyor. Sadece bu bile 2013 yılı verileriyle hesaplanan ticari risk endeksinin bugün geometrik bir gelişme gösterdiğine işaret ediyor. Son 2 yılda 3 önemli seçim geçiren Türkiye’nin 7 Haziran itibariyle daha güven dolu bir tabloyla 2013 verilerine geri dönmesini umuyoruz. Sonrasında yapısal dönüşümler ve girişimciliğin, reel sektörün, KOBİ’lerin desteklenmesiyle ticari riskin daha da düşmesini bekliyoruz. Özellikle katma değeri yüksek ihracat gücü olan Süper KOBİ’lerin bu anlamda sorunun çözümüne katkısı çok daha olumlu olacaktır. Mevcut iktidardan ve 7 Haziran itibariyle sorumluluk alacak olan yeni hükümetten beklentimiz bu anlamda bizleri de sürece dahil ederek ticari risk seviyesinin kabul edilebilir standartlara çekmesidir. Ticari risk düştüğü oranda ekonomimiz büyür, Türkiye kalkınır.”